KEP bütüncül bir yaklaşımla düzenlenmeli
Türkiye’de e-Dönüşüm; sektörün oluşması ve uygulamaların hayata geçmesiyle ivme kazanıyor. Kamusal düzenlemeler ve gelişen teknoloji iş yapış şekillerini değiştiriyor. KEP ile Türkiye’de siber güvenliği sağlamak yasal ve teknik olarak mümkün hale geldi.
Bulunduğumuz süreçte firmaların talep ve ihtiyaçları da değişiyor. Bu noktada TNB KEP firmaların değişen koşullara hızla uyum sağlayan, uygun hizmetler sunup fayda üreten e-Çözüm iş ortağı olarak kendini konumlandıyor. TNB KEP Pazarlama Müdürü Özlem Akan, “Sektördeki tüm oyuncuların da benzer bir yaklaşımla hareket etmesi sektörün gelişimi ve farkındalık yaratılması açısından önemli. Türkiye olarak teknoloji adaptasyonu yüksek bir ülkeyiz. Gelişen teknolojinin iş hayatımıza kazandıracağı kolaylıklarla pazarın kurumsal sektörde artan bir hızla büyüyeceğini öngörüyoruz. Bunu; sağladığı güvenlik, zaman ve maliyet tasarrufuyla bireylerin takip etmesini bekliyoruz. Bireylerin kullanımı için de farklı uygulama alanları gelişecektir” diyerek firmanın yaklaşımını yansıttı. Sağladığı katma değer ve faydayı görüp KEP sistemini aktif kullanmaya başlayan ve iş süreçlerine adapte eden yenilikçi pek çok şirket bulunduğunu belirten Akan, bu şirketlerin öncülük ettiklerinin de altını çizdi. Özlem Akan, verdikleri hizmetin yasal yükümlülüğünün olmasının ötesinde firmalara sağlayacağı avantaj ve faydaların gerçekten çok önemli olduğunu vurgulayarak iş yapış şeklini modernleştirerek fayda sağlamak ve firmasına yeni bir vizyon katmak isteyen herkes bize ulaşabilir ifadesini kullandı ve hedeflerinin Türkiye’nin e-Dönüşüm vizyonunda KEP hizmetinin öncülüğünü yapmak olduğunu kaydetti.
Dünyada milyarlarca belge KEP sistemiyle gönderilip alınmakta
KEP ve e-Fatura gibi yasal geçerli e-Hizmetler ülkemizde yakın zamanda yeni uygulamaya başlamış olmakla birlikte her sektörde hızla yaygınlaşıyor. e-İmza uzun süredir kendine has kamu ve özel sektördeki uygulamalarla önemli oranda yaygınlaşmış ve son zamanlarda da KEP sisteminin kullanılmaya başlanmasından dolayı da yaygınlaşma hızını oldukça arttırmış durumda. e-Defter ile ilgili yasal düzenlemelerin yapılmasıyla birlikte 1.1.2015 tarihinden itibaren e-Faturaya geçmek zorunda olanlar için e-Defter zorunluluğu da başlıyor. e-Faturaya geçmek zorunda olmayan ve fatura kullanmayan defter mükellefleri gönüllü olarak e-Deftere geçebiliyor. Bu bağlamda, Türkkep Genel Müdürü Yüksel Samast, “2015 yılında, KEP uygulamalarının ve kullanımının kurumsal alanlarda ve birçok meslek gruplarında yüksek oranda yaygınlaşacağını, e-Fatura kapsamının genişletilerek daha fazla şirketin e-Faturaya geçeceğini, e-Defter uygulamasını sadece e-Faturaya geçenlerin değil defter tutmakla yükümlü tüm mükellef gruplarının yaygın olarak kullanmaya başlayacağını değerlendiriyoruz. Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından yapılan kapsam genişletmelerinden dolayı daha fazla sayıda küçük işletmenin e-Fatura kullanımına geçmek durumunda kalacağını; önümüzdeki yıllarda sadece şirketlerin değil, kamu kurumlarının da e-Fatura sistemine geçeceğini öngörüyoruz” açıklamasını yaptı. Samast, “Ülkemizde yasal düzenlemesi yapılmış ve yapılmakta olan e-Hizmetler ve çözümlerle ilgili farkındalık oluşturmak ve kullanımını yaygınlaştırmak için öncelikle ilgili hizmetin gerçekten faydalı ve kullanımı kolay uygulamalarını geliştirmek ve sunmak gerekir. Faydalı uygulamalar, kaliteli çözüm ve hizmetlerle uygun maliyetler oluşturulduğunda her teknoloji veya uygulama ülkemizde çok çabuk kabul görmekte ve yaygın olarak kullanılmakta. KEP, web arayüzü üzerinden internetten dünyanın her yerinden erişilebilen ve herkesin bildiği e-Posta uygulamaları gibi bireysel olarak kolay kullanılabilen bir sistem. Maliyeti herkesin karşılayabileceği derecede uygun olduğundan ve resmi, ticari ve hukuki tüm yazışmaların ve belge gönderimlerinin yasal geçerliliğinden dolayı hızla yayılıyor” dedi. Diğer ülkelerle karşılaştırma da yapan Samast şunları kaydetti: “ABD, Fransa, Belçika, İspanya, Slovenya, İsveç, Avusturya, İtalya ve Almanya gibi ülkelerde birkaç yıldır yoğun olarak kullanılan KEP sistemi, milyonlarca kullanıcıya ulaşmış durumda. Şu anda dünyada milyarlarca belge KEP sistemiyle gönderilip alınmakta. Örneğin, sadece İtalya’da kullanıcı sayısı 8 milyona yaklaşmış ve yıllık ortalama gönderi sayısı 1 milyar adedi geçmiş durumda. Ülkemizde de bu oranların birkaç yıl içinde bu ülkelere oranla çok daha kısa sürede aşılacağını değerlendiriyorum.”
Yasal altyapının güçlendirilmesi gerek
KEP pazarının doğrudan bir oyuncusu olmadıklarını yineleyen Türktrust Genel Müdürü Tolga Tüfekçi, diğer yandan bu pazarın gelişmesine mutlaka katkı sağlayacaklarının da altını çizdi ve bunun hem e-İmza sektörüne hem de ülkeye de hizmet olacağına inandıklarını söyledi. Tüfekçi, beklentilerini şöyle dile getirdi:“İlk aşamada gördüğümüz en önemli eksiklik, yasal altyapının güçlendirilmesi. Burada da iki konu mevcut; PTT'nin kanundan gelen tebligat tekeli meselesi var. KEP'in tek bir kanunla ve bütüncül bir yaklaşımla düzenlenmesi gerektiğine inanıyorum. KEP'in ve e-İmzanın çok güzel uygulama alanı bulabileceği e-Fatura dışarıda kalmış görünüyor. Uygulamaların güvenle yaygınlaşması için bütüncül bir yaklaşım bizce zorunlu. Farkındalık yaratarak e-Devlet uygulamalarında, e-Dönüşüm projelerinde yaygınlaşmasının sağlanması gerekmekte. Her şeye karşın önümüzdeki yıllarda KEP uygulaması e-İmzayla birlikte yaygınlaşacaktır. Türkiye özel bir ülke; e-Dönüşüm projelerinde özellikle kamu kurumları çok başarılı projelere imza attılar. Bence kendimizi başka ülkelerle kıyaslamak yerine kendi başarı hikâyemizi yaratmaya odaklanmalıyız.”
Öncü kuruluş olmayı hedefliyoruz
PTT’nin sunduğu hizmet ve ürünler kapsamında özel şirketlerle rekabet etme zorunluluğu bulunuyor. Bu nedenle kendini yenileme, kaliteli, sürekli ve hızlı hizmet ve ürün sunmak konusunda etkin çalışmaları, yenilikçi teknolojileri kullanma gayreti ve operasyonel etkinliği artırıcı çalışmaları mevcut. PTT Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Osman Tural çalışmalarıyla ilgili şu bilgileri paylaştı: “Şirketimiz KEP alanında da ülke çapında tüm kullanıcılara ulaşmayı ve projemiz vasıtasıyla gerçekleştirilen e-Tebligat ve e-Yazışma uygulamalarıyla kamu kaynak tüketiminde mükerrerliğin önlenmesini, hızlı ve güvenilir altyapısıyla sektör bazında öncü kuruluş olmayı hedefliyor. Posta sektörü hızla değişen teknolojiden kaçınılmaz bir şekilde etkileniyor. Bu hususta öne çıkan unsurlardan biri internet ile hayatımıza giren elektronik posta hizmeti. Çeşitli devletler ve bağlı organizasyonlarıyla (hukuk müşavirleri ve noterler) elektronik postaların, fiziksel postalarla eşdeğer güvenilirlik seviyesinde oluşturulması süreci hızlandırılarak devam ediyor.” KEP’in; Avusturya, İtalya, Almanya, Belçika, İspanya, İsveç ve ABD gibi ülkelerde düzenlemelerinin yapılarak 2000’li yılların başından itibaren uygulamaya geçtiğini hatırlatan Tural, çağa ayak uyduran ve iki asra yakın geçmişe sahip PTT'nin yaptığı teknolojik atılımlardan bir tanesi olan KEP ile Türkiye’de siber güvenliği sağlamanın yasal ve teknik olarak mümkün hale geldiğinin altını çizdi. Osman Tural, “PTT, elektronik ortamda hukuken geçerli posta hizmeti sunmayı amaçlayarak daha ülkemizde elektronik postanın geçerliliğini temin edecek yasal altyapı yokken dünyada kullanılan KEP uygulamalarını inceleyerek 2009 yılından itibaren çalışmalara başladı ve bu konuda yetkilendirilen ilk kuruluş oldu, KEP’in posta idarelerince verilmesi bir gereklilik halini aldı. Elektronik işlem mevzuatını düzenleyen ülkeler, bu konuda kamu posta işletmecilerini sertifikasyon otoritesi olarak yetkilendirmekte. e-Tebligata ilişkin usul ve esasların belirlendiği ‘Elektronik Tebligat Yönetmeliği’ ile tebligat çıkarmaya yetkili mercilerin muhataplara gönderecekleri elektronik tebligatlar, fiziki tebligatta olduğu gibi PTT vasıtasıyla muhataplarına ulaştırılıyor. Yine bu yönetmelikle; KEP sisteminde PTT’nin öncü rolü ve geniş işyeri ağıyla tüm kullanıcılara projenin önemi yansıtılmakta ve tanıtımı sağlanmakta” şeklinde konuştu. Tural, “PTT KEP olarak amacımız ve beklentimiz KEP sistemiyle gerçek/tüzel kişiler ve kurumlar için zaman, maliyet, verimlilik, çevre ve insan gücüne kadar pek çok farklı açıdan kolaylık sağlayan projenin farkındalığının ve kullanılırlığının artırılmasını sağlamak. KEP altyapısı kullanılarak uygulanan e-Tebligat ile de yargı süreci hızlandırılarak bürokratik işlemlerin daha kısa sürmesi ve tebligat çıkaran merciler için kâğıt, postalama, işçilik, saklama gibi maliyetlerde yüksek oranda tasarruf sağlanması diğer beklentilerimiz arasında. Projemiz ile iletişimin gizliliği sağlanarak güvenli haberleşme sonrası oluşan elektronik belgelerin güvenli bir ortamda saklanması, iletilmesi hayata geçirildi” dedi.
KEP kullanmayan kurum kalmayacak
“E-GÜVEN olarak, Türkiye’deki e-Dönüşüm sürecine katkı sağlayacak ve hem kurumların hem de bireylerin iş süreçlerini hızlandıracak, zaman kazanmalarını sağlayacak uygulamaların içinde olmak ve bu uygulamaları kullanıcılar lehine geliştirmek öncelikli hedefimiz” diyen E-GÜVEN Genel Müdürü Can Orhun sözlerini şöyle sürdürdü: “KEP’in ülkemiz için yeni bir uygulama olduğunu söylemek yanlış olmaz. Önümüzdeki süreçte KEP kullanan kişi sayısının yüksek bir ivmeyle artış göstereceğini düşünüyoruz. Gerek yasal zorunluluklar gerekse sağladığı avantajlar sebebiyle KEP kullanmayan kurumun kalmayacağını öngörüyoruz. Biz de KEP’in ayrılmaz bir parçası olan e-İmza kapsamında kurumlara ve bireylere çözümler sunmaya devam edeceğiz.” Bu alanda farkındalık yaratmanın yolunun vatandaşlara ve kurumlara dokunmaktan, onların bulunduğu noktalarda yer almaktan geçtiğine inandığını vurgulayan Orhun, kurum olarak bu doğrultuda adımlar attıklarını söyleyerek “e-İmza sunduğu fırsatlarla devletlerin vatandaşlara, şirketlerin de müşteri ve çalışanlarına daha iyi hizmet vermesini sağlıyor. Türkiye’nin KEP süreci, e-Tebligat uygulamasıyla hız kazanacak. Elektronik imzanın yalnızca KEP süreçlerinde değil pek çok alanda kurum ve vatandaşların hayatını kolaylaştırdığının altını çizmek isterim. e-İmza ile vatandaşların sabıka kaydından, askerlik durum belgesine kadar doğrudan hayatlarının içinde olan belgelere ilgili kuruma gitmeden bir tıkla ulaşabilmelerine imkân tanıyoruz. Özellikle, e-Devlet uygulaması kapsamında yapılabilecek işlemler her geçen gün artıyor. Bu nedenle e-Dönüşüm yalnızca kurumları değil, tüm vatandaşları yakından ilgilendiriyor” açıklamasını yaptı.
ÜLKE EKONOMİSİNE BÜYÜK KATKI
“inter-KEP ile, öncelikle finans kurumlarında KEP kullanımının yaygınlaştırılmasını hedefliyoruz. inter-KEP, inter-Vision bütünleşik finans platformunu kullanan mevcut müşterilerimizde ve diğer bankacılık, faktoring ve leasing çözümlerini kullananan finansal şirketlerdeki uygulamalarla bütünleşik bir biçimde kullanılabilecek. KEP kullanımı ile resmi yazışmalarda kullanılan ve kağıt gerektiren işlemleri normal e-postadan farklı olarak, yine bir e-posta sistemi üzerinde resmileştirmek sağlanıyor. Bu şekilde resmi bir evrakın alıcıya ulaşıp ulaşmadığını ve okunup okunmadığını kolaylıkla teyit edebiliyorsunuz. Üstelik alıcının ilgili evrakı almadığını beyan etmesi mümkün olamıyor. Tüm resmi bildirimler bu kanal ile yapılabileceğinden finansal kurumlar açısından müşteri bildirim maliyeti çok ciddi oranda düşecek. “Green IT” yaklaşımına sahip çevre dostu Intertech, inter-KEP hizmeti ile doğaya ve ülke ekonomisine katkı sağlayacak bir hizmetini daha sahaya sunmaya hazırlanıyor.”