Operatörlerin ödevleri yenileniyor. Artık yeni petrol veri…
Verilen öğle arası sonrası günün ikinci yarısı 'Dijital İşler – Dijital Kazançlar Dijital Kavramlar ile Evriliyor' oturumu ile başladı. 360+ Media Interactive Kurucusu Zehra Öney'in yönettiği oturumun katılımcıları ise Netaş BT Operasyon Yönetimi Kıdemli Müdürü Baran Korukluoğlu, Vodafone Türkiye Dijital İş Lideri Cenk Eser, Coca-Cola Türkiye Orta Asya ve Kafkaslar CIO'su Doğan Mersin ve Nielsen Medya Araştırma Genel Müdürü Erdem Tolon oldu. Cenk Eser, mobil dönüşümü şöyle tanımladı:
“Tarifeleri ayırt eden şey içindeki veri miktarı. Telekom da bu dönüşümün kilit noktasında. Mobil veri şöyle bir sorumluluk yüklüyor operatörlere: Düşünün sokakta bir mağaza gördünüz ve iyi bir donanımla kolaylıkla o vitrinde bir sanal bir cisim göreceksiniz. Kafanızı oraya çevirip oraya baktığınızı anında buluta söyleyen bir teknolojiye ihtiyaç var. Bu operatörün ödevi. 3D nesne için bant genişliğine ihtiyaç var, bu da operatörün ödevi. Bunun gibi sokakta dolaşan yüzlerce insan, onlarca vitrin olduğunu düşünün, operatörün ne kadar ciddi bir hizmet beklentisiyle karşı karşıya olduğu gözünüzün önünde canlanabilir. Kesinti olmaması, verinin hızlı olması lazım ve 5G bunları mümkün kılar.”
Netaş’ın mobil dönüşüme bakışını ve projelerini anlatan Baran Korukluoğlu, 50 yıldır Ar-Ge yapan bir şirket olarak çalışmalarını şöyle tanımladı:
“Kendi içimizde hem servis odaklı ve Ar-Ge odaklı çalışmalarımızda bunları optimize etmek için kendi uygulamalarımızı kullandık. Servis yönetimi tarafında özellikle bütün servis ağımız, sahada bine yakın personelimiz var ve buradaki servis ağını optimize etmek için uygulama geliştirdik. Dışarıda bunun gibi birçok servis odaklı firma var. Bunu dışarıya açtık, bir ürün haline getirdik ve şu anda da 10’a yakın firmada aktif bir şekilde kullanılıyor. ‘Netaş as a platform’ isimli bir uygulama var. Özellikle startup tarafını desteklemeye başladık ve bunu da bir fon kurarak yaptık. Netaş as a platform aslında bunun altyapısı.”
Tüketiciyi anlamaya odaklandıklarını belirterek sözlerine başlayan Erdem Tolon, “Artık yeni petrol veri” dedi. 7,5 milyarlık dünya nüfusunun yaklaşık yarısının online olduğunu, mobil internet kullanımının tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de geliştiğini vurgulayan Erdem Tolon, en büyük avantajı genç nüfusun yüksekliği olarak gösterdi ve şöyle devam etti:
“Bu değişim gelecek, her iş kolunu etkileyecek. Cihazların birbiriyle konuşmaya başlaması daha fazla tanımlar haline geliyor. Büyük veri aslında her zaman vardı. Ama her veri büyük veri değil, kullanabildiğiniz sürece büyük veri olarak adlandırılıyor. Biz de bunun yerine ‘smart data’ kavramını konuşmaya başlayacağız.”
Doğru iş ortakları inovasyonun kaynağı
130’a yakın yıldır aslında aynı ürünü satarak hayatını devam ettiriyor olmasına rağmen, Coca Cola’nın stratejisini ve buradaki gelişimi de Doğan Mersin şöyle anlattı:
“Yıkıcı teknolojilerdeki gelişmeyi yakından izliyoruz. Bu tür yeni teknolojilere çok büyük firmaların ayak uydurması kolay olmuyor. Çünkü büyük firmaların kendinden gelen doğal bir hiyerarşik yapısı, büyük organizasyonları, karar alma mekanizmalarının bir startup’a göre daha uzun olması gibi doğal gerçekler söz konusu. Bu nedenle Coca Cola, aslında bütün inovasyonu kendi içinde yapmaktansa, ‘bu işi en doğru partnerlerle nasıl yapabiliriz ve bir nasıl ekosistem oluşturup bu ekosistemin en doğru sonuçları üretmesi için liderlik yapabiliriz?’ başlıklarına odaklandı, İsrail’de bir kuluçka programı başlattı. Her sene 8-10 girişimci firmayı seçiyor, bunlara Coca Cola pazarlama, ürün yönetimi, fiyatlandırma ve kurumsal bazı süreçler hakkında destek verirken, onların da yenilikçi fikirlerinden, teknolojilerinden yararlanıp günlük iş problemlerimize çözümler üretmeye çalışıyoruz.”
Bürokrasi bu devirde engel
Bu panelin ardından ‘Disrupt Your Company | Kendi Şirketinizi Yıkın’ sunumuyla Bosch IoT & Sanayi 4.0 Koordinatörü Mustafa Ayhan sahnede yerini aldı. “Geleceğe bakmak güzel, gelecekle ilgili planlar yapmak çok daha güzel. Ama biraz da bugüne bakıp bugün neler yapmamız gerektiğini düşünmemiz gerek” yorumunu yapan Mustafa Ayhan, küresel köklü şirketlerin artı ve tamamlamaları gereken eksikleri şöyle anlattı:
“Strateji oluşturmada ya da geleceği öngörmede sorun var. Büyük şirketlerde bürokrasi var, kendi önümüze engeller koyuyor, çevikliği kaybediyoruz. Burada teknoloji de işe yaramıyor maalesef, önce süreci değiştirmeniz gerek. Bu insanla ilgili bir durum. Organizasyonun şeffaf olması gerek ve şeffaflığı dijital teknolojilerle sağlayabiliriz. Bir de hata yapmaktan korkuyor, hata yapanları cezalandırıyoruz. Startup’lar ise en sonunda en doğrusunu bulana kadar deneme yapıyorlar. Dönüşüm; C seviyesinden başlayarak bütün organizasyonda içselleştirilmesi gereken bir konu. Sürekli öğrenmeyi hem kendimiz hem organizasyonumuz için dile getirmek önemli.”
Yapay zekaya hazır olun
Bir iletişim arası sonrasında bu başlıtaki etkinliğin son oturumu ‘ALPHA Beklentileri’ başlığında gerçekleştirildi. Tüm Fütüristler Derneği Başkanı Eray Yüksek bir kez daha moderasyonu üstlenirken, katılımcılar ise Vappy Kurucusu Cihan Baltepe, Genç Fütüristler Eş Başkanı Hasan Can Volaka, Stajyer Avukat Oğuz Kartoz ve Psikolog & Profesyonel Koç Vivi Soryano oldu.
Hasan Can Volaka, “Alfa kuşağı dediğimiz kuşak, şu anda tamamıyla dijital ilişkiler üzerine yaşamakta” dedi ve “Genç fütüristler ya da bütün insanlar olarak, bu sene ilk defa bu kadar multidisipliner bir ortam buluyorum. Farklı fikirler çok önemli. 30 yıl içerisinde yapay zekayla yaşamayı öğrenmemiz gerekiyor” yorumunu yaptı. Cihan Baltepe ise “Amacımız 2100’de insanların nasıl yaşadığını, ne yaptığını araştırmak” diyerek, “Bugün doğmuş bir insan, 100 sene daha yaşayacağını öngördüğümüz zaman ne yapacak? Her şey çok hızlı değişecek, işin içine yapay zekâ girecek” dedi.
Oğuz Kartoz ise şunları söyledi:
“Facebook, Google gibi şirketlerin ürünlerini ücretsiz kullanabiliyoruz, çünkü musluklarımızdan akan verilerle onları besliyoruz. Gelecekteki gelişmelerin bizi de korkutması gerekiyor. Hayatımıza giren bir şey eğer hayatımızı daha hızlandırıyor ve kolaylaştırıyorsa, arkasındaki felsefeyi çok sorgulamadan onu direkt hayatımıza entegre ediyoruz. Türkiye'de de Kişisel Verilerin Korunması Kanunu devreye girdi. Bunun hakkında çalışıyorum. Çünkü şirketler, özel yaşamınızın gizliliği hakkınızı ihlal edip, sizi bir meta haline getirebiliyorlar. Geleceğin ölçülü miktarıyla bizi korkutması gerektiğini her gün düşünüyorum. Üç ay verseler Python’da orta düzeyde kodlama öğrenecek yeteneğe sahip misiniz, benim için değerli olan bu.”
“Burada bir şey yaptığında dünyanın öbür tarafında da bir etkisi var. Sadece bir davranış değil, bir bütüne katkımız var ve bu anlayış daha çok benimsenecek” yorumunu yapan Vivi Soryano, “Motivasyonumuzu bulabilmek için farkındalığımıza dönmemiz lazım. Bunu bugün kurumlar yapıyor. İlerde bununla ilgili daha fazla alanlar bulunacak, farklı bilinçte olan insanlar bir araya gelip o bilinci yükseltmek için farklı birliktelikler oluşturulacak. Kendinizi, kendi farkındalığınızı anlamaya zaman ayırmanızı öneriyorum. Çünkü oradan aslında kendi cevaplarımız gelecek” yorumunu yaptı.