Modernizasyon projesinde başarının kanıtları katlanıyor
TOFAŞ Türk Otomobil Fabrikası, üç yıllık modernizasyon projesi kapsamında önemli yatırımları ve sektörel yenilikleri hayata geçirdi, bunların sağladığı avantajları görmek için çok beklemek de gerekmedi.
TOFAŞ’ta 3 yıllık yatırım planı ekseninde birçok yenilik hayata geçti. Bunların ilk akla geleni ‘konteyner veri merkezi’ yapısı. “Veriyi yönetmek ve iş sürekliliği adına bu çok önemli. Ne kadar az operasyonel maliyet ve ne kadar rahat yönetim olursa, BT ekibinin verimliliğini ve kendini geliştirmesini de sağlıyorsunuz” diyerek bu yatırımların ilk faydasını dile getiren TOFAŞ Türk Otomobil Fabrikası CIO’su Hakan Korkmaz, ikinci fayda olarak BT’nin sadeleşmesini gösterdi. Bu kapsamda farklı yazılım dilleri ve farklı sunucular depolama yapıları kaldırıldı. “‘Eski veri merkezimizi ne yapsak’ diye düşünürken, yeni bir veri merkezi yaptık ve 1 gecede taşıdık 2013 Ekim’inde. Bunun kalan kısmı ağ yapısını tamamladık 2013 yılında uçtan uca. 2014 yılında veri merkezini de toparladık ve 2015’te üstüne felaket kurtarma yapısı geldi” sözleri ile süreci özetleyen Hakan Korkmaz, yedeklilik, yüksek erişilebilirlik ve felaket kurtarma için yapılabileceklere odaklandıklarını vurguladı. Şirket yönetimi ve ortakların da onayını aldıktan sonra, bunun sabit bir felaket kurtarma merkezi olmaması gerektiği konusunda birleştiklerini ve bunun ‘mobil’ veri merkezi olmasına karar verdiklerini söyleyen Korkmaz, “Benim şahsi olarak 10-15 yıldır bu konuda yaptığım çalışmalar var. O zamanlarda bu uçuk bir fikir ve pahalı bir çözüm gibi algılanırdı. Fikri 2014 içinde olgunlaştırdıktan sonra 2015 ilk çeyreğinde ihale sürecine başladık. Teklifleri topladık ve Emerson ile yapma kararı aldık. Zagreb’de konteyner veri merkezini yaptırdık, TIR’la buraya geldi ve vinçle olması gereken alana bıraktık. 4-5 günde diğer ekipmanları konumlandırdık” diyerek bu yatırımdaki adımları paylaştı. Yatırım bütünü, sağladığı faydalar ve hedefleri konusunda Hakan Korkmaz sorularımızı yanıtladı:
Bu yapının avantajları neler?
Kullanılan panellerden dolayı içerisi ve dışarısı arasında ısı transferi çok az. Yani güç verimliliği çok iyi. Yangın veya deprem gibi bir sorun olsa, en azından aynı şekilde fabrikaya buradan yürütmemiz için platformun bir benzerini ve fiber uçların çıkışlarını yaptık. Böyle bir durumda tek yapmamız gereken konteynırı alıp fabrikaya götürmek. Bu da esneklik demek. Konteynır veri merkezini tamamladık ve böylece felaket kurtarma ve yüksek erişilebilirlik de tamamlandı. Bursa fabrika ve İstanbul genel müdürlük arasında kesintisizlik sağladık. Veriyi yüzde 100 yedekliyoruz.
Üç yıl boyunca atılan yatırım adımları başka neleri kapsıyor?
Adımlarımızı üç başlıkta incelersek, 2012’de ilk geldiğim zaman organizasyonel anlamda ne yöne gideceğimizin kararını vermeye çalıştık. Böylece dışkaynak yöneliminden içeri alacağımız başlıklar olduğuna karar verdik ve organizasyonu düzenlemeye başladık, yazılım altyapısını içeri aldık. Bugün her şey dijital dönüşüm üzerine şekilleniyor. Bu dönüşümün belli alanlarda hem kural bozucu (disruptive) tarafı hem de elinizden geldiği kadarını dönüştürme mantığı var. Bu tüm sektörler için geçerli. Biz o günlerde, aslında bugünlerin geleceğini öngörmeye çalıştık. Bunu ortaya koyabilmek için bir ekibiniz olmalı. Bu nedenle Ar-Ge’de hangi başlıkları içeri almak gerektiği önem taşıyor. Örneğin dijital dönüşüm ofisi de bu yapılanmada olmalı. Çünkü ‘bu dönüşüm sadece BT'de olacak’ demek olmaz. Tüm şirketi kapsamalı, ama doğru bir kurgu ile…
Yazılım ve uygulamaları nasıl bütünleştirdiniz?
Çok farklı platformlarda ve farklı veritabanları üzerinde çalışan yapıları sadeleştirdik, ‘tek bir platform üzerinde bir framework üzerinde Java’da bu geliştirmeyi yapalım, bunların hepsi bir sistem üzerinde çalışsın’ istedik. Baştan entegre bir sistemin bakımı da kolay, bunun üzerine kuracağınız çağrı merkezi de, CRM de bütünleşik. Ama bunu yapabilen çok firma olmadığı da bir gerçek. Biz yapabileceğimize inandık. ‘Application Modernization’ projemiz var ve eskiden beri yazdığımız tüm uygulamaları, şimdi bu yazdığımız framework üzerinde modernize ediyor, bunu tamamen iç kaynaklarla yapıyoruz. Bunun içindeki küçük modüllerimizi de bu framework üzerinde buluşturuyoruz.
Yatırımda hangi seviyedesiniz?
Bunun üstüne koyacağımız katmanı hazırlamaya çalışıyoruz. 2016’da benim önceliğim bu dijital dönüşüm içinde direkt görev almak ve şirketin önünü açacak fikirleri oluşturmaya çalışmak. BT içinde bunun prototipini ‘Fikrim Geldi’ başlığı ile yapıyorum. Bütün BT çalışanlarına bir e-posta attım ve ‘her hafta 1 saatimizi 7 yönetici arkadaşım ve ben, 10 dakikayı geçmeyecek biçimde fikirlerinizi bekliyoruz’ dedim. Bu fikirler BT ile ilgili de olabilir, şirkette yeni bir iş modeli de… Bunu ilk etapta BT içinde deneyimlemek istiyoruz ve fikirler geliyor.
Bu katılımcı yapının ne gibi faydaları var?
Şirket üst düzey yönetimi ekibi ve onların fikirleri değerlendiriyor. Şirket genelinde de bunu yapabiliriz. Dijital Dönüşüm Ofisi için bir organizasyon çalışmamız var. Bunun yapılanmasını tamamlarsak, aylık hale getirebileceğimiz fikir şampiyonlarının kendilerini anlattığı bir yapıya sahip olabiliriz. Bu yapıda ekipler de kendilerini üst yönetime doğru tanıtma imkanı bulabilecek. Bu iş sürekliliği için de önemli, kişisel yetkinliklerinin gelişmesi için de. Böylece hem kurumsal katma değer yaratılacak hem de tüm çalışanların katma değeri artacak.
2016 yılı planlarınız neler?
Bayi Otomasyon Sistemi’nin yenilenmesi projesi var uzun soluklu bir çalışma. Master veri yönetimi ile ilgili bir çalışma yapıyor, yani ürün seçmeye çalışıyoruz. Sonrasında kendimizin geliştirmesi gündeme gelirse, organizasyon çalışması ve yazılım çalışmalarını da başlatacağız. Tofaş’ın gelecek 10 yılını garanti edecek olan bir çalışma bence bu. Bir de, bizim asıl olmazsa olmazımız yeni model projeleri. Aegea’nın Sedan tarafında shop floor IT, üretim tesisindeki bütün PLC seviyesinin üstündeki yazılım ve donanım Bakım Müdürlüğü tarafından işletiliyordu. Bunun sorumluluğunu BT olarak üstlenme başarısını gösterdik.
Yani Aegea bir dönüm noktası oldu?
Evet. Şu anda 3 mühendis ve 11 teknisyen arkadaşımız bizim tüm üretim sistemlerinin desteğini verir hale geldi. Ar-Ge ve ürün geliştirme katmanlarından sonra, ‘üretim teknolojileri’ birimimiz var. Ürün seçimi ve hattın oluşturulması işinin her türlü ihalesi, süreç takibi, proje yönetimini, üretim teknolojilerini onlar yapardı. Bu sefer, ilk defa BT tarafını üretim teknolojilerinden ayırdık, BT süreçlerini biz yönettik. Hiç ama hiç problem yaşamadan Aegea'nın üretiminde tüm BT süreçlerini zamanından önce teslim edebilir hale geldik. Yeni ürünle beraber, yani hem Station hem Hatchback'te de benzer biçimde hat tarafında çok iş var. Oranın desteği ise bizim için çok önemli. BT tarafındaki bütün ürün geliştirmeler Andon panoda, tüm üretim hattını izlediğimiz bir yapıda. Arabanın üretimi sırasında oluşan tüm verinin hepsi bir kablosuz yapı ile çalışıyor ve her bir vidanın hangi tork ile hangi açıdan sıkıldığı bilgisini takip ediyoruz. Bunun kesintisiz çalışması, yedekli altyapısının kurulması, kablosuz yapının sorunsuz çalışması önemli. BT durursa üretim durmamalı. Bunu geçen yıl bir KPI haline getirdik. ‘Toplam yıl içinde BT kaynaklı duruş 600 dakikayı geçmeyecek’ hedefini koyduk ve yılı 420 dakika ile tamamladık. Bu altyapı ve üretim tarafındaki yazılımların da modernizasyonu ile birlikte hedefimiz 0 dakika. Yani üretimi durdurmayacak altyapıyı tesis etmek.
Yeni yatırım planları
Altyapı var, artık gelin, bunun üzerine katma değer yaratacak farklılıkları koyalım. Bu katma değerin herkese faydası olacak. Sonrasında müşteri verisinin tekilleştirilmesi, farklı sistemlerdeki bilginin tek çatı altında toplanması müşteri bilgisinin ve ticari bilginin toparlanabilmesini sağlayacak. Dijital dönüşüm için elinizde belli düzende veri olması lazım. Bu, müşteri ve araç sahipliği bilgisini başından sonuna takip edebilmemiz için önemli. Bu verilerden farklı analizlerle farklı sunumlar ve kampanyalar yapabilirsiniz. Bu kapsamda veri mühendisleri konusunda çalışmamız var. Tam olarak entegre veriyi alacak ve bize farklı başlıklar, iş dalları çıkartacak. İş odaklı olduğu kadar, veriyi de bu eksende yorumlayabilen, bu araçlarla farklı kampanya yönetimi, ürün yönetimi yapabilecek insanlara ihtiyacımız olacak. Müşteri deneyimi yönetimi birimimizde bu görevi yapan ekibimiz ve biz varız. BT tarafında bilgiyi yoğurabiliriz, ama bu bilginin nerede kullanılabileceği fikri, daha çok iş birimlerinden geliyor. Biz de öncelikle şirketin buna ihtiyacının olduğunu göstermeye çalışıyoruz.