IP’de 4 basamak bitti, 6 zamanı geldi
IPv6 geçişinde talebin, IPv4 adreslerinin de tükenmesiyle, önümüzdeki süreçte daha da hızlanması bekleniyor.
IP adresleri azaldıkça, IPv4’ten IPv6’ya geçiş adına herkes bir adım atma çabasında. Bu kapsamda Infoblox da IP geçişinde rehberlik noktasında yerini aldı. Infoblox’un ağda herhangi bir sorun olup olmadığını denetleme ve IP’ler aracılığıyla makineler arasında ortak dil geliştirerek güvenli ve otomatize ortamlar yaratmak gibi çözümleri bulunuyor. Infoblox EMEA Bölgesi Teknik Direktörü Jan Ursi, son 20 yılın internet protokolü olan IPv4’ü herkesin bildiğini, bunun anlaşılması daha kolay, karmaşa seviyesi düşük bir sistem olduğunu söyledi. IPv6’nın ise bir önceki yapı ile arasındaki en önemli fark, Ursi’ye göre sayısal kodlarla daha karmaşık bir yapı ortaya koyması. Bu nedenle,
4’teki basit sistemin ardından 6’da daha karmaşık bir adres yapısına geçmek, hele de 4’ün hayata geçmesinden bugüne kat be kat artan adres sayısı dikkate alınınca, daha zorlu hale geliyor. Çünkü herkesin doğru IP adresinin olduğunu teyit edebilmek, kimin, hangi IP adresini kullandığını bilebilmek gerek. Ursi de, “IPv6 ile tüm bağlantıları doğru kurabilmek ve ağda yer alan tüm cihazların bu yeni adresleme yapısını tanıdığından emin olmak şart” diyerek ekledi: “İnternetin kalbinde bir değişim bu.”
Plan ve envanter fark yaratır
Bu yapıda bir ‘IP planı’ yapmak, Ursi’ye göre şart. Bu plan; ağdaki tüm IP araçlarını, yani yazıcıları, sunucuları, VoIP yapılarını ve daha birçok unsuru tespit edip listelemek demek. Aksi halde IP geçiş sürecinin sancılı olabileceğine, sahip olunan yapıyı da net görememe riskine vurgu yapan Ursi, şöyle devam etti:
“İlk yapılması gereken; IP adres yönetim aracı elde edip, kağıda yazdıkları listelerden uzaklaşmaları. Böylece ağ envanteri çıkartılmış olur. Artık bu yapıyı elle yönetemezsiniz. Anahtar ve yönlendiricilerin de IPv6 ile uyumlu olabilmesi gerek ve binlerce anahtar, yönlendirici var. İşte bu yüzden envanter sürecini otomatik hale getirmek şart. Çünkü hem sayısal hem de karmaşa bazında daha güçlü bir yapı var. Bu yapı bir otomasyon aracını gerekli kılıyor. Müşterilerimizde gördüğümüz kadarıyla; bu IP geçişinin gerekliliği konusunda şüpheleri var. Ama artık IPv4 bitti. Tüm servis sağlayıcılar IPv6 numaraları vermeye başlayınca, bu geçişin ne kadar gerekli olduğunu anlayacaklar. Eğer değişime uygun bir yapınız yoksa, yeni yapıdakilerle iletişim kuramazsınız. IPv6 yapısındakiler de sizin varlığınızdan haberdar bile olmaz. Oyunun dışında kalırsınız. Şirketler de bu riskin farkında. Bu yüzden herkes kolları sıvadı.”
Otomasyonda DNS64
Infoblox İtalya, Türkiye ve Ortadoğu Satış Direktörü Maurizio Desiderio, bu yapıda Infoblox çözümü olan ‘DNS64’e dikkat çekti. IP geçişinin bir gecede olmayacağını, belki 10 yıl süreceğini hatırlatan Desiderio, bu nedenle IPv4 ve IPv6’nın bir süre birlikte işleyeceğini ve şirketlerin de bu ikili yapıya hazır olması gerektiğini söyledi. İki protokolün birbirini görmesi ve birlikte işlemesi için geliştirdikleri bu çözüm yapısını Desiderio şöyle anlattı:
“Yaptığımız ilk şey; ağ envanterini otomatize hale getirmek. Bunu iki noktada yapıyoruz. İlki masaüstü, dizüstü bilgisayar, yazıcı gibi son kullanıcı ürünleri. Bunların hangilerinin IPv4 olduğuna, içlerinde IPv6 olup olmadığına bakıyoruz. İkinci nokta ise ağın kendisini keşfetmek, yani anahtar ve yönlendiricilere bakmak. Hazırladığımız liste zaten başlangıç noktası ve tam resmi görüp, nerede aksiyon almamız gerektiğini biliyoruz. Bunu elle yapmaya çalışırsanız, hem eksikleri hem de yüksek maliyeti olur. Yaptığımız ikinci çalışma ise IP numara planı değişiminde yardımcı olmak, ağı da bu konuda uyumlu hale getirip, değişimi otomatize etmek.”
Kontrollü yapı önde
Bu yapıda; IPv6 adresinde DNS ayarları da otomatik olarak yenileniyor ve aynı işlem, anahtar ve yönlendiriciler için de otomatik olarak hayata geçiyor. İlk adım olan envanter çıkartmaktan sonra, ağda otomatik değişim de ikinci adımı oluşturuyor. Burada otomatik yapının önemini Desiderio, “Yaptığımız bir araştırmada gördük ki, ağ sorunlarının yüzde 80’i insan hataları kaynaklı. Bu riski aza indirmekte de otomasyon aracı öne çıkıyor” sözleri ile özetledi.
Desiderio’ya göre
pazarda bilinmeyene
karşı bir korku var. Bir taraftan da, bu yatırımın maliyeti ve gerekliliği akılları kurcalıyor. Şirketlere, otomasyonun her türlü değişim ve yenilemede karmaşayı ortadan kaldırdığını ve kontrol sağladığını anlattıklarını vurgulayan Ursi ise, “Bu da kontrol sağlıyor, sağlıklı yapı sunuyor” dedi.
Akdeniz (!) etkisinde Türkiye farkı
IPv6’ya hazırlık çalışmalarında ABD ön sırada. Batı Avrupa da onu izliyor. Buna karşılık Güney Avrupa’da ilerlemenin ağır kaldığını, Ortadoğu’nun ise bu trendin 1 yıl gerisinde olduğunu söyleyen Ursi, hatırlatmadan geçmedi:
“IPv4 adresleri bitince, bu değişimi yapmak bir tercih değil, bir zorunluluk halini alacak. Bu dönüşümde en büyük ve hızlı hamle ise Asya’dan geliyor. Orada IPv4 adresleri bir süre önce zaten bitmişti. Çünkü dağıtım esnasında IPv4 adreslerinin önemli bir bölümü ABD ve Avrupa’ya aktarıldığı için, Asya da IP adresleri en erken tüketen bölge oldu.”
Desiderio’ya göre bu geçiş eğilimi giderek hızlanacak. Akdeniz kültürünün etkisiyle, kimsenin ‘ilk’ olmak istemediğini, birilerinin yapıp denemesini görmenin tercih edildiğini ifade eden Desiderio, “Ama Türkiye’de bilinç çok yüksek. Yaptığımız toplantılarda bu konu hep gündeme geldi. Servis sağlayıcıların da bu konuda planları var ve ağlarında halihazırda 6 trafiği işliyor. Bölgede lider Türkiye” dedi.