İstihdam piyasasının geleceğine bakış
Pek çok unsur iş yaşamının geleceğini şekillendiriyor ve iş piyasasındaki değişim hızı artmış durumda. Buna karşılık, insanları daha hızlı uyuma zorlarken, kişileri bu sürece hazırlamak da gerek. Citrix’in çalışma hayatının geleceğine dair bazı öngörü ve tahminleri şöyle sıralanıyor:
Uzaktan çalışma ve sanal şirket: Her yerden çalışma halinden, ‘her yerden işin içinde olma’ durumuna geçiş gerek. Farklı zaman dilimlerinde çalışmasından kaynaklı zaman karmaşasını en azından çalışma saatlerinin bir kısmını örtüştürerek “zorlukların paylaşılması” prensibine göre organize etmek ise burada öne çıkan bir diğer dinamik. Uzaktan çalışan kişiler işleriyle etkileşim kurmak ve verimlilik için araç gereçlere ihtiyaç duyuyor. Burada da insan odaklı bir ekonomi yaratımı önem kazanıyor.
Serbest çalışanlar ve talep üzerine çalışan işgücünü harekete geçirmek: ABD’de işgücünün yüzde 30’u freelance çalışıyor ve bu rakamın 2020’de yüzde 40’a çıkması bekleniyor. Ayrıca inter-lancer platform, yani kurum içindeki çalışanların freelance tarzı iş yapmasına olanak veren oluşumlar öne çıkıyor. Freelance’cileri bünyeye alabilmek ve gerektiğinde bünyeden çıkarabilmek ise farklı bir yetkinlik demek. Freelance çalışma; başaranın ödüllendirildiği ve performans değerlendirilmelerinin, geri beslemelerin ön plana çıktığı bir saygınlık ekonomisine dönüşüm sağlıyor.
Robotlara, nesnelerin internetine, hibrit zekaya ve karma gerçekliğe hazırlanmak: Hibrit zeka, bilgi odaklı işlerde büyük bir değişime yol açacak. Avukatlar, doktorlar, mühendisler gibi bilgi yoğun alanlarda çalışan kişiler için bu, verimliliği de katlayan bir unsur olacak. Kendi cihazını getir mantığı ile çalışan ve cihazların çift amaçlı kullanımını ön plana çıkaran bir ortamda mahremiyet sorun teşkil edecek, IoT ile bu sorun daha önem kazanacak.
BT ve bir milyar yeni ‘ofis dışı çalışan’: Teknoloji, artık iş nerede yapılıyorsa oraya gitmek zorunda. Ekipmanı tüm noktalara ulaştırmak da çözüm değil. Zira bu ekipmanın yönetimi ve bakımı, onarımı hele network yapısı zayıf ortamlarda soruna dönüşüyor. Bu teknolojileri sağlarken, bir yandan da mevcut iş akışını bozmamaya, hatta iyileştirmeye çalışmak şart oluyor. Sistemi oyunsal bir kurguya dönüştürmek, manuel süreçleri daha etkili kılabilir. Bu sistemler, sorunlar ve gereksiz maliyetleri sadece teşhis etmek yerine önleyebilir. Sunulan eğitimin hızlı ve basit olması ise esas. Örneğin; Light Guide Systems daha önce 1.5 saat süren bir eğitimi birkaç dakikaya indirgedi. Sonuçta karmaşıklığı azaltmak, performans artışı ve stres yönetiminin de şartı. Operasyonel teknolojileri uygulamaya geçirirken, veri merkezli olmak ve gerçek kazanımlar sağlayabilmek önemli ve bunun için de metrikler ve referans noktalarına ihtiyaç var.