Milli ve yerli yazılım neden bu kadar önemli?
Ali İlker Yüceer
Bir ülke meselesi olduğunu göz önünde bulundurarak, milli ve yerli yazılımı ülkemiz bazından bir değerlendirmeye alırsak, son dönemde öneminin çok daha fazla arttığını söylemek mümkün hale geliyor.
Özellikle ABD, Almanya ve İngiltere başta olmak üzere dünyanın dört bir yanından yerli yazılım şirketlerini satın almak için ciddi teklifler gelmektedir. Bu durum akıllara neden sorusunu getiriyor.
Milli yazılımlar Türkiye’nin geleceğine yön verecektir. Birçok firma yerli olmasına rağmen kullanılan yazılımların yabancı sermayeli olması kuşkusuz ki o firmayı yüzde 100 yerli bir yazılım firması yapmamaktadır.
Devletimizin tüm resmi kurumları, ülkemiz içindeki küçük büyük tüm şirketlerimiz yerli yazılım kullanma konusunda hassasiyet göstermelidir. Bu hassasiyet ülkemizin içinde bulunduğu durum ve konum itibariyle daha da önem arz etmektedir.
Devlet kurumlarımızın ve şirketlerimizin mahrem bilgileri ülkemizin sınırları içinde kalmalı, dışarıya bağımlı olmaktan en kısa sürede kurtulmamız gerekmektedir.
Milli ve yerli yazılımın önemi neden bu kadar arttı?
Firmaların ya da kurumların sahip oldukları bilgi ve verilerin tamamını tek bir sistem üzerinde toplayabilen ERP yazılımları büyük kolaylığın yanında ayrıca bir güvenlik problemini de beraberinde getirmektedir. Yabancı yazılım şirketlerinin isterlerse en kritik bilgileri alabilecek olmaları firmalarımız ve özellikle de kamu kuruluşlarımız için büyük bir tehdit oluşturmaktadır. Birçok firma bu noktada kendi yazılımını kullanarak güvenlik konusunda endişe duymazken, hala birçok kurum yabancı yazılım kullanarak risk almaktadır. Özellikle kamu kuruluşlarının kendilerini koruması için tamamen yerli yazılım kullanmaları gerekmektedir.
ERP sistemleri çok önemli
Teknolojinin elinde tuttuğu gündelik yaşam alışkanlıklarımızın kontrolüne alışmış olsak da günümüzde teknolojik gelişmelerin hızına yetişmek oldukça zordur. Bu hıza yetişmek adına gereken çabayı gösteren firmaların rekabet ortamını tamamen değiştirdiği göz önünde bulundurulduğunda geleneksel yapının aslında artık başarısızlık sebebi haline dönüştüğünü söylemek mümkündür. Böylesine bir sürecin içerisinde özellikle ekonomik sistemler açısından ERP yazılımları oldukça büyük önem taşımaktadır. ERP sistemine sahip olmadan günümüzde bir firmanın ayakta kalabilmesi neredeyse imkânsızdır. Gelişmeler ve ERP sistemlerini iş süreçlerinin merkezine yerleştiren firmaların bize gösterdiği ise gelecekte bunun çok daha önemli olacağıdır. ERP sistemleri gücünü her geçen gün kanıtlarken bir yandan da güvenlik ile ilgili sorular firmaların kafasını karıştırmaktadır. Özellikle Türkiye örneğinden hareketle gidecek olursak yerli yazılım konusunun neden önemli olduğu ortaya çıkacaktır.
ERP sistemleri bir şirketin bütün verilerini barındırmasından ötürü oldukça riskli bir yapı sunmaktadır. Bu yapı içerisinde gerekli önlemler alınmadığı takdirde, firmanın gizli tuttuğu tüm verileri sızdırması olası bir durumdur. Bu riske karşılık yerli yazılım bir önlem olarak karşımızda durmaktadır. Yabancı yazılımların maliyet açısından da firmalara getirdiği yük fazla olduğu için yerli yazılımlar günümüzde daha çok tercih edilmektedir. Ayrıca bir ERP sisteminin insan kaynakları ve müşteri ilişkileri yönetiminden tutun da firmanın finans departmanına kadar hemen her noktada yaşayan bir sistem olduğunu düşündüğümüzde bu sistemin yabancı bir sistem olması kuşkusuz ki beraberinde belirli sıkıntıları getirecektir.
Türkiye’miz sahip olduğu konum başta olmak üzere birçok olumlu yönüyle tüm dünyanın dikkatlerini üzerine çekmektedir. Ülkemiz milli yazılımın önemini doğru algılayamadıkça uluslararası saldırılar kaçınılmaz hale gelmektedir. Sanayi casusluğu ve siber istihbaratın oldukça yaygın olduğu günümüzde, milli yazılımlar ülkemiz açısından oldukça stratejik bir öneme sahip olmasıyla birlikte, kamu kuruluşları içinse güven vaat etmektedir.
Güvenlik ve ekonomi için milli yazılım şart
Milli yazılımın öneminin anlaşılarak doğru adım atılması gerekliliğini göz önünde bulunduran firmalar, Türkiye pazarında kendilerine sağlam bir yer edinmenin yanı sıra küresel olarak da gelişmeye başladılar. Türkiye’nin güvenliği ve ekonomisi için milli yazılım artık şart olmuştur!
Hiç şüphesiz dijital dönüşümün en temel ittirici gücü yazılım sektörüdür. Ekonomide katma değerli üretim yapabilmek ve rekabet gücünü elde edebilmenin temeli yazılım sektöründe gizlidir.
Uzmanlara göre, Türkiye’nin bu sektörde küresel zirveye oynamak için önemli bir potansiyeli var. Bununla beraber, tabi ki dijital treni kaçırmamak da önemli.
Yazılım sektöründe başarılı olmalıyız
Bilinen sektörlerden farklı olarak yazılım sektörü tamamen akıldan beslenen bir diğer ifadeyle hammaddesi insan olan bir sektör. Reel ekonominin dönüşen dinamiklerinde katma değerli üretim yapmak ve ihracatta rekabet gücü yakalayabilmenin sırrı da yazılım sektöründe başarılı olmaktan geçiyor. Bu çerçevede, tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de yazılım sektörü son dönemlerde dikkatleri üzerine çekmeye başladı.
Yazılımın sermayesi insan
Yazılım sektörü tamamen akılla çalışan, hammaddesi insan olan bir sektör. Dolayısıyla yazılım işine girmek için çok büyük sermayelere gerek yok ama iyi kalitede ve nitelikte yetişmiş insana ihtiyaç var. Bu nedenle sektörde iyi bir mühendislik gücü olmalı. Yazılım sektörü bir yandan da akılla sermayenin birleşmesinin sonucunda çok güzel işler çıkarılabilen bir alan olarak görülebilir.
Dünyada yazılımda öne çıkan ülkeler dendiği zaman öncelikle Amerika’dan bahsetmek mümkün. Ardından, İngiltere, Almanya, İsrail ve Hindistan’ı sayabiliriz. Küresel pazar büyüklüğünde 4 trilyon dolar civarında bir rakamdan bahsedebiliriz.
Devlet desteği şart
Sektör için dezavantajları da göz ardı etmemek gerekli. Ülke içerisinde kamuda ve özel sektörde yerli yazılımlar yeterince tercih edilmiyor. Genellikle, Türkiye’de yabancı ürünlere karşı bir hayranlık var. Bununla beraber, bu trendin yavaş yavaş ortadan kalkması ve öncelikle kamunun yerli yazılım kullanmaya başlaması elzem. Sektörü öncelikle kamu desteklemeli ki özel sektör ve KOBİ’ler de yerli ürün ve yazılımları kullanmaya başlasın.
Aslında, kamunun yerli yazılıma geçiş süreci başladı ve geçmişe göre daha iyi bir noktadayız ancak hala geldiğimiz noktada yazılım ithalatına ve lisanslara ciddi bir para harcıyoruz. Oysa bu durumu yerli yazılımla ikame edebiliriz.
Nitelikli eleman yetiştirmeliyiz
Bu hususta öncelikle bir numaralı sorunumuz nitelikli eleman. Meslek liselerinde ve yüksekokullarda algoritma ve yazılım bilen nitelikli elemanın yetiştirilmesi lazım ki dünya ile yazılım sektöründe rekabet edebilelim. Buna teşvik de çok önemli. Örneğin, bugün Hindistan bilişim sektöründe 3,5 milyon kişi istihdam ediliyor; ülkenin ihracatının 118 milyar dolarının 32 milyar doları sadece yazılımdan geliyor. Hindistan’ın başardığını, neden Türkiye yapamasın?
Yazılım ekonomiye lokomotif olacak
Sektör hem istihdam hem de katma değer açısından büyük bir potansiyel vadediyor. Bu çerçevede, yazılım sektöründe doğru adımlar atmaya devam edebilirsek, Türkiye’nin yeni lokomotifinin yazılım sanayisi olacağı söylenebilir. Bu çerçevede, dünyadaki trendleri doğru okuyabilmek çok önemli. Örneğin biz belki yalnızca dijitalleşmenin yazılım tarafına odaklanıyoruz ancak uluslararası ilişkilerin ve diplomasinin doğası bile değişiyor.
Devletimiz yerli yazılım için verdiği desteği arttırmalıdır. En önemlisi ülkemize ait bir ERP ve CRM yazılımımız olması yönünde çalışmalar yapmalıdır.
Vatanımızda kendi ERP yazılımlarımızı en mükemmel şekilde yazabilecek kişi ve kuruluşlar mutlaka bulunmaktadır. Bu kişi ve kuruluşlar devlet güvencesi ve teşviki ile tek bir çatı altında toplanarak, yerli ve ortak kullanılabilecek uluslararası düzeyde bir ürün ortaya çıkartmalıdır.
Boydak Holding Sistem ve Network Yönetim Müdürü