Kamu hem uygulamalı hem cesaretlendirmeli
Fujitsu Türkiye Kurumsal Hizmet ve Çözümler Direktörü Cengiz Yeker
Büyük veri artık ciddi anlamda konuşulan, birçok alanda hayatımıza giren bir kavram. Özellikle bankacılık ve telekom önemli projelere imza atarken, hala bilinçlenme ve konuşma aşamasındayız. “Bahsettiğimiz sektörler dışında bir uygulama görmek zor” eleştirisini yapan Fujitsu Türkiye Kurumsal Hizmet Ve Çözümler Direktörü Cengiz Yeker’e göre, bütün iş hayatı artık bunun kaçınılmaz bir teknoloji olduğunun farkında, ama gerekli aksiyonları hala tam anlamıyla alabilmiş değiliz. Bunun en büyük sebebi ise sadece büyük verinin tanımı ve popüler örnekleri üzerine konuşuyor olmamız olabilir. Bu noktada, “Sektörel iş uzmanları ve onlarla birlikte çalışan bilişim uzmanları büyük veri, IoT gibi araçları kullanarak, içinde bulundukları sektörlere nasıl katma değer katacaklarını, ne tip iş problemlerini çözme konusunda adımlar atabileceklerini çok detaylı düşünmeliler” önerisini yapan Cengiz Yeker, eklemeden geçmedi: “Bu geçişin ve proje yürütmenin zor bir adım olduğunun farkındayız. Özellikle sektörel bazda dikey olarak anlamlı büyük veri oluşturmak ve iş sonuçlarına rekabetçi karşılık vermek üzere analizi konusunda rehberlik yapmaya talibiz.”
Dijitalleşme dalgaları, önceleri dünya çapında çok sayıda veri ve bilginin elde edilebildiği milyarlarca insana erişen genişbant gibi, birçok makine için mobil bağlantı ve IoT gibi devasa bir alana yayılıyordu. Şimdi ise insanlar, makineler ve oluşturulan büyük bilgi arasında gerçek zamanlı bir diyalog yaratılması yöntemiyle yapay zekanın günlük iş ortamında uygulanabileceği bir döneme giriyoruz. Yapay zeka veya öğrenen makineler sayesinde yüksek süratle sonuca ulaşmanın yanı sıra daha önce insanların bakışıyla fark edilmeyen gizli korelasyonları fark edebiliyoruz. “Sağlık konusunda derlenen veriyi analiz eden bir yapay zeka ortamı sayesinde birçok hastalığın nedenini öğrenebiliyor, komplike bir düzen içinde çalışan bir havalimanı işletmesinde zaman ve maliyet tasarrufu sağlayabiliyoruz” örneklerini paylaşan Cengiz Yeker, beklentilerini ve stratejilerini ise şöyle anlattı:
“IoT odaklı yenilikler şirketlere verimlilik kazandıracak. Birçok sektörde IoT ürünleri kullanılmaya başlandı. Örneğin; Fujitsu olarak geliştirdiğimiz, insandan sağlık verisi alarak, kullanan kişinin uyku durumuna girip girmediğini gösteren ve uyku durumunda kullanıcıyı uyandıracak şekilde uyaran bir IoT cihazımızı kullanmaya başlıyoruz. Bu cihaz ve çevresindeki büyük veri analizi ile desteklenen çözümlerin özellikle lojistik ve güvenlik sektörü için büyük bir dijital dönüşüm projesi olacağını düşünüyoruz. Liman işletme veya gemi inşası gibi geniş bir sahada karmaşık iş ortamında uzmanlık gerektiren müdahale ihtiyaçlarında uzaktan bağlı audio-visual iletişim kurulabilen ekranlı akıllı kasklarımızın yer aldığı verimlilik çözümleri de yerli yazılım firmaları tarafından geliştiriliyor. Ancak, bu yeni teknolojilere adım atma konusunda bazı çekinceler olabiliyor. Burada kamunun biraz daha itici güç olması gerektiğini düşünüyoruz. Kamu hem dijital dönüşüm projelerini uygulayarak nasıl bir verimlilik sağladığını reel sektöre kanıtlamalı ve firmaları cesaretlendirmeli hem de regülasyon konusunda adımlar atarak çözümlerin standartlaşmasına katkıda bulunmalı. Kamu, madencilik sektöründe çalışanların anlık sağlık ve lokasyon bilgilerinin sağlanması için yönetmelik getirdi. Bu tarz adımların iyi bir şekilde planlanıp, daha fazla atılması gerek. Önümüzde büyük bir fırsat var. İnsan kaynaklarımız ve cesur girişimci yaklaşımımızla dijital devrimin nimetlerinden kolaylıkla faydalanabiliriz. Üniversite, iş dünyası ve kamu üçlemesiyle özellikle Avrupa’nın hantal iş yapılarına alternatif çözümler sunabileceğimize inanıyorum. Kurumların bu değişimde ihtiyaç duydukları rehberliği sunabiliyoruz.”