MOBİL BANKACILIKTA YENİLİKLERİN SINIRI YOK
Tüm sektörlerde servisleri mobile taşıma eğilimi var. Mobil bankacılığa haftalık giriş yapma rakamları, internet bankacılığına giriş yapma rakamlarını geçmek üzere ve birçok banka için en büyük dijital kanal haline geldi. Bu dijital dönüşüm, ürün ve hizmetlerde müşteri deneyimi anlamında da değişikliklere sebep oluyor. “İlk sırada, dijital kanallardan toplanan datalara dayalı alınan aksiyonları sayabiliriz” diyen Garanti Bankası Genel Müdür Yardımcısı Didem Dinçer Başer’e göre, spesifik olarak müşterilerden toplanabilen bilgilere göre tamamen müşterilerin ihtiyaçlarına göre çalışılan ürünler ve hizmetlerin yer aldığı bir finans döngüsüne girmiş durumdayız. Bu çalışmalardan müşterileri haberdar etme anlamında da veriye dayalı pazarlama trendleri mevcut. “Servislerin ve API’lerin birbirlerine bağlanarak çalışılması bir başka itici güç” yorumunu yapan Didem Dinçer Başer’in de belirttiği gibi, farklı platformları kullanmaya olanak veren üçüncü partilerle yapılan çalışmaların artması ve entegrasyonların sağlanması da döngünün bir parçası. Didem Dinçer Başer, bu eğilim doğrultusunda banka olarak kanallarındaki durumu şöyle anlattı:
“Garanti İnternet Şubesi, bir şubede yapılan neredeyse tüm işlemleri sunan yapısıyla fiziksel bir şubeye yakın. Buna bağlı olarak Cep Şubesi de kullanım anlamında İnternet Şubesi’ne yaklaşmış bulunuyor. Bu da gösteriyor ki, müşterilerimiz İnternet Şubesi’ni yatırım, fon alış-satış ya da döviz işlemleri gibi daha çok zaman gerektiren işler için kullanırken, Cep Şubesi’ni mobil alışkanlıklarıyla doğru orantılı olacak şekilde, hareket halindeyken daha rahat ve hızlı yapabilecekleri işlemler için tercih ediyorlar.”
Rekabeti avantaja çevirebilenler kazanacak
Bankalar ve finans sektöründeki diğer oyuncular, tüm dijital kanallar üzerinden müşterilere ulaşabilmek ve hizmetler sunabilmek üzere çalışmaya devam ediyor. Bankaların sadece kendi sektörlerinde ve birbirileri arasındaki rekabete göre değil, fark yaratacağı ve taşınabilir servisler yaratarak, kendi uygulamaları dışında hizmet verebilecek stratejiler geliştireceği bir geleceğe doğru ilerliyoruz. Öte yandan, dijital dönüşümle beraber eskiden müşterilere ulaşmak için yapılması gereken büyük fiziksel yatırımlara gereksinim azaldı. Başer, Türkiye’deki durumu ve 2016 yılı projeleri hakkında şu bilgileri verdi:
“Türkiye’de ekosistem henüz çok müsait olmasa da, dünyada oldukça büyüyen bir fintech furyasından söz etmemek olmaz. Rekabet anlamında bu finans-teknoloji işbirliğini avantaja çevirebilen bankalar, önümüzdeki dönemde avantajı eline alacak. Bankalar kendi ürünlerini birer servis olarak açıp, farklı teknolojilerin bu servisleri kullanarak yeni hizmetler üretmesine müsaade etmeli. Stratejik önceliklerimizi, mobil bankacılık üzerinde konumluyoruz ve yaşayan servisler yaratma üzerinde çalışıyoruz. İşlemlerini bankamızın internet ve/veya mobil kanallarından gerçekleştiren, dijital müşteri olarak tanımladığımız kişi sayısı 4,1 milyona ulaştı. Bu müşterilerimizin 2,6 milyondan fazlası da mobil bankacılığı aktif kullanıyor. 8 farklı platforma özel geliştirdiğimiz 12 uygulamamız içerisinde Cep Şubesi, mobil bankacılığın lokomotifi. Hedeflerimizden biri; önümüzdeki dönemde mobil bankacılığın sadece telefonlarda değil, kullanıcı hareket halindeyken ekran olan her yerde hayatında olmasını sağlamak olacak. Kullanıcılar araba kullanırken, evde televizyon izlerken ya da yolda yürürken saatlerine bakarak mobil bankacılık uygulamalarıyla etkileşim halinde olabilecekler. Bir önemli konu da kullanıcının mobil bankacılık uygulamalarıyla etkileşime girdiği anların, onların ihtiyaç anları ve bağlamsal durumlarıyla birebir örtüşmesini sağlamak olacak. Kullanıcının uygulamayı açmasını beklemek yerine, zamansal/mekânsal durumları ve ihtiyaçlarına göre mobil bankacılık uygulamalarımızın kullanıcıyı yakalaması ve isteklerine cevap vermesi amacıyla hedeflerimizi belirliyoruz.”