“Küresel pazarda güçlü bir oyuncu olmak iç pazardaki hareket ve rekabetle mümkün”
Turkcell Genel Müdürü Murat Erkan, “2022’de sektörümüz öncelikli olmak üzere hemen her sektörde dijitalleşme daha çok önem kazanacak. Dijitalleşmenin getirisi olan tüm iş süreçlerinde erişilen maliyet faydalarıyla şirketlerde daha çok yatırım ve gelişim gözlenecek” dedi.
Türkiye ve dünyadaki teknoloji eğilimleri ve bu yönde yaptıkları yatırımları değerlendiren Turkcell Genel Müdürü Murat Erkan, sorularımızı yanıtladı.
-
Dünyadaki teknoloji alanındaki gelişmeleri ve bu gelişimlerin nasıl değerlendiriyorsunuz?
Artık günün hemen hemen her saati duymaya alıştığımız ‘dijitalleşme’ kavramı, hayatımızda önemli bir yer ediniyor. Bu kavrama odaklanan şirketler, küresel çapta rekabetçi konumunu sağlamlaştırmayı hedeflerken, bireyler ise hayata konfor getirecek teknolojik çözümlere daha fazla rağbet gösteriyor.
Teknoloji alanında yaşanan gelişmeler, sektörümüze de yön vererek gelecek yıllarda işimizin nasıl bir şekle bürüneceğini de gözler önüne seriyor. İçinde yer aldığımız ekosistem, dijital araçları en iyi biçimde kullanarak insanlar ve kurumlar için fayda üretmenin en temel değer teklifi olduğunu bize gösteriyor. Biz Turkcell olarak bu vizyonu yıllar önce benimsemiş ve ‘dijital operatör’ konumumuz sayesinde hemen her alanda kullanıcılarımızın hayatına dokunduğumuz teknolojilerimizi, ürün ve hizmetlerimizi geliştirmeye başlamıştık. Bu ekosistemi geliştirmeye devam ediyoruz.
-
Bu teknolojiler iş ve sosyal hayatı nasıl etkileyecek?
Salgının yarattığı tahribatları bir kenara koyarsak, teknoloji alanındaki gelişmeler aslında salgın öncesinde etkisini yavaş yavaş belli etmeye başlamıştı. Ekonomik fayda sağlayan her teknolojik yenilik, artık şirketlerin demirbaşı konumuna geldi. Kişiler de bundan geri kalmadı ve günlük yaşamlarına teknolojik imkanları entegre etti. Dolayısıyla teknolojik olanaklar hem sosyal hayatımızı hem de iş hayatımızı halihazırda etkileyen faktörlerin başında geliyor.
Dünya Ekonomik Forumu tarafından geçtiğimiz yıl yayınlanan Mesleklerin Geleceği 2020 Raporu’na göre 2025 yılına kadar 97 milyon yeni rolün ortaya çıkabileceği tahmini yapılıyor. Yoğun emek gerektiren ve tekrar edilen işlerin yapay zeka tabanlı makineler veya robotlar tarafından yapılabileceğini düşündüğümüzde, insanlara çok daha farklı rollerin verilecek olması da bu raporu doğruluyor.
Biz Turkcell olarak yarının teknolojileri için bugünden kolları sıvıyoruz. Teknoloji alanında yaşanan gelişmeleri bireysel müşterilerimizle buluşturmamızın yanı sıra Turkcell Dijital İş Servisleri şirketimiz ile Türkiye’nin şirket ve kurumlarına da çözümler sunmaya devam ediyoruz. Uçtan uca çözümlerle hem iş hayatına hem de sosyal hayata değer katıyoruz.
-
Türkiye pazarının gelişimini nasıl değerlendiriyorsunuz? Bu pazarın gelişimde önemli temel taşlar hangileri olacak?
Türkiye teknoloji pazarı, yüksek rekabet ortamıyla birlikte üretici arzı ve tüketici talebi ekseninde hızlı şekillenen ve gelişen bir pazar. Öte yandan pazarın gelişiminde rekabetin getirdiği doğal gelişim potansiyelinin yanı sıra ülkemizin sahip olduğu genç nüfus oranı ve teknolojiye uyum sağlama açısından 7’den 70’e her yaştan insanımızın teknolojiye olan entegrasyonu ve motivasyonuyla pazardaki büyüme süreğen ve artarak devam ediyor. Bu potansiyellere sahip bir ülkeyiz.
Dünya kararlı bir şekilde dijitalleşme ekseninde ilerliyor. Bu eksende son yıllarda hem özel sektör hem de devlet yatırımlarıyla milli teknoloji hamlemiz hızlandı. Birçok start-up girişiminin yanı sıra Turkcell gibi sektörü ve paydaşlarını besleyen büyük teknoloji şirketleri, gençlere ve teknoloji alanına yaptığı yatırımları artırıyor. Küresel pazarda güçlü bir oyuncu olmak da iç pazardaki hareket ve rekabetle mümkün. Bunların hepsi bir teknoloji ekosistemi yaratma, ekonomiye katma değer sağlama ve dünyaya teknoloji ihraç etme gibi hedeflerde pazarın gelişimi için temel taşları oluşturuyor.
Türkiye’nin Turkcell’i olarak hayatın her alanını kolaylaştıran teknolojik ürünler, servisler ve hizmetlerimizle tüketicilerin ihtiyaçlarına yönelik çözümler sunuyoruz. Altyapıda her yere erişim için artırdığımız yatırımlarımız, herkesi kapsadığımız; kurumsal ve bireysel müşterilerimize sunduğumuz dijital hizmetler ve servislerimizi 2022 yılında da geliştirerek Türkiye’nin dijitalleşmesine ve dijital Türkiye hedefimize emin adımlarla ilerleyeceğiz.
2022’de sektörümüz öncelikli olmak üzere hemen her sektörde dijitalleşme daha çok önem kazanacak. Buna bağlı olarak dijitalleşmenin getirisi olan tüm iş süreçlerinde erişilen maliyet faydalarıyla şirketlerde daha çok yatırım ve gelişim gözlenecek. Dünyadaki teknolojik gelişmeler ile pandeminin dönüştürücü ve hızlandırıcı etkisi, özellikle sektörümüzde bize yeni fırsatlar açacak. Çevreye duyarlı şirketler ve tüketiciler çağında sürdürülebilir ve yönetim modelleri ile iş süreçleri sadece teknoloji pazarında değil, 2022’de tüm sektörlerde daha çok ön plana çıkacak.
-
Turkcell olarak bu dönemde hem teknoloji hem de pazarın gelişimine yönelik ne tür çalışmalar yapacaksınız?
Bugün dünyada dijitalleşmenin yanı sıra teknoloji ile dönüşen yeni bir dünya ve yeni bir ekonomi söz konusu. Bu çağda rekabette önde olabilmek için en önemli alanlardan biri olan yazılıma ağırlık vermek gerektiğine inanıyoruz. İşte bu yüzden ülkemizin kalkınma hedefleri doğrultusunda öncelikli sektör olarak gösterilen yazılım alanına daha etkin katkı sağlamak için yeni bir şirket kurduk. Yazılım alanında Türkiye’nin kendi kaynaklarına daha fazla yatırım yapmak ve bu alandaki çalışanları desteklemek için yerli ve milli bir yazılım seferberliği başlatıyoruz. Bu sayede ülkemizde yeni nesil çalışma, öğrenme ve gelişim modelleri geliştirmeyi ve teknoloji alanında daha fazla katma değer üretmeyi hedefliyoruz. Böylece hep birlikte ülkemizdeki teknoloji odaklı yetkin iş gücünü destekleyebilir ve Türkiye’nin teknoloji ekosistemini el birliğiyle verimli bir biçimde büyütebiliriz.