OECD Eğitime Bakış 2013
OECD’nin yayınladığı 440 sayfalık eğitim raporunda (Education at a Glance 2013) Türkiye’ye dair birkaç seçme durum:
• 15-19 yaş grubunda eğitim görmeyen, bir işte çalışmayan veya işsiz olan gençlerimizin oranı, OECD ülkeleri arasında en yüksek: Yüzde 34,6. Bu gibi ölçütlerde genellikle yanımızda olan kadim dostumuz Meksika bizi yine yalnız bırakmamış (Table C5.2a).
• Acaba 15-19 yaş grubunda ortalama bir Türk genci kaç yıl eğitim görüyor? Yanıt: 4.8 yıl. OECD içinde Türkiye’den başka bir ülkede bu kadar az eğitim süresi yok. Örneğin Finlandiya 8.4 yıl. İsveç 7.9 yıl. Yunanistan 6.8 yıl (Table C5.1a).
• İyimser bir gelişme var: 2000 yılında 15-19 yaş grubu nüfusun yüzde 39,2’si eğitim görürken, 2011 verilerine göre bu oran yüzde 60,1’e çıkmış. 20-24 yaş grubunda (üniversite eğitimi) 2000’de oran yüzde 12,7 iken 2011’de yüzde 25,6 olmuş. 25-29 yaş grubunda eğitim (yüksek lisans ve doktora düzeyi) 2000’de oran yüzde 2,9 iken 2011’de yüzde 8,9. On yılda bir yükselme var, evet, ama yetmez. OECD ortalamasının altındayız. Genç nüfusla sürekli övünüyoruz, ama eğitimi yetersiz bir nüfus bu. Üstelik, OECD sadece “yıl” sayısına bakıyor. Kalite konusundan söz etmiyor (Table C5.4a).
• Bir iyimser gelişme daha: 1995’te lise mezuniyet oranı yüzde 37 iken, 2011’de yüzde 56’ya çıkmış. Yüzde 2,8 bir artış. OECD içinde en yüksek artış bu. Ne var ki yüzde 56, OECD ortalaması yüzde 83’ün altında (Table A2.2a).
• Yetişkin nüfus (25-64 yaş) içinde üniversite eğitim düzeyine ulaşanların oranı 2000’de yüzde 8 iken 2011’de yüzde 14 olmuş. Bu, 4 milyon 700 bin kişi ediyor. OECD ortalaması yüzde 32’nin altındayız (Table A1.3a ve Table A1.4a).