Kurumlar, gelişen ağ teknolojileri ile maliyetlerini azaltıyor
Gelişen ağ teknolojileri hem kurum hem de bireyler için farklı bir dünya yaratıyor. Gelişen ağ teknolojileri başta olmak üzere yeni gelişmelerin maliyetlerin düşürülmesi ve kurumsal ve bireysel verimliliğin artmasını da sağlayacağı düşünülüyor. Sektör temsilcilerine göre de ağ teknolojilerindeki gelişimin kurumlara yansıyan pek çok avantajı var. Genişbantla birlikte daha fazla iş hayatına giren video teknolojileri, çevrimiçi çalışabilen ERP ve muhasebe programları, bulut bilişimin sağladığı uzaktan veriye erişim olanağı ve servis olarak alınabilen hizmet modelleri bunlar arasında sayılıyor. Giderek daha fazla rastlanan örnerlerden biri olarak gelişen ağ hızlarıyla paralel olarak yüksek çözünürlüklü video iletişimi sayesinde artık kurumlar seyahat etmek yerine telekonferans yaparak hem seyahat masraflarını azaltıyor, seyahatten kaynaklanan zaman kaybını ortadan kaldırıyor.
HP Networking Ülke Müdürü Sami Arbak’a göre de bulut yapıları, pek çok alanda değişimin birer parçası. Bulut yapılarının web portallarını basit birer haber ve satış kanalı olmaktan çıkarıp tam kapsamlı sanal işbirliği ofislerine dönüştürdüğünü belirten Arbak, gelinen noktada donanım ve yazılımın kullanıcının gözünde geri planda kalırken BT hizmetlerinin öne çıktığını vurguladı. “Bizi artık altyapılar değil; internet bankacılığı, e-devlet hizmetleri, uzak sunucuda depolama alanı kiralama, cep telefonu ve sosyal medya hesaplarını e-posta hesabıyla senkronize etme gibi hizmetler ilgilendiriyor” diyen Arbak, şu değerlendirmelerde bulundu: “ Bu noktada hizmet olarak yazılım öne çıkıyor. KOBİ’ler veri merkezi kurmak ve yazılım lisansı almak yerine yazılımları bulut hizmeti veren şirketlerden kiralıyor. İşletim sistemi (OS) ve sabit sürücüsü olmayan “hafif (yalın) istemciler”; OS ile ofis uygulamalarını uzak veri merkezlerine bağlanarak çalıştırıyor ve veriyi kendi üzerinde değil de bu merkezlerde depoluyor. Bu da kamu kuruluşları ve bankalar gibi kritik kurumların veri güvenliğini artırıyor.”
Optimize edilmiş güvenli ağlar, bulut bilişim servislerine ulaşımı kolaylaştırdığına dikkat çeken IBM Küresel İş Hizmetleri Ağ ve İletişim Hizmetleri Müdürü Engin Özbay, kurumlar kanadında da yavaş yavaş bu yeni BT iş modelini nasıl hayata geçireceklerini planladığını dile getirdi. Bu planların en önemli konularından birinin de bulut bilişim altyapısı ve iş yükünü destekleyebilecek yüksek performanslı, erişilebilir ve güvenli bir ağ altyapısına sahip olmak olduğunu ifade eden Özbay, şöyle konuştu: “Bulut bilişim girişimlerinin başarılı olabilmesi için bağlı bulunduğu ağın sağlıklı olması çok önemli ve kurumların bunu destekleyecek ağ altyapı yatırımları yapmaları kaçınılmaz hale geliyor. Ağ optimizasyon teknolojileri, ağ güvenlik çözümleri ve yüksek hızda erişimi sağlayacak olan ağ yatırımları, bulut bilişim projelerinin ayrılmaz bir parçası oluyor. Yüksek hızdaki, optimize edilmiş güvenli ağlarla bulut yapısı da, kurumların yavaşlık, erişim problemleri ya da güvenlik sorunlarını ortadan kaldırıyor.
Günümüzde pazara giren sayısız yeni cihazın IP protokolünü destekleyecek şekilde üretildiğini hatırlatan Anadolu Bilişim Hizmetleri Veri Merkezi Hizmetleri Müdürü Bektaş Özkan, standart bir mobil cihazı olan hemen herkesin aynı ağ üzerinde kesintisiz ve bağlantılı bir yaşam sürdürdüğünü belirterek bu gelişimin yansımaları hakkında şöyle konuştu: ”Bu çerçevede internet devasa bir hizmet tüketim uzayı olmayı sürdürecek ve web servisleriyle sadece bireylere değil kurumlara da önemli açılımlar sağlayacak. Dünya çapında 3 bin CIO ile gerçekleştirilen 2011 IBM Global CIO Study’ye göre bulut teknolojilerine yatırım yapmayı planlayanların oranı yüzde 73’e, otomotiv endüstrisinde yüzde 70’e, telekomünikasyon sektöründe ise yüzde 69’a yükselmiş durumda. Anadolu Bilişim Hizmetleri’nin de zengin servislerinin de dahil olduğu Yönetilen Hizmetler pazarı 164 milyon dolar gibi henüz çocukluk aşamasında olan bir segmenttir. Dışkaynak hizmetlerinin (outsourcing-dışkaynak) çevrimiçi platformlara taşındığı bir dünyada Türkiye’de veri merkezleri ise henüz çok küçük, rakamlarla ifade etmek gerekirse, 131 milyon dolarlık bir pazar oluşturmaktadır. Veri merkezleri tarafından sunulan hizmetlerin önümüzdeki üç yıl için büyüme hızının yıllık bazda yüzde 20 civarında olacağı tahmin edilmektedir. Batı ülkelerine baktığımızda ağ teknolojilerindeki ve yeni web iş modellerindeki gelişmeler, özellikle BT hizmetlerinin kurum dışına çıkarılmasında önemli bir motivasyon kaynağı olmaktadır. Genişbant kullanımı konusunda bazı eksik konuların açıklığa kavuşturulması da önemli. Bugün hala veri merkezleri ile şirketler arasında dark-fiber bağlantı olanağı sağlanamıyor. Genişbant iletişime ihtiyacı olan şirketler, çok yüksek bedeller karşılığında çok düşük kapasiteler kullanmak zorunda kalabiliyor. Dolayısıyla bu durum, veri merkezlerinin yaygın hizmet vermesinin önünde de bir engel olarak duruyor. Alternatif operatörlerin yapmaya çalıştığı yatırımlar olsa bile bu çalışmaların şu an için yeterli olduğunu düşünmüyoruz. Bu konuda daha vizyoner bir bakış açısı ile Türkiye’nin 2023 hedeflerine uygun yaklaşımlar geliştirilmesini arzu ediyoruz.”
AirTies Genel Müdür Yardımcısı Metin İsmail Taşkın’a göre de ağ teknolojilerindeki gelişimin arkasında hız var. Kişisel kullanıcıların yanı sıra şirketlerin de rekabet avantajı sağlayabilmek adına hızlı olmak, bilgiye hızlı ulaşmak istediğini belirten Taşkın, şöyle konuştu: “Bilginin en etkili, pratik ve esnek iletimi için birçok çalışma yürütülüyor. Ağ teknolojilerinde oluşan büyük ve hızlı gelişimin arkasında da bu talep yatıyor. Bununla birlikte gelişen ağ teknolojisi, hem kurulum hem de kullanım kolaylığı sağlayarak maliyet avantajı yaratıyor. Günümüzde çok sayıda kullanıcının aynı anda çalıştığı geniş ağlar bile kablosuz ağ altyapısı ile yüksek performansa ulaşabiliyor. Yüksek miktarlarda veri aktarımı gerektiren muhasebe ve finans programlarının çevrimiçi kullanımı da kablosuz olarak gerçekleştirilebiliyor.”