Kurumsal faydanın temelinde doğru seçim var
Skysens Kurucu Ortağı Burak Polat
Günümüzde akıllı telefonların ve kablosuz teknolojilerin bu kadar yaygın kullanılması, IoT’nin, bilinçsizce de olsa, son kullanıcıların hayatının önemli bir parçası olmasını sağladı. Çünkü Skysens Kurucu Ortağı Burak Polat’ın belirttiği gibi, son kullanıcılar için en önemli konu “kolaylık”.
“Evindeki ışıkları telefonuyla uzaktan kontrol eden ya da giyilebilir teknolojilerle vücudundaki değişimleri takip edebilen kullanıcılar hayatlarını kolaylaştıran yaratıcı fikirleri kolayca benimsemeye devam edecek gibi görünüyor” beklentisini dile getiren Burak Polat, bireysel kullanıcıdan kurumsala geçildiğinde “kolaylık” başlığının yine önemli bir faktör olarak ilk sıralarda yer aldığına işaret etti. Kaynakların doğru kullanılması, giderlerin azaltılması, verimliliğin artırılması gibi faktörler de bu başlıkta devreye giriyor. IoT teknolojileri şirketlere tüm bunları sağlarken, Polat’ın belirttiği gibi, aslında operasyonu optimize etme fırsatı sağlıyor. Bu sayede kurumların maliyetleri düşerken, kazançları artıyor ve kurum içerisindeki ekiplerin kurumun fiziksel operasyonu ile olan etkileşimi de artıyor.
Doğru danışmanlığa erişim önemli
Şirketler için IoT’ye yatırım yapmadan hayatta kalmak neredeyse imkansız hale geldi. Ancak Burak Polat’a göre, hangi noktaya doğru yatırımın yapılacağı ise analiz edilmesi gereken en önemli konu. Burada önceliği belirlerken, verimliliğin düşük olduğu ya da artırılması gereken noktalar belirlenmeli, kaybı minimuma indirmek adına optimize edilmesi gereken konular listelenmeli. “Günümüzde Endüstri 4.0’dan bahsedilirken, endüstri sahalarındaki en kritik konu makinaların uzaktan takip edilemiyor olması. Bir fabrikanın omurgasını oluşturan makinaların çalışma durumlarının, varsa arızalarının uzaktan izlenemiyor oluşu operasyonu aksatan, hem zamansal hem de maddi kayıplara yol açan öncelikli konu olabiliyor” örneğini veren Burak Polat, şöyle devam etti:
“IoT hayatımıza yeni giren bir kavram olduğu için, firmalar bu takibi eski nesil otomasyon sistemleri ile kısmen yapıyor olsa bile, bu sistemleri internete güvenli ve verimli bir şekilde dahil etmek ve internet sistemleri üzerinden verimlilik artışı sağlamak çoğu zaman imkansız. Dolayısıyla güncel teknolojilerden haberi olan ve yeni yaklaşımlar getirebilen danışmanlık tipleri öncelikli olmalı.”
İlk adımı doğru atmak kritik
Bu başlıkta geleceğe baktığımızda, Burak Polat’a göre, bireysel IoT kullanımı gerek uygun fiyatla kolayca ulaşılabilinen sistemlerin fazlalığı gerekse mobil telefonların hayatımızın vazgeçilmez bir parçası olmasıyla tüm hızıyla devam edecek. “Bunun yanında, çoğu kurum çoktan IoT sistemlerine yatırım yapmak için bir arayışa girdi, fakat nereden başlayacakları konusu çok kritik” yorumunu yapan Burak Polat, tercihlerde önceliklerin nasıl belirlenmesi gerektiğini şöyle anlattı:
“IoT denen kavramla büyük bir şirketin tüm operasyonunu dijitalleştirmesi ciddi anlamda yüksek maliyet ve proje riski ortaya çıkartıyor. Öncelik sıralaması yapıldıktan sonra yatırım yapılacak alan için en uygun çözümün seçilmesi kısmı ise önem kazanıyor. Olası çözümler arasında çözümü en kolay ve pratik şekilde sunan ve en hızlı şekilde sonuç veren sistemlerin öne çıktığını görüyoruz. Seçilen sistemin diğer tüm sistemlerle entegrasyon kabiliyetinin olması ise süreklilik için bir diğer olmazsa olmaz şart. Kısacası, IoT’nin ‘işleyişi kolaylaştırması’ prensibinden uzaklaşmadan, en basit ve etkili çözümü sunan sistemler, şirketlerin de güvenini kazanacak.”