Kullanılabilir veri ve bunun depolanması daha önemli
Verinin artması, beraberinde daha fazla depolama alanı ihtiyacını ve yedekleme sorunlarını da getiriyor. Şirketlerin çözüm olarak tekilleştirme teknolojilerine yöneldiklerini ifade eden ABH Genel Müdürü Tayyar Bacak, “Bu teknolojilerdeki temel mantık, aynı veri depolama sisteminde duran birbirinin aynısı olan verilerin tespit edilerek bunlardan sadece bir kopya tutulmasıdır. Örneğin bir elektronik posta sisteminde 100 kişiye gönderilmiş bir e-posta ekindeki 1 MB büyüklüğündeki dosya 100 MB yer işgal ederken tekilleştirme özelliğine sahip bir veri depolama sisteminde sadece 1 MB yer işgal edecektir. Tabii bu teknolojiler verinin üretim hızı ve miktarını önlemekten ziyade bu verilerin daha uygun maliyetlerle saklanmasına yöneliktir. Öne çıkan diğer bir konu da arşivlemedir. Erişim ihtiyacı az olan eski verilerin daha düşük maliyetli ve düşük performanslı depolama alanlarında arşivlenmesi şirketler için bir zorunluluk haline gelmektedir” dedi.
Bimsa Sistem Mühendisi Cem Güneyli, konu hakkında şu açıklamalarda bulundu:
“Şirketler depolayacakları verilerin miktarının hızla büyümesine ayak uydurabilmek için, yeni alacakları depolama ve yedekleme ürünlerinde verinin daha az yer tutmasını sağlayacak sıkıştırma ve tekilleştirme gibi teknolojileri tercih ediyorlar. Ayrıca şirketler verilerini kategorize ederek, bir ya da birden çok cihaz üzerinde verilerini farklı teknolojiler kullanan yapılarda barındırarak optimizasyon sağlamaya çalışıyorlar. Örneğin; iş kritik verileri için FC ve SCSI diskler tercih ederken; dosya paylaşımı, arşiv, yedekleme gibi verileri için SATA diskler tercih ediyorlar. FC-SCSI diskler iş sürekliliği, erişilebilirlik, performans üstünlüğü sağlarken; SATA diskler maliyet ve kapasite üstünlüğü sağlıyor.”
Depolanan kullanılabilir verilerin güvenliği için gerekli tüm önlemler alınıyor
Datacore Profesyonel Hizmetler Müdürü Hüseyin Şaşmaz, “Veri tekilleştirme ve veri sıkıştırma teknolojileri ile depolama ürünlerinin kullanım verimlilikleri artırılabilmektedir. Veri tekilleştirme ve sıkıştırma teknolojileri ayrı ayrı kullanılabildiği gibi, iki teknolojide beraber kullanılması ile sahip olunan SAN veya NAS veri depolama sisteminin verimliliği yüzde 80’e varan kapasite tasarrufunu sağlamaktadır” dedi.
Depolanan verinin artması ile ilgili IDC tarafından yapılan bir araştırmada 2009 itibariyle tüm dünya üzerindeki veri miktarının 0.8 zetabayt ve bunun 2020’de 35 zetabayta çıkacağının öngörüldüğünü belirten EMC Türkiye, Afrika ve Ortadoğu Danışmanı Fırat Öztürk, “Dolayısıyla ciddi bir veri patlaması yaşanmaktadır. Bu kadar büyük verinin hem saklanması hem yedeklenmesi hem de uzak noktaya kopyalanması yeni bir yaklaşımı gerektirmektedir. Veri tekilleştirme ve veri sıkıştırma bu konuda başvurulan ilk çözümdür. Gerek yedekleme altyapısında gerek veri depolama sistemi içinde bu iki teknolojinin kullanılması yapılan yatırımda ciddi bir tasarruf sağlamakta, nispeten pahalı fiber kanal yerine daha fazla oranda SATA disk kullanımına imkân vermektedir” şeklinde konuştu.
Kurumların artık gerçekten yaptıkları depolama yatırımlarının ne kadar verimli olduğunu görmek istediklerini belirten Symantec Kıdemli Teknoloji Danışmanı Özgür Mermerci, “Bundan emin olmadan yeni disk yatırımı yapmak artık çok da mümkün değil. Haliyle veri ihtiyaçlarını ve mevcut depolama yapılarındaki verimliliği ölçebilecek, detaylı analizler ile gelecekteki ihtiyaçları konusunda da yol gösterebilecek çözümlere ihtiyaç duyuyorlar” dedi.