Neden Surface alırsın?
2010’da ilk iPad’i kapışanlar, bunun iyi bir e-kitap, e-dergi okuyucu olduğunu söylüyordu. Başka pek bir işe yaramadığı bir tarafa, Apple bu kullanımı öne çıkarmış, hatta iBooks uygulamasını da aynı anda tanıtmıştı. Belli başlı yayıncılarla anlaşmalar yapan Apple, toptancı (Amazon) yerine “ajans” paradigması ile bir “iş modeli” devrimi de yapmış, ama anti-tröst yasaları ile başı belaya girmişti.
iPad sonradan medya tüketen bir canavara dönüştü. Ancak ilk piyasaya çıktığında, net bir değer önerisi vardı: Renkli bir okuyucu. Aynı şeyi Microsoft Surface için söylemek zor. MS Office ile bir iş makinesi olabilirdi, ama bu uygulamalar, hatta IE dahi Surface üzerinde “dokunmaya uyarlı” bir arayüze sahip değillerdi; Metro UI’da yoklardı. Win8 ile çalışan FullHD ekranlı, i5 işlemcili 900 dolarlık Surface Pro’larda bile Outlook yoktu. Office 365 ile ayrıca alınması gerekiyordu.
Aslında Microsoft’un bulut kapasitesini öne çıkaran, “cihazlar ve servisler” iş modeli olumlu ancak G+, FB, Instagram gibi popüler uygulamaların Surface için resmi bir sürümü hala olmadığı için, sadece Skype, SkyDrive veya haritalar zengin bir “servis menüsü” oluşturmuyor. Win 8 People HUB ile sosyal medyanızı tek noktada toplamak ve Flash tabanlı sitelere bir tabletten ulaşmak cazip, ancak bu Surface’a pazarın sadece yüzde 1,8’ini kazandırdı.
Gartner’a göre tablet sahipleri cihazını sadece yüzde 15 oranında üretkenlik için kullanıyor: Yüzde 50 eğlence, yüzde 26 iletişim, yüzde 9 bilgiye erişim. Bir dizüstü kadar üretkenlik bir iPad kadar eğlence sunamayan bu cihazın kaderi bu hafta değişebilir. Surface Pro 2, Haswell işlemci ile hızlanıp, pil ömrünü arttırırken, Win 8.1 ile Active Directory ve Group Policy desteği alarak Outlook ve Office 365’in tüm özelliklerini çalıştırmanızı sağlayacak. Wacom stylus ile OneNote, IE11 ile tüm Web güzel. Remote Desktop ile ofis PC’niz her yerde. FB, Flipboard ve Mint’in Metro UI sürümleri de yolda.
Surface henüz Türkiye’de satılmıyor ama geldiğinde kanepelerde değil ofislerde yerini alacak. “Neden aldın bu aleti” diye soranlara cevap hazır: “İş için.”