Ödeme sistemleri alternatif para birimleri ile tanışabilir mi?
Bazı ülkelerde kabul görmeye başlayan dijital para birimi Bitcoin için, ödeme sistemleri sektörünün değerlendirmeleri net.
Dünyada ödeme sistemleri üreticilerinin bağımsız bir para birimi olarak hoşnut olmadığı ve son günlerdeki değer artışının pek çok insanın kafasındaki soru işaretlerini artırdığı sayısal para birimi Bitcoin hakkında ödeme sistemleri penceresinden sektörün değerlendirmelerini aldık. Ortak kanı ise bu tarz alternatif bir para biriminin Türkiye’de ödeme sistemlerinde köklü bir değişime sebep vermesi ve kabul görmesi için henüz çok çok erken olduğu ve bu alanda yasal düzenlemelerin de önümüzdeki süreçte gündeme gelmesi gerektiği. Bitcoin’in temel bir merkezi dağıtım ve takas kaynağına sahip olmamasının mevcut sistemle çakışmalara neden olduğunu belirten CordisNetwork Genel Müdürü İbrahim Durak, “Türkiye’de bu konuda yasal bir mevzuat hazır olmadığı gibi ülkemizin geçmişte yaşamış olduğu bankacılık sektörü ile ilgili krizler sebebi ile mevcut bankacılık mevzuatı da oldukça sıkı. Bitcoin’in dahil edileceği herhangi bir düzenleme yok. Tüm bu küresel kaygıların yansımalarını biz de yakından dikkatle takip ediyoruz. Henüz ülkemizde ödemeye aracılık etmek dahi yeni yasalaşmışken alternatif bir para biriminin ödeme sistemlerinde köklü bir değişime sebep vermesi ve kabul görmesi için henüz çok çok erken” şeklinde konuştu.
“Kullanımı ciro beklentisi değil reklam kaynaklı”
Bitcoin’in yapısı gereği dalgalanmalara çok açık olduğunu belirten PayU Türkiye Ülke Direktörü Emre Güzer de “Kısa ve orta vadede yatırımcıların tercihlerinde üst sıralarda olacağını düşünmüyorum. Halihazırda çevrimiçi ticarette Bitcoin kullanan işyerleri de buradan bir ciro beklentisi içerisinde olduklarından değil, PR fırsatlarından yararlanmak için bu yola başvuruyorlar. Özellikle kara para aklama tarafında düzenlemelerin gereklerini yerine getirebilmeleri mevcut yapıları ile mümkün gözükmüyor. Ülkemizde kabul göreceğini düşünmüyorum” diye konuştu. Bitcoin’in binlerce yıllık ekonomik gelişim sonrası ortaya çıkan Amerikan Doları, İngiliz Sterlini, Avro gibi hâkim para birimlerine rakip olmaya çalıştığını belirten Pozitron Kurucusu ve CEO’su Fatih İşbecer ise şöyle konuştu: “Arkasında bir devlet ya da kurum olmamakla birlikte değeri çok dalgalı ve onunla üretilebilecek miktarın bir sınırı var. Kesinlikle romantik bir proje ancak sahada yaygınlaşmaya başladıkça devletleri rahatsız etmeye başlayacak ve durdurulacaktır. Hiçbir düzenlemeye tabi olmayan ve aslında merkezi olmadığı iddia edilen bir para biriminin dünya ölçeğinde geçerli bir para birimi haline gelebileceğine ben ihtimal vermiyorum. Aralarda fiyat dalgalanmalarından ve al sat işlemlerinden iyi kazananlar olacaktır ancak son durakta Bitcoin sürdürülebilir olmadığı ve devletlerce desteklenmediği için günün birinde durdurulacaktır ve o gün birileri kötü bir şekilde zarar edecektir.”
Sayısal para kavramı ile ilgili kanuni düzenlemelere yönelik gereksinim hissedilmeye başlayacak
İnnova Finansal İşlem Çözümleri Direktörü Murat Kayıhan’a göre Bitcoin çok büyük bir dikkatle takip edilmesi gereken bir ürün. Sayısal para kavramının, ülkelerin para birimleri üzerinde bir yapıda geliştiğinin gözlemlendiğini ifade eden Kayıhan, şu değerlendirmelerde bulundu: “Özellikle Bitcoin, bazı ülkeler ve finans kuruluşlarınca yavaş yavaş takas edilebilir bir para birimi olarak kabul edilmeye başlıyor. Küresel ekonomik sistemin önemli bir oyuncusu olan Türkiye’nin, sayısal para birimleri gibi bir konuya çok uzun süre uzak kalması düşünülemez. Hem Bitcoin hem de şu anda var olan ve gelecekte çıkma ihtimali olan tüm sayısal para birimleri de göz önüne alınarak, sayısal para kavramı ile ilgili ihtiyaç duyulacak olan kanuni düzenlemelere yönelik gereksinim hissedilmeye başladı. Türkiye’de kanunlaşan E-para yasasına paralel olarak yeni “para” birimlerini de önümüzdeki dönemde görmeye hazır olmalıyız.”
Güvenli e-ticaret ve ödeme sistemleri için PCI DSS’e uymak ya da uymamak…
Ödeme sistemlerinde güvenlik konusunda değinerek değerlendirmelerde bulunan Biznet Bilişim Genel Müdür Yardımcısı ve Baş Danışman Onur Arıkan ise bu konuyla ilgili şu saptamalarda bulundu: “Biz sık sık PCI DSS’e (Payment Card Industry Data Security Standard) uymamız gerekiyor mu sorusu ile karşılaşıyoruz. Bu soruya ben de üç soruyla cevap veriyorum: Birincisi ‘Kart sahiplerinin kredi/banka kartı bilgisini, örneğin yalnız 16 rakamlı kart bilgisini saklıyor musunuz ?’, ikincisi ‘Kredi/banka kartını işliyor musunuz? Yani kredi kartı ile bir işlem yapıyor musunuz?’, üçüncüsü ‘Kredi/banka kartını sistemleriniz aracılığı ile iletiyor musunuz ?’ bunlardan herhangi birisine ‘Evet’ yanıtı veriliyorsa, PCI DSS’e uygun hareket etmek gerekiyor demektir. Ya da başka bir ifadeyle, bu kurumlar PCI DSS kapsamına girmektedir. PCI DSS’i yayınlayan PCI SSC, VISA, Mastercard, American Express, JCB ve Discover gibi çok uluslu kart markaları tarafından oluşturulmuş bir konseydir. Konseyin öncelikli amacı, kartlı ödeme sistemleriyle ilgili güvenlik standartları oluşturmaktır. Bu standartlara uygunluğu denetleyecek denetçi şirketleri (ASV, QSA) belirlemek, denetçi şirketlerin listesini duyurmak, ödeme uygulamalarından uyumlu olanları listelemek, eğitimler vermek ve sektördeki kuruluşlar arasındaki iletişimi sağlamak konseyin diğer görevleridir. Önemli olan kartlı ödeme sistemlerini güvenli bir şekilde sürdürmek, kart markalarının, şirketlerin ve bankaların olumsuz bir durumda karşılaşacakları kayıpları önlemek ve riski azaltmaktır.”
