İş dünyasının yeni paradigmalara ihtiyacı var
Günümüzde bilgi toplumunun unsurlarını hayatın her alanında görmek mümkün. Bilişim alanında kısa zamanda yaşanan büyük gelişmeler sayesinde sadece bilgi miktarı artmamış aynı zamanda bilgiye erişim hızı da artmıştır. Bu gelişmeler iş dünyasının rekabetçi koşullarında firmaların hızla değişen müşteri beklentilerini karşılamalarında ve buna karşılık operasyonel kabiliyetlerini yönetebilmelerinde hayati bir öneme sahiptir. Günümüzde dijital dönüşümünü ilerletmekte sorun yaşayan, veri üretmekte zorlanan, ürettiği veriyi anlamlandıramayan ve buna göre ürün ve süreçlerini yenileyemeyen firmaların, ne kadar güçlü ve köklü olmalarına bakılmaksızın ayakta kalmaları imkansız hale gelmiştir.
Dolayısıyla bilişim dünyasında yaşanan gelişmeler iş dünyası için hem fırsatları hem de riskleri beraberinde getirmiştir. Örneğin:
- Veriye Sahip Olma: (IoT) – Nesnelerin İnterneti ile beraber hem tedarik ve üretim süreçleri boyunca nesnelerin heraketleri ve geçirdikleri değişimler hem de satış ve sonrasında ürünlerin kullanım alışkanlıklarına dair veri toplamak mümkün hale geldi. Sahip olduğumuz verinin büyüklüğü, bu veriyi işleme ve kullanılabilir hale getirme yeteneklerimizin ekonomik olarak karşılığını görüyoruz.
- Müşteri Deneyimi: Müşteri artık sadece satış ve satış sonrası süreçlerde değil, satış öncesi; üretim, tedarik ve ürün tasarımına kadar varan süreçlerde etkili olmak istemektedir. İşbirlikçi bilişim uygulamalarıyla beraber hem sahadan hem de müşteriden gelen geri bildirimleri müşteri deneyimine çeviren firmalar önemli bir rekabet avantajına sahip olacaklardır.
- Operasyonel Mükemmellik: Satınalma, üretim, dağıtım ve satış olmak üzere uçtan uca tüm süreçlerin dijitalleşmesi ile beraber firmalar entegre yönetim sistemlerini daha etkin kullanabilmektedir. Bu sayede operasyonel süreçlerdeki kayıpların engellenmesi ve verimin en iyileştirilmesi mümkün olmaktadır.
- Siber Saldırılar: Dünyada siber saldırıların toplam maliyetinin 350 milyar dolar civarında olduğu tahmin edilmektedir. Kurumların en değerli varlıklarından biri olan bilginin korunması için etkili bilgi güvenliği sistemleri kurulması büyük önem arz etmektedir.
Değişimin baş döndürücü bir hızda gerçekleştiği, iklim krizi, pandemi, Brexit ve artan ticaret savaşları gibi dış etmenlerin hem işletmeleri hem de sosyal yaşamı derinden etkilediği bir dönemden geçiyoruz. Geçen yüzyılda üretim kapasitesi ve verimlik artışı, yalın üretim, kitlesel kişiselleştirme gibi kavramları adapte etmeyi başarabilmiş iş dünyası için artık yeni paradigmalar bulma ihtiyacı doğmuştur. İki önemli kavram öne çıkmaktadır; Dayanıklılık ve Esneklik.
Dayanıklılık (Resiliency); kurumların majör etkenlerin bozucu etkilerini önleme veya sekteye uğrayan operasyonel süreçlerin hızlı bir şekilde yeniden sağlıklı işleyiş haline döndürebilme yeteneğidir. Firmaların dayanıklılıklarını artırmalarını sağlayan faktörlerden bazıları şunlardır:
- Entegre yönetim sitemleri; tüm operasyonların entegre bir şekilde takip edilebilir olması ile bozulmaların hızlı bir şekilde öngörülebilir ve gerekli önlemlerin alınabilir olmasını sağlar.
- Optimum güvenlik katmanları; tedarik zincirinde kritik noktaların seçimi ve güvenlik stoklarının belirlenmesi veya risk içeren bölgeler ve ürün grupları için kapasite ve tedarik allokasyonlarının en iyi seviyede olmasını sağlar.
Esneklik (Agility); geleceğe dair belirsizliğin ön plana çıktığı günümüz iş dünyasında esneklik, değişen talep ve tedarik koşullarına en hızlı ve ne uygun uyumun sağlanması olarak tanımlanabilir. Firmaların esnekliklerini artırmalarını sağlayan faktörlerden bazıları şunlardır:
- Sanal ikiz; fiziksel objelerin ve süreçlerin dijital karşılıklarının modellenmesi yöntemiyle, simulative bir yaklaşımla ürün ve süreçlerde yaşanacak değişimlerin etkilerinin önceden öngörülebilmesini ve olası darboğazların ortadan kaldırılmasını sağlar.
- Kuralcı karar destek sistemleri; tanımlayıcı (descriptive) ve tahmin edici (predictive) karar destek sistemlerinden kuralcı (prescriptive) karar destek sistemlerine geçiş sağlanması ile hem geleceğe dönük senaryo analizleri, hem de en iyileme algoritmaları ile sunulan farklı karar önerileri ile daha hızlı ve etkili kararlar almak mümkün hale gelmiştir.