Pandemi süreci tümleşik iletişime bakış açısını genişletti
Tümleşik iletişim, artan bileşen sayıları ile birlikte gelişmeye devam ediyor. İçinde bulunduğumuz pandemi süreci de bu alandaki gelişmeleri ve yaygınlaşmayı tetikledi diyebiliriz. Çünkü artık farklı iletişim kanallarını kullanmak ve bu kanallardan beslenmek, analizler ile desteklemek ve bunu da uzaktan yapabilmek yeteneğine sahip olmak bir zorunluluk haline geldi. Finans, bankacılık, BT ve telekom başta olmak üzere, sağlık, perakende, eğitim, seyahat ve konaklama sektörleri tümleşik iletişim başlığında kullanımları ve yenilikleri benimseme hızları ile öne çıkarken artık salgın ile bu başlıklara birçok yeni unsurlar da katıldı.
İş sürekliliği esas olan tüm sektörlerde kurumiçi iletişimin verimliliğini sürekli kılmak ve verimi artırmak öncelik. Bu sektörlerde faaliyet gösteren girişimler de özellikle birçok başlıkta maliyet optimizasyonu sağlamak adına tümleşik iletişim mimarisine yönelik talepleri ile son yıllarda öne çıkıyor. BT yatırımlarında olduğu gibi, tümleşik iletişim alanında da bulut tabanlı çözümlerin öne çıkması ise bu başlıkta büyümenin gelecek yıllarda devamının garantisi olarak görülüyor. Tümleşik iletişim açısından hizmetin ve bulutun önemi yadsınamaz boyutlara gelmiş durumda. Tümleşik iletişim başlığında yaklaşımlar farklı olsa bile büyük ölçekli şirketler barındırılan ve ihtiyaca göre oluşturulan hizmetlere yönelirken, KOBİ’ler ise esnekliği ve hizmet olarak tümleşik iletişim yapısı kullanarak maliyetlerini azaltma çabasında. Hizmet olarak tümleşik iletişim çözümleri daha düşük maliyete güçlü bir mimari sunmasıyla öne çıkıyor.BT ve telekom sektörünün önde gelen şirketlerinin bu başlıkta yaptıkları işbirlikleri, kullanıma sundukları yeni ürün ve çözümler de kullanıcı ihtiyaçlarının gelişimine paralel yanıtlar olarak olumlu beklentilerin temelini oluşturuyor.
BT ve telekom pazarındaki verimli buluşmayı temsil eden tümleşik iletişimde motivasyon unsuru olan birçok başlık var. Sektör bağımsız olarak kurumsal istihdamın verimliliğini pekiştirme ihtiyacına yanıt vermek, kurum içi iletişimi güçlendirmek, tüm bunların sonunda iş ortamında işbirliğini geliştirmek ön planda. Belli sektörlerde belli ölçekteki şirketlerin tümleşik iletişim yatırımlarını tamamlamalarının ardından KOBİ ölçeğinin de bu konuda talebinde son yıllarda görülen artış, sektörde büyümenin kesintisiz olmasını sağlıyor. Pandemi öncesi yapılan araştırmalara göre tümleşik iletişim pazarının 2025 yılında 180 milyar dolara ulaşması bekleniyordu. Salgın ile bu beklentilerin ne derece değiştiğini önümüzdeki günlerde göreceğiz.
Bulutun tümleşik iletişimde ayrılmaz bir parça haline geldiğini söyledik ama en önemli ayrılmaz parçayı ise güvenliğin oluşturduğu unutmamalıyız. Oldukça az sayıda şirket proaktif tümleşik iletişim güvenlik stratejisine sahip ve bu stratejide denetimleri, şifreleme, izleme, yama, firewall veya uygulama geçitleri gibi eklentileri kullanarak hem tümleşik iletişim trafiğini yönetiyor hem de olası risklere karşı güvenliği sağlıyor. Ancak, belirttiğimiz gibi oldukça a sayıda şirket bu yatırımlara önem veriyor ve genel beklenti, veri sızıntısı veya DDoS saldırıları gibi risklerle karşılaşana kadar şirketlerin de bu umursamaz eğiliminin devam edeceği.
Sosyal medya platformları sayesinde video çekimi ve izlemek gündelik hayatın bir alışkanlığı halini aldı. Video konferanslar da salgın dönemi ile birlikte bir hayli yaygınlaştı. Bireyler, iş ortamında da video yaratıp paylaşabilmek istiyor. Saha çalışanlarına destek, müşteri hizmetlerinin müşterinin sorunlarını anlamalarına yardımcı olmak gibi örnekler tümleşik iletişimde videonun ve görüntülü iletişimin konumunun daha da güçleneceğini gösteriyor.
Tümleşik iletişimdeki bir başka önemli eğilim ise entegrasyon süreci. İşbirliğini, müşteri hizmetlerini, iş akışlarını ve diğer iş uygulamalarını doğru biçimde entegre etmek, dijital dönüşüm yatırımlarının da temelini oluşturuyor. Hem iç hem dış iletişimde şirketler için önemli faydaları barındıran bu entegrasyon, gelişen teknolojiyi maksimum verimle kullanabilmenin de temeli. Bu nedenle tümleşik iletişim dünyası, uygulamalarla daha da büyüyecek. Her sektör ve her şirketin işbirliği deneyimlerinin birbirinden farklı olacağı gerçeği de bu alanda büyümeyi destekleyecek. Öte yandan dijital asistan ve bot kullanımının hızla artmaya devam edeceği tartışmasız bir gerçek. Bot formundaki bilgisayar programları da sohbet pencereleri ve sesli çağrılarla iletişimin gücünü korumasını sağlayacak, günlük iş planı yapmak, ödeme planı yürütmek gibi otomatize ve gündelik başlıklarda artan rolleri ile öne çıkacak. Ama bu kadar da değil… Yeni iletişim destek araçları aynı zamanda tümleşik iletişim araçlarının verimli kullanımını da destekleme özelliğine sahip. Tümleşik iletişim sistemlerindeki etkileşimleri izleme konusunda otomatik olarak görevlendirilmeleri ile bu bot’lar kullanıcıların da işlerini önemli ölçüde kolaylaştırıyor.
5G ve yeni nesil geliyor!
Tümleşik iletişim platformları, dahili ve harici iletişimi geliştirmek için kapsamlı araç seti paralelinde şirketlerin de bu hedeflere ulaşabilmesini destekliyor. Ortak iletişimleri merkezileştiren tümleşik iletişim, bu yönüyle telefon, e-posta, görüntülü arama, anlık mesajlaşma (IM) gibi kanalların merkezileşmesini sağlıyor. Paylaşılan çalışma alanları gibi işlevlerle de güvenli süreç ve dosya paylaşımını destekleyerek, aslında iletişimi geliştirmenin yanı sıra, üretkenlik ile uzaktan ve mobil çalışmayı pratik bir hale getiriyor. Mobil cihaz kullanımının bireylerde artışı ve mobil ağlarda yaşanan gelişmeler tümleşik iletişimin son yıllardaki büyümesini destekleyen temel faktörler. Bu yönüyle, 5G’nin hayatımızda yerini almasının tümleşik iletişim ekosistemini değiştireceği de bir gerçek. Daha fazla bant genişliği kullanılabilir olmak, görüntü kalitesinde gelişimi, beraberinde tümleşik iletişim çözümlerinde doküman yoğunluğunun payını azaltırken, yüksek kaliteli görüntülerin öne çıkmasını da sağlayacak. Pandemi döneminde video konferans çözümlerinin gelişimi örneğinden yola çıkınca, ilerleyen süreçte tümleşik iletişimin kapsamının daha da çeşitleneceği görülüyor.
Pandemi bir yana, Z neslinin de iş hayatında yerini almaya başlaması ile tümleşik iletişim adına kapsam ve performans beklentileri de yenilenecek. Zaman ve mekan bağımsız iş süreçlerinde tüm adımların tümleşik olması güvenlik odaklı adımları da geliştirecek. Böylece her ölçekte şirket için uygun maliyetli, yönetilen hizmet olarak tümleşik iletişim çözümleri sunumları öne çıkacak. Tümleşik iletişim çözümleri geliştirilmiş belge ve uygulama paylaşım yetkinlikleri ile gerek çalışanlar için iç süreçlerini pratik hale getirecek gerekse kurumsal BT ve güvenlik birimlerinin beklentilerini karşılayıp, iş süreçlerini pratik kılacak.