Müşteriyi (doğru) tanımak öncelik haline geldi
Paranın artık dijital ortamda el değiştirdiği nakitsiz bir toplum olmaya doğru ilerliyoruz. Müşterinin güvenlik algısı bu yoldaki hızın önemli etkenlerinden biri. Mobil biyometrik çözümler hem kullanım kolaylığı hem daha güvenli bir yöntem olması sayesinde tercih edilmeye başlandı.
Finans sektörü ve bankacılık, bilişim teknolojilerindeki gelişmeler sayesinde hızlı bir dijitalleşme süreci içerisinde ve bunun getirdiği yoğun rekabet ortamında ilerliyor. İnternetin başlattığı bu değişim, her şeyin mobile kayması ile birlikte daha da ivme kazandı. ‘Öncelik mobilde’ diyen bankalar, sırf mobil tarafta faaliyet gösteren Fintech’lerle rekabet etmek durumunda. Fintech’ler de ödeme, kredileme, kişisel varlık yönetimi ve sigorta alanlarında yıkıcı olma tehdidi oluşturuyor. Bu tabloda Ölçsan Mobil Çözümler Direktörü Murat Karabatur’un da dikkat çektiği gibi, geleneksel şube bankacılığı hala önemini korumakla birlikte, şubesiz bankacılık müşterilere çok daha fazla ve farklı şekillerde hizmet olanağı tanıyor. Finans kuruluşları; bu rekabet ortamında geleneksel bankacılık yanında, kendi bünyelerinde sırf dijital teknolojilerin kullanıldığı alt markalar ve firmalar oluşturuyor. Bankalar; şubeleri de dijitalleştirerek müşterisini daha hızlı tanınmanın, ihtiyacını önceden öğrenerek ve bilerek, sıraya bile girmeden işlemini yapabilmesi için yoğun çalışma içinde. Murat Karabatur, tespitlerine şu sözlerle devam ediyor:
Mobil biyometri çözümleri tercih sebebi
“Türkiye’de mobil bankacılık son senelerde yüzde 60 gibi yüksek bir büyüme gösteriyor. Müşteriler artık mobil üzerinden sadece temel işlemler değil, daha gelişmiş tüm işlemlerini yapabilmek istiyor. Cep telefonu gerektiğinde mobil ödeme ile cüzdan yerine geçiyor, ATM’den para çekerken kart yerine geçiyor, gerektiğinde arkadaşınıza borç ödemek için nakit yerine geçiyor. Paranın artık dijital ortamda el değiştirdiği nakitsiz bir toplum olmaya doğru ilerliyoruz. Müşterinin güvenlik algısı bu yoldaki hızımızın önemli etkenlerinden biri. Kullanım kolaylığı ise bazen güvenlik hassasiyetinin önüne geçebiliyor. Mobil biyometrik çözümler hem kullanım kolaylığı hem daha güvenli bir yöntem olması sayesinde müşteriler tarafından tercih edilmeye başlandı. Tüketicilerin büyük çoğunluğu mobil biyometriye güvendiğini belirtiyor. Farklı coğrafyalar ve kültürlerde bu değişim daha hızlı yaygınlaşmakta. Ülkemizde de bankacılık mevzuatları ve regülasyonları çerçevesinde bu alana yatırımlar yapılıyor. E-para lisansı örneğin bu tarz uygulamalara olanak sağlıyor. Düzenleyici kurumların bu teknolojik gelişmeleri yakından takip etmesi, gelişmelerin mümkün olduğu kadar önünü açması, müşterinin ve finansal sektörün maksimum faydayı sağlayacağı yönde ilerleyebilmesi için gerekli hassas dengeyi koruması gerek.”
“Ölçsan’da Ar-Ge’nin sonu yok”
“Dijitalleşmedeki önemli konulardan biri müşterilerin kimliklerinin doğrulanması. Bu alanda mobil biyometrideki gelişmelerle parmak izi, yüz ve göz izi gibi biyometrilerin şifrenin yerine geçmesi ile hem müşteri deneyimi kolaylaşmakta hem daha güvenli yöntem sağlanmakta. Müşteri kazanmadaki önemli yatırımlar dijital onboarding gibi alanlara kayıyor. Ülkemizde bu konuda ıslak imza bir engel taşımakla birlikte, bunu aşmak için yaratıcı çözümler bulunmakta. Ayrıca kazanılan müşterilere özel hizmetler verebilmek için müşterini tanı (Know Your Customer – KYC) konusunda yatırımlar yapılmakta. Dijitalleşmede finans sektörünün kalbini oluşturan alanlarda ise Blockchain ve Shared Digital Ledger teknolojileri altyapı yatırımları tarafında önem kazanmaya devam edecek. Bu büyük ağın en önemli konuları veriyi korumak, işlem güvenliğini sağlamak ve işlemi yapanın gerçekliğini, yani kimliğini doğrulamak olacak. Çok büyük finansal verilerin olacağı bu alanlar siber saldırılara hedef olacağı için teknolojik gelişim ve yatırımlar bu yönde artacak. Dışarıdan saldırılara karşı önlem alındığı gibi, çalışanlar tarafından yapılan istismarlara karşı da önlem alınması gerekir. Bu anlamda da çalışanların biyometrik çözümler ile giriş yapmaları ve sadece yetkili oldukları verilere ulaşabilmeleri gerek. Müşterilerin gerçekten o kişi olup olmadığını doğrulama ile ilgili teknolojiler daha da gelişecek. Bu noktada biyometrik teknolojiler gittikçe artarak devam edecek. Ölçsan olarak yıllardır Ar-Ge ve uygulama yapan bir firmayız. Halen iki büyük bankamıza, kullandığı ve müşterilerine sunmuş olduğu mobil üzerinde göz doğrulama ile mobil bankaya erişim sağlayan Eyeprint ID teknolojisini sağladık. Yine Ulusal Kimlik Kartı projemizde dağıtılan yeni kimlik kartlarımızın biyometrik teknoloji tarafını yapmaktayız. Siber saldırılar ve bunların önlenmesine yönelik teknolojiler tarafında her gün yeni güvenlik katmanlarını dahil ettiğimiz çalışmalarımız ve hizmetlerimiz devam ediyor. Penetrasyon testlerinden siber istihbarata kadar çeşitli güvenlik alanlarında danışmanlık ve hizmetler de sağlıyoruz. Ölçsan olarak bu trendleri yakından takip ederek, her zaman olduğu gibi araştıran, geliştiren ve çözüm sunan tarafta olmaya devam etme gayreti içinde olacağız.”