Karmaşaya karşı bütünleşik mimari esas olmalı!
Günümüzde, bulut bilişimden değer elde etmenin gelişmiş bir yolu olarak hibrit bulut modellerinden bahsedebiliyoruz. Hibrit bulutlar, şirketlere BT’nin sermaye giderlerini ve operasyonel giderleri dengelemesine, sahip olunan kaynaklardan en iyi şekilde faydalanmasına ve değişen iş gerekliliklerine yanıt verme kabiliyetinin geliştirilmesine yardımcı olan esnekliği ve seçim olanağını sunuyor. Bu noktada, tüm iş yapış süreçlerinin birbiriyle uyumlu ve dijital hale getirilmesini, stok, maliyet ve kârlılık yönetimini, ürün ve müşteri verilerinin doğru analiz edilmesini sağlayan sistemler önem kazanıyor. Bu sürecin nasıl yönetileceği şirketlerin kendi yapıları, ihtiyaçları ve gerekliliklerine göre değişen metotlarla uygulanabiliyor.
Bulut bilişim kullanımında kurumsal ilginin ulaştığı noktayı yazılım sektörü özelinde değerlendirdiğimizde, Logo Yazılım Perakende Çözümlerinden Sorumlu İcra Kurulu Üyesi Arslan Arslan’ın belirttiği gibi, kurumsal yazılım pazarının geleceğinde “hibrit” kavramının çok önemli olacağı açık bir gerçek. “Gelecek öyle karmaşık hale geldi ki; bir çözümünüzü masaüstünde kullanacak, bir çözümünüzü bulut üzerinden alacak, bir çözümünüz için dış kaynak kullanacak, bazı uygulamalarınızı ise mobil cihazlar üzerinden takip edip yönetebileceksiniz” örneklerini paylaşan Arslan Arslan’a göre, bütün bu çok kanallı, çok parçalı yapıyı bütünleşik olarak kontrol edip yönetmek gerek. Bu açıdan bakıldığında, Türkiye’de birçok kurum ve kuruluş, teknolojideki gelişmelere ayak uydurarak bir dönüşüm süreci yaşıyor.
Konu; hibrit bulut mimarisi kurgulamada Arslan Arslan’ın dikkat çektiği gibi, iş ortağı seçiminde en az uygulama maliyetleri kadar; projeye atanacak danışman kadrosunun kıdem ve yetkinlikleri, eşdeğer danışmanların sayısı, uygulama metodolojileri, başarı hikâyeleri ve projenin kapsamına bağlı olarak finansal durumu da mutlaka değerlendirilmeli. Doğru ERP ve iş ortağı seçimine ek olarak; Arslan’ın belirttiği gibi, proje hedeflerini gerçekleştirmeye odaklı, değişim yönetimi uygulamalarını kapsayan bir implementasyon yönetiminin de kritik olduğu unutulmamalı.
Güvenlik altyapısına gereken önemi verin!
Dijital dönüşümde yer alan verilerin değerlendirilmesinde siber güvenlik çok önemli bir kalem. Mobilitenin de yaygınlaşmasıyla beraber, belirli yazılımlar bu sisteme ayak uydurabiliyor, ancak Arslan Arslan’a göre, şirketlerin verilerinin ve teknik kabiliyetlerinin internetten erişime açık olması, çeşitli güvenlik sorunlarını da beraberinde getirebiliyor. “Araştırmalar, siber saldırıların daha çok yeni teknolojilere yöneldiğini, son 1 sene içinde her 10 şirketten 4’ünün siber saldırı veya bir güvenlik sorunuyla karşılaştığını gösteriyor” bilgisini paylaşan Arslan Arslan, tüketicilerin bulunduğu noktaların, örneğin mobil uç cihazlar, akıllı telefonlar, sosyal medya ortamlarının, bilgisayar korsanlarının da gözdesi olduğuna dikkat çekti. Bu nedenle veri depolama ve güvenliğinin sağlanması gelecekte en kritik konulardan biri olarak dikkat çekiyor. “Siber saldırılar bu kadar gündemdeyken, şirketlerin sadece yüzde 52’si güvenlik altyapısının yeterli olduğunu düşünüyor” yorumunu yapan Arslan, gereklilikleri “Günümüzde, hiçbir güvenlik açığının oluşmaması için bütünleşik, önleyici bir siber güvenlik politikasına ve yatırımına gereksinim duyuluyor” sözleri ile özetledi.