Nasıl, hangi adımlarla dönüşmek gerek?
EMC’nin küresel müşterileri arasında yapılan araştırmaya göre, işletmelerin yüzde 90’ı BT dönüşümüne ihtiyaç duyduğunu belirtiyor, ama yüzde 55’i bu konuda çalışmaları olmadığını da kabul ediyor. EMC Corporation ve VMware’in birlikte hazırladığı BT dönüşümüne ilişkin durum raporu, dijital iş süreçlerini geliştirmek üzere BT dönüşümü için girişimleri olan dünya çapında 660’ı aşkın EMC ve VMware müşterisine ilişkin analizleri içeriyor. EMC Türkiye Ülke Müdürü Sinan Dumlu, sonuçları şu sözlerle değerlendirdi:
“EMC ve VMware müşterilerimizin, özellikle hibrit bulut stratejilerini benimsemiş olmalarına rağmen, BT dönüşümü konusunda yeterli adımları atmada zorlandıklarını görüyoruz. Oysa BT dönüşümünü sağlayan müşteriler, maliyet tasarrufları elde ettikleri gibi, dijital iş süreçleriyle ilgili hedeflerine yönelik ilerlemeyi de sağlıyor. Günümüzde tüm endüstrilerde önemli bir dönüşüm yaşanmasının zorunluluk haline geldiği görülüyor.”
Araştırmaya göre şirketlerin çoğu, yer aldıkları coğrafya ve sektör fark etmeksizin, BT’yi müşteri odaklı bir işletme gibi yürütmek için BT hizmetlerine yönelik stratejilerini geliştirmek istediklerini belirtti. İşletmelerin yüzde 90’ı yönetsel ve iş alanı destekli bir BT dönüşüm stratejisine ve yol haritasına sahip olmanın önemine işaret ederken, bunların yarısından fazlası ise belgelendirilmiş bir çalışmalarının olmadığını kabul etti.
Yüzde 80’lik bir kesim ise hizmetleri self-servis bir portal ile iş odaklı bir katalogda standartlaştırmak ve otomasyonu arttırarak, kaynak tedariği, finansal yönetim ve ölçüm alanlarındaki BT hizmetini geliştirmek istediklerini belirtti.
Bulut altyapısı ve uygulamalar kurumsal fayda sağlıyor
Katılımcılar, BT organizasyonlarının harici servis sağlayıcılarla maliyet açısından daha rekabetçi olmasını ve uygun maliyetler için hibrit bulut yapılarını sanallaştırmaya ve standart hale getirip geliştirmeye çabaladıklarını belirtti. Şirketlerin çoğunluğu, gelecek 18-24 ay içinde üretim uygulamaları için hibrit bulut yapılarına sahip olmak istediklerini ifade ederken, yüzde 90’ı değerlendirme ya da sistemin çalıştığını kanıtlama sürecinde oldukları bilgisini verdi. Sanallaştırmada ise neredeyse her katılımcı şirket program, depolama ve uygulama sanallaştırılmasında yüzde 80-100 oranına ulaşmayı hedefliyor.
Katılımcıların yüzde 80’inden fazlası ölçeklendirilebilir, bağımsız altyapılı uygulama sistemlerinin eksik olduğunu kabul ederken, yüzde 68’i ise şirketlerinin yeni bir uygulama geliştirme sürecini 6-12 ayda tamamladığını söyledi ve çoğunluk da bu süreyi birkaç haftaya indirme isteğini dile getirdi.