KVKK’dan kokartlı uygulama
Kişisel Verileri Koruma Kurumu ( KVKK ) düzenlediği konferans, toplantı ve seminerlerde sunduğu kokart tercihleriyle, katılımcıların görüntü ve fotoğrafının izinsiz çekilmesinin önüne geçiyor.
KVKK, toplantı, seminer, konferans gibi etkinliklerde izinsiz görüntü ve fotoğraf alınmasını engelleyen bir uygulama başlattı. Kurumun öncülük ettiği uygulama sayesinde, artık bu tarz etkinliklerde, ilgili kişinin izni olmadan, kişisel veri olarak kabul edilen fotoğrafı çekilemeyecek, görüntüsü alınamayacak. Kurumun uygulaması kapsamında, etkinliklerde fotoğraf çekimi yetkili personel tarafından yapılabiliyor. Kişisel veri ihlalinin önüne geçilebilmesi amacıyla fotoğrafının çekilmesine izin veren ve vermeyenlerin anlaşılması için de bu kişilere kırmızı ve yeşil renkli kokartlar dağıtılıyor. Katılımcılar salona girmeden önce tercihlerine göre kırmızı ya da yeşil renkli kokartlardan birini yakasına takıyor. Salonda yeşil renk etiket takılan koltuklara oturan ve yeşil kokart takan ziyaretçilerin fotoğrafı çekilebiliyor. Kırmızı etiketli koltuklara oturan ve kırmızı kokart takan konukların fotoğrafı ise çekilemiyor.
KVKK’daki hassasiyetin tüm veri sorumlularında olması hedefleniyor
Kurumda konferans salonunun girişine konulan, dikkat çekecek boyutlardaki aydınlatma metinlerinde, toplantıya gelen katılımcılara, kişisel verilerinin ne amaçla ve nasıl işleneceği de açıkça izah edilerek detaylı bilgilendirme yapılıyor. KVKK Başkanı Prof. Dr. Faruk Bilir, konuyla ilgili yaptığı açıklamada, kurumdaki hassasiyetin, tüm veri sorumlularına örnek olması gerektiğini belirterek şunları aktardı: “Kurumumuza gelen ziyaretçilere fotoğraf, görüntü ve kimlik bilgileri gibi verilerin nasıl ve ne amaçla işlendiğini açıkça anlatıyoruz. Bu konuda farkındalık oluşturmak amacıyla kokart uygulamasını hayata geçirdik. İlgili kişilerden aldığımız olumlu geri bildirimler de bu uygulamanın faydalı ve yerinde olduğunu gösterdi. Veri koruma kültürünün yaygınlaşması adına aynı hassasiyetin, çeşitli etkinliklerin düzenlendiği kurum ve kuruluşlarda da olmasını temenni ediyorum. Kurum olarak sergilediğimiz bu öncü yaklaşımla, toplumda kişisel verilerin korunmasına yönelik ilginin daha da artacağına inanıyorum.”