Mega trendler, şirketleri dönüştürüyor
Tüm dünyada, teknolojiye dayalı dönüşüm süreçlerinden başarıyla geçen şirketlerin pazar paylarını, kârlılıklarını ve küresel etkinliklerini artırdığı görülüyor. e-Dönüşüm süreci ile birlikte kurumlar, farklı teknolojik modeller eşliğinde kendi tedarik zincirlerinde de bazı değişiklikler yaratabilmekte. Bu sayede kendisiyle birlikte, içinde bulunduğu toplam tedarik zincirini, tedarikçilerini, müşterilerini ve hatta müşterilerinin müşterilerini de kapsayan bir değer bütünü oluşturabilmekte.
Yeni nesil kurumsal uygulamaların ana hedefi; firmaların tüm süreçlerini sürdürülebilir, izlenilebilir ve ölçülebilir hale getirmek. Bu uygulamalar; tüm operasyonel iş süreçlerinin otomasyonu ile şirketlerin verimliklerini maksimize ederken, yine bu süreçlerini optimize etmek için gerekli büyük veriyi toplayıp onlar arasındaki ilişkiyi analiz edebiliyor. Ayrıca çalışanların kullanımına mobil cihazlardan da sunulabilen bu platformlar, hem çalışan performansı ve memnuniyeti hem de şirketin tüm bu bilgileri anlık ve doğrudan elde edebilmesi anlamında tartışmasız bir zenginlik doğuruyor. Bulut üzerinden de sunulabilen modellemeler sayesinde, müşterilerde çözümlerin devreye alınma süresi dramatik seviyelerde kısalabiliyor. Bu sayede, firmaların ihtiyaçlarını daha düşük maliyetlerle ve daha kısa sürelerde hayata geçirmeleri ve bakım için atadıkları insan kaynaklarını daha verimli değerlendirebilmeleri mümkün oluyor.
Rekabetin yoğun olarak hissedildiği pazarlara üretim yapan firmalar için verimlilik, kalite, optimizasyon ve izlenilebilirlik büyük önem taşıyor. Bu sebeple bu firmalarda operasyonel süreçlerin iyileştirilmesine yönelik yatırımların artarak ilerlemesini bekliyoruz. Kurumsal şirketlerin, bayi ağları büyüdükçe, bunların yönetimi için destek uygulamalarına ihtiyaç duyduklarını da biliyoruz. Bu sebeple sahadaki satış ve servis ekiplerinin verimliliğini izlemek ve arttırmak için mobil uygulamalara yapılan yatırımlar her geçen gün artıyor. Bunların dışında, nesnelerin interneti vizyonu ile şirketler, farklı alanlardaki çok sayıda envanterini ve çalışanını birbiri ile iletişim kurabilecek bir platforma taşımayı tercih ediyor. Bağlı cihazlar, çalışanlar ve onların yarattığı veriler ile her şirketi bir yazılım şirketi haline dönüştürebiliyor. Bu kapsamda yatay olarak farklı nesneleri birbirine bağlayan çözümlerin önemi de artmakta.
Dijital dönüşüm, büyük veri, nesnelerin interneti gibi mega trendler, şirketleri ve iş yapış şekillerini dönüştürüyor. Daha mobil, bağlı ve analize dayalı kurumsal uygulamalar oluşturulması konusunda firmalarda ciddi bir ilgi bulunuyor. Uzun satın alma ve devreye alma süreçleri şirketleri hantallaştırıp rakiplerinin arkasında kalmasına yol açabiliyor. Bu sebeple bulut iş modelleri ile desteklenen yerel ve güvenli servis olarak sunulan iş uygulamaları, rekabette avantajlar yaratıyor. Bu değişen ve gelişen vizyon doğrultusunda, KoçSistem olarak, müşterilerimize sektör odaklı, özel tecrübelerden edinilmiş katma değeri de beraberinde sunan, özel ihtiyaçlara göre hızla uyarlanabilen ve esnek yapısı sayesinde çevik dönüşümler geçirebilen özgün iş uygulamaları platformları sunmaktayız.