İş dünyası ‘çevrenin’ baskısı altında
MIT Technology Review Insights tarafından yayınlanan ve Citrix’in sponsorluğuyla destekte bulunduğu Yeşil Gelecek Endeksi, önde gelen 76 ülke ve bölgeyi düşük karbonlu bir gelecek inşa etme yolundaki ilerlemelerine ve taahhütlerine göre sıralıyor. Düşük karbonlu bir gelecek için öne çıkan beş kategori arasında karbon emisyonları, enerji geçişi, yeşil toplum, temiz inovasyon ve iklim politikası var. Küresel bazda pandemi ile uzaktan çalışma modeline geçiş hız kazandı. Mart 2020’den bu yana dünya çapında hava kalitesinde meydana gelen dikkate değer iyileşmelerin de esnek çalışma modellerine geçişin sonucu olduğu görüldü. Citrix’e göre de, esnek çalışma modellerine olanak tanıyan teknoloji platformları, çevreye ilişkin bu maliyetleri düşürebilir. Şirketler, gerçekten işleyen bir ‘her yerden çalışma deneyimi’ oluşturarak hem kendilerini güçlendirebilir hem de iklim direncini güçlendirmeye yardımcı olabilir. Çalışmanın geleceği ve dünyanın geleceği ayrılamaz bir şekilde birbirine bağlı. Fieldwork by Citrix, bu eğilimleri anlamak ve Yeşil Gelecek Endeksi’nin yakın ve orta vadeye ilişkin ne gibi ipuçları barındırdığını öğrenmek üzere çalışmalarda bulundu. Ofiste çalışırken kullanılan ekipmanın tükettiği enerji miktarı, evde çalışırken kullanılan ekipmanın tükettiği enerji miktarının iki katına çıkabiliyor. İlk 20 sıranın 15’ini elinde tutan Avrupa ülkeleri, Yeşil Gelecek Endeksi’nde lider durumda. Emisyonların azaltılması pandemiden önce de önemli bir meseleyken sokağa çıkma kısıtlamaları sırasında daha da önemli bir hal aldı. Yeşil Gelecek Endeksi, ekonomilerin geleceği düşünen iklim gündemlerinden nasıl faydalanabileceğini gösteriyor. Çevresel sürdürülebilirlik ve iş sürdürülebilirliğinin birbirinden ayrılamaz olduğunun farkına varıp bu yönde harekete geçenler de önemli faydalar elde edecek gibi görünüyor.