Mobil dünya
Türkiye’de akıllı telefon kullanım oranı yüzde 12. 2017’de ise bu oranın yüzde 80’in üzerine çıkacağı öngörülüyor. Birçok iş yerinde güvenlik ve bilgi işlem yöneticileri farklı mobil işletim sistemlerine sahip cihazlara güvenlik politikalarını nasıl atayacağını ve nasıl yöneteceğini düşünüyor.
İşletmeye getirilen mobil cihazlardaki kişisel bilgilerin varlığı güvenlik ve yönetim politikalarını oluşturma konusunda ilave zorluklar oluşturuyor. Örnek vermek gerekirse, içinde şirketle ilgili gizli bilgilerin yer aldığı bir cihaz kaybedildiğinde ne yapmalı? Uzaktan bilgiler silinmeli mi? Yoksa kullanıcının yedeğini almadığı cihazdaki kişisel fotoğraflar göz önünde bulundurularak, yeri tespit edilen cihazın peşine mi düşülmeli?
Mobil cihazların güvenlik ve yönetimi konusunda ne yapmalı?
Bir iş planı oluşturulmalı
a. Mobil cihazları kimlerin kullanabileceğini tanımlanmalı
b. Kullanıcılara yönelik mobil güvenlik/yönetim politikaları belirlenmeli
Bireylerin kişisel mobil cihazlarını iş yerine getirmesine belli ön koşullarla izin verilmeli
a. Hangi mobil işletim sistemlerinin kabul edildiği/edilmediği belirlenmeli ve kullanıcılar profillenmeli
b. Kullanılan mobil cihazları, kullanıcı profilleri ile eşleştirilmeli
Kurumsal mobil güvenlik ve yönetim altyapısı oluşturulmalı
a. Mobil uygulama güvenliği, bilgi güvenliği, mobil malware/AV
b. Mobil cihaz, maliyet, envanter yönetimi, uzaktan kontrol ve destek
Mobil güvenlik ile ilgili yaşanan tehditler ne kadar gerçekçi?
Trendlabs’ın 2012 için Android işletim sistemine yönelik saldırı öngörüsü:
Zararlı Yazılım
Tarih Sayısı
Haziran 2012 11.000
Eylül 2012 38.000
Aralık 2012 129.000
Başları bulut bilişimle oldukça kalabalık olan bilgi işlem yöneticileri için mobil cihazlar yeni bir cephe oluşturdu. İyi haber; sunulan mobil güvenlik çözümleri mevcut uç nokta güvenlik yönetim sistemlerine bütünleşik çalışıyor.