Kurumsal tercih hibrit bulut
Red Hat, Global Tech Outlook anketinin bu yılki sonuçlarını açıkladı. Şirketin her yıl gerçekleştirdiği bu araştırma, bulutun güncel durumunu, şirketlerin bulut stratejilerini, harcamalarındaki önceliklerini ve dijital dönüşümün başarılı olmasını sağlayan faktörleri değerlendiriyor. Bu yıl çoğu yıllık geliri 100 milyon dolardan fazla olan şirketlerde görev alan bin 300’den fazla BT profesyoneli, Haziran-Ağustos 2021 arasında ankete katıldı. Ankete katılan ve aralarında Red Hat müşterilerinin de bulunduğu şirketlerde yer alan bu profesyoneller, tüm büyük coğrafyaları ve birçok farklı sektörü temsil ediyor.
Sonuçlara göre, hibrit bulut, üç puan artışla yüzde 30’a ulaşarak anketi cevaplayanların tercih ettiği öncü bulut stratejisi olmaya devam ediyor. Geçen sene yüzde 11 olan çoklu bulut ise bu yıl yüzde 13’e yükseldi. Genel (yüzde 9) ve özel (yüzde 14) buluta öncelik veren stratejiler ise azaldı. Şirketlerin bulut yerlisi teknolojilerin hızını, verimliliğini ve ölçeğini şirket içindeki altyapının sağladığı kontrol ve güvenlik özellikleriyle dengelemek istediği görülüyor.
Araştırma katılımcılarının yüzde 18’i kendi bulut stratejisini oluşturmaya devam ederken, küçük bir kısmın ise (yüzde 5) bulut stratejisi yok. Geçen yıl da bu oranların aynı olduğu göz önünde bulundurulduğunda, oluşturulan stratejilerin gelecek yılda hız kazanması bekleniyor.
Şirketlerin fonlamalarına bakıldığında güvenlik, bulut yönetimi ve bulut altyapısı 2022’de de BT departmanının öncelikleri arasında. Katılımcılara bulut altyapısı, BT operasyon otomasyonu, büyük veri ve analitik alanlarındaki en büyük öncelikleri sorulduğunda bulut güvenliği (yüzde 43), güvenlik otomasyonu (yüzde 36) ve veri güvenliği (yüzde 45) öne çıkıyor. Katılımcıların yüzde 38’i BT operasyonlarını otomatikleştirmenin, 2022’de geleneksel BT sistemini optimize etmek için ayıracağı fonda öncelik verdiği ikinci konu olduğunu belirtiyor. Geçen yılki yüzde 32 oranının ardından en yüksek artışı kaydeden alan da bu.
Geçen yıl, farklı sektörlerde yer alan müşterilerin pandeminin etkilerini azaltmak için dönüşüm planlarını hızlandırdığı görülüyordu ve bu yaklaşımın 2021’de devam ettiği görülüyor. Yenilenmek ve dönüşmek için teknolojileri ve süreçleri kullanan şirketlerin oranı yüzde 29’dan yüzde 31’e, dijital dönüşüm çalışmalarını hızlandıran şirketlerin oranı da yüzde 21’den yüzde 22’ye yükseliyor. Bu artışın sebebi sorulduğunda, yüzde 52’si küresel pandemiyi, yüzde 50’si de gelir artışlarını gerekçe olarak gösteriyor. Dijital dönüşüm inisiyatiflerinin duraksadığını (yüzde 3) ve yeni projelerin ilk aşamalarında olduğunu (yüzde 8) belirtenlerin sayısı da azalıyor.
Dijital dönüşüm teknolojiyi, süreçleri ve insanları barındırıyor ve dönüşümün başarısı şirketin bu üç alandaki sorunları ortadan kaldırma becerisiyle paralel. Bu yılki verilere göre çalışanların gerekli becerilere veya yeteneğe sahip olmaması, yüzde 26 ile şirketlerin dijital dönüşümlerinde başarılı olmasını engelleyen en büyük zorluk haline geldi. Entegrasyon sorunlarına ek olarak, güvenlik ve uyumluluk da yüzde 23’e geriledi.