Kültür erozyonuna karşı gençlik daireleri ve Türk aileleri çalıştayı
Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı’nın ev sahipliğinde, 4-5 Temmuz’da Ankara’da ‘Gençlik Daireleri ve Türk Aileleri Çalıştayı’ düzenlendi.Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı’nın ev sahipliğinde, 4-5 Temmuz 2012 tarihinde Avrupa’daki Türk ailelerinin Gençlik Daireleri’yle yaşadıkları sorunların ve çözüm önerilerinin ele alındığı ‘Gençlik Daireleri ve Türk Aileleri Çalıştayı’ Ankara’da düzenlendi.
Açılış konuşmasını Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanı Kemal Yurtnaç’ın yaptığı çalıştaya, Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin, Dışişleri Bakan Yardımcısı Naci Koru’nun yanı sıra Almanya, Avusturya, Hollanda ve Belçika’dan konuyla ilgili uzmanlar ve psikologlar katıldı.
Kemal Yurtnaç, “Yurtdışında Gençlik Daireleri’nin elinde bulunan çocuklarımız müthiş bir kültür erozyonu yaşıyorlar. Bu tüm ailenin psikolojik olarak çökmesine neden oluyor. Kurum olarak vatandaşlarımızın yanındayız. İnsanlarımıza sonuna kadar destek olacağız; amacımız görev alanımızdaki sorunları ilgili bakanlara ileterek çözüm yolları bulmaktır” dedi.
Teknolojiden yararlanmaya devam edeceğiz
Dışişleri Bakan Yardımcısı Naci Koru da, Dışişleri Bakanlığı olarak yurtdışında yaşayan tüm vatandaşlar için hizmet alanlarını genişlettiklerini ifade etti. “Bir sorunu çözmek için, düzgün bir resim olması gerekmektedir. Eğer önümüzdeki resim düzgünse sorunu daha net çözebiliriz. Bugün düzenlenen çalıştay bu resmi görmek için önemli bir adımdır” dedi. Büyükelçilikler ve konsolusluklar için yeni yazılımlar geliştirildiğini vurgulayan Koru, “Daha iyi hizmet verebilmek için teknolojiden yararlanmaya devam edeceğiz” açıklamasını yaptı.
Yeni dünya düzeninin bireylerini yetiştirmeliyiz
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin, Gençlik Daireleri ve Türk Aileleri Çalıştayı’nda yaptığı konuşmasında, fiziki mesafelerin değil gönüller arasındaki mesafelerin önemine değinerek bu çalıştayın benzerinin Hollanda, Avusturya ve Almanya’da da yapılmasının planlandığını belirtti. Şahin, “Artık 50’li yılların dünyası değil yeni dünya düzeni var. Çağın gerektirdiği bireyi yetiştirmek zorundayız. Bilgi ve teknoloji çağındayız. Bireyi güçlendirmeli, eğitmeliyiz. Bunun için de koordinasyon çok önemli” dedi.
Bütünleştirme asimilasyon demek değil
Geçen yıl ‘Almanya’ya Göçün 50. Yılı’ münasebetiyle çeşitli etkinlikler yaptıklarını hatırlatan Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, orada dinlediği hikâyelerin kendisini çok üzdüğünü söyleyerek şunları kaydetti: “Çünkü o hikâyeler, adeta yüzme bilmeden denize atılan insanların hikâyesi gibi geldi bana. Hiçbir eğitim verilmeden, yol bilgisi, rehberlik yapılmadan insanlarımızı oralara gönderdik” dedi. Bozdağ, “Bütünleştirmeyi kendi kimliğini kaybetmeden yaşamak, mutlu olmak olarak algıladık, asimilasyon olarak değil. O çocukların derdinden hepimiz mesuluz” açıklamasını yaptı.
Gençlik sorunlarının çözüme kavuşturulması amacıyla, alanında uzman avukatlarla psikologların da bulunduğu çalıştaya; Almanya, Avusturya, Hollanda ve Belçika’dan ilgili Sivil Toplum Kuruluşları da katıldı.
