İş uygulamalarını buluttaki gelişimi güvenlik endişesine takılıyor
Bulut bilişimin gelişeceği ve tüm işletmeler ile bireylerin verilerini bir başka yerde barındırma kavramına alışacağı öngörülüyor. Bu öngörüye ulaşmanın en önemli engellerinden biri olarak şirketlerdeki veri güvenliği endişesi yer alıyor.
DorukNet Veri Merkezleri Operasyonları Müdürü Vahriç Muhtaryan’a göre, bulut bilişim ile beraber şirketler ihtiyacı olan kaynakları ihtiyaç duydukları anda ve ihtiyaç duydukları süre boyunca kullanabiliyor. Böylece işletmeler sunucu yönetimi, güvenlik, güvenilirlik ve performans konusundaki endişelerini de ortadan kaldırabiliyorlar.
Kullanıcılara bulutun tüm yönleri aktarılmalı
Microsoft Türkiye Sunucu ve Yazılım Araçları Ürün Grup Müdürü Necip Özyücel’in Forrester’ın yaptığı araştırmaya dayandırdığı bilgilere göre, bulut konusunda telekomünikasyon ve finans müşterileri daha hızlı davranırken üretim sektöründe faaliyet gösteren şirketler ve kamu kuruluşları onları takip ediyor. Mesajlaşma, uygulama geliştirme, test, depolama, veri depolama, felaket önleme, birlikte çalışma ve iletişim, kurumsal kaynak planlama ve müşteri ilişkileri yönetimi bulut tarafında iş uygulaması olarak öne çıkan kullanım alanları olarak göze çarpıyor.
“Bulut genel olarak BT yöneticileri için çok doğru bir yapı, fakat zaaflarını bahsetmez ve doğru bildirimlerde bulunmazsak bu durumda kullanıcıları zor durumda bırakmış ve bulutun yararlarından çok zararlarını konuşuruz” diyen Sadecehosting Genel Müdürü Selçuk Saraç, şirketlerin öncelikle erişim kalitesi, güvenlik, iş sürekliliğine ve servis kalitesine dikkat ederek tercihler yapmasını öneriyor.
Symantec Güneydoğu Avrupa ve Türkiye, Bölge Teknoloji Müdürü A. Burak Sadıç’a göre, şirketlerin buluta geçiş sürecinde hangi hizmetlerini bulut bilişim altyapısına taşıyabilecekleri konusunda kapsamlı bir analiz yapmaları gerekiyor. Bu analizi takiben de iş modellerine uygun bir şekilde kendi bulut yapılarını oluşturup oluşturmayacakları ya da hizmet dışarıdan alınacaksa bu hizmetin yazılım, uygulama veya altyapı bileşenlerinden hangilerini içereceği değerlendirmeleri gerekiyor.
Kendi bulut bilişim altyapısını oluşturacak şirketler donanımdan olabildiğince bağımsız, genişlemeye müsait ve güvenli bir altyapı kurması gerektiğini vurgulayan Sadıç, bu koşullarda buluta ilginin artacağına inanıyor. Şirket olarak 2011 yılında 38 ülkedeki 5 bin 300 kurum ile yaptırdıkları kapsamlı anket çalışmasından örnek veren Sadıç, “Bu ankete katılan kurumların yüzde 80’i bulutu dikkatlice incelerken ancak yüzde 20’sinin bulutta iş konusunda somut adımlar atabilmiş durumda olduğu görülüyor” dedi.
Şirketler belirli süreçlerini buluta geçirmeden önce pek çok şeye çok dikkat etmesi gerektiğini hatırlatan ESET Genel Müdür Yardımcısı Alev Akkoyunlu, güvenliğin önceliklerin başında gelmesi gerektiğini aktardı. Akkoyunlu, “Bulut bilişimdeki en önemli konulardan birinin, kullanıcı kontrolünde olmayan veri güvenliğinin nasıl sağlanacağıdır” dedi.
Ülkemizdeki buluta geçişin yurtdışına göre oldukça yavaş olduğuna değinen Akkoyunlu, “Bunun sebebi öncelikle kullanıcıların kullanım alışkanlıkları, kiralama yerine genelde sahip olmayı tercih etmemiz önemli bir etken” şeklinde ifade etti.
Bulutta verilerin güvenliği konusundaki şüphelerin de buluta geçişi yavaşlattığına değinen Akkoyunlu, bu zorluğu aşmak için öncelikle ülkemizde bulut altyapısı sağlayıcılarının kullanıcılara cazip uygulamaları oldukça uygun fiyatlarla sağlamaları gerektiğinin altını çizdi.
Güvenliğin ne şekilde sağlanacağının kullanıcılara uygulamalı bir şekilde anlatılması gerektiğini dile getiren Akkoyunlu, sunulan çözümlerin cazibesi, fiyat uygunluğu ve güvenlik konusundaki şüphelerin giderilmesiyle buluta geçişin önemli oranda artacağını belirtti.
Şu anda Türkiye’de yüzde 10 ila yüzde 12 arasında şirket içindeki sunucuların sanallaştırılma oranını hatırlatan Trend Micro Akdeniz Bölgesi Ülkeleri Müdürü Ercan Aydın, “Bu dünya ortalaması olan yüzde 50’lik rakamın oldukça gerisinde. Bu nedenle önümüzdeki 5 yıllık sürecinde öncelikle sunucuların konsolide edilmesi ve uygulamaların sanallaştırılmasının öncelikli adımlar olacağını öngörüyoruz” dedi.
Bu sürece paralel KOBİ’lerden başlayarak bulut bilişim hizmetlerine yönelik talebin artmaya devam edeceğini belirten Aydın, kurumsal güvenlik çözümleri ile ilgili de önemli bir değişim yaşadığımızdan söz etti. Aydın, “Kurumsal güvenliği sağlamak için şirket içinde kullanılan yüksek kapasiteli ve yüksek maliyetli güvenlik çözümleri yerine, bilginin merkezde olduğu mobil dünyanın ihtiyaç duyduğu esneklikteki çözümler yaygınlaşacak” öngörüsünde bulundu.
Operasyonu, süreçleri ve özellikle de buluta erişim kaynakları iyi planlama yapılmadığında risk taşıdığını dile getiren Dora Telekom Genel Müdürü Timuçin Öğün’e göre, sürekli ve kesintisiz kullanım için, bulut sağlayıcısının sunduğu süreklilik çözümünün yanında kullanıcıların bağlantı sürekliliğini oluşturması kaçınılmaz.
Sistemlerin kendi yerinde durduğunda da tamamen risksiz olmayacağını dile getiren Öğün, “Eğer çok iyi yönetiyor, doğru teknolojiye zaten yatırım yapmış durumda ve her yerden erişilebilirliğimizde bir risk yok ise buluta ihtiyaç duyulmayabilir” dedi.