Parayı pulu unutun, kurumsal değişimdeki rolüne odaklanın!
McKinsey’in hazırladığı ‘Blockchain beyond the hype: What is the strategic business value?’ (Blockchain’de Abartısız Gerçekler: Stratejik İş Değeri) başlıklı çalışmaya göre, şirketler bodoslama Blockchain yatırımı yapmak yerine, pazarlarına, bu pazardaki konumlarına ve spesifik ihtiyaçlara odaklanmalılar. Çünkü Bitcoin fırtınası Blockchain’in gerçek değeri konusunda spekülasyonları beraberine getiriyor, birçok insan da Blockchain’i Bitcoin’den ibaret sanıyor. Oysa Bitcoin, aslında Blockchain teknolojisinin uygulamalarından sadece bir tanesi. Yine de bu eksik bakış açısına rağmen, atılan sağlam adımlar da yok değil. BT’den reel sektöre birçok farklı şirket, Endüstri 4,0 odağında Blockchain destekli IoT platformları kurmak için çalışıyor.
Blockchain; özünde genel veya özel işlem ağlarında paylaşılan dağıtık bir veri tabanı. Her bir bilgi matematiksel olarak şifreli ve zincire yeni bir blok olarak ekleniyor. Farklı protokoller sayesinde başka taraflarla paylaşımdan önce söz konusu blok da güncelleniyor, sahtekarlık veya hatalı olarak çifte ödeme gibi risklerin önüne geçiyor. Bu yapıda akıllı kontratlar da yerini alıyor ve Blockchain’de kaydedilen bir dizi kural ile bu koşullar karşılandığında işlemler de otomatik olarak yapılıyor. Bu açıdan bakıldığında Blockchain’in temel avantajları merkezi olmayan dağıtık yapı, kriptolu güvenlik, şeffaflık ve değişmezlik.
Maliyet azaltımından daha fazlası var, ama…
Bazı sektörlerde farklı kategorilerde uygulamalar kendiri gösterirken, McKinsey araştırmasına göre, Blockchain konusunda şu üç temel çıkarımı gözden kaçırmamak gerek:
Blockchain, değer yaratmak için aracıları aradan çıkaran bir sistemden çok daha fazlası ve izinli ticari uygulamaları güçlendirme potansiyeli çok daha güçlü: İşlem karmaşasını ve maliyetleri azaltmanın avantajı, şeffaflığın ve sahtekarlık kontrollerinin gelişmesi ihtiyaca en uygun Blockchain mimarisi kullanılarak hayata geçirilebilir. Bu nedenle, araştırmaya göre kısa vadede başarı sağlayacak ticari model de genel bir Blockchain yapısından ziyade izinli yapıya dönük olacak. Bitcoin gibi genel Blockchain yapıları merkezi bir otoritenin gözetiminde değilken, izinli Blockchain’ler ise özel işlem ağlarında barındırılıyor, erişim kontrolü ve işlem haklarını sunuyor. İşte zaten bu yönüyle özel ve izinli Blockchain her sektörden her ölçekte şirkete faydaları getiriyor. Blockchain’in güvenilir kayıtlar, kimlik bilgileri ve işlemler için yeni bir açık standart protokolü haline gelmesi bu yönüyle aslında buzdağının görünen yüzü. Blockchain teknolojisi bir veritabanının yönetimi, depolaması ve gelişiminde arada başka bir mekanizma kullanılması ihtiyacına çözüm olabilir. Eğer sektör oyuncuları de Blockchain odaklı daha fazla değeri elde etme için kendi işlem modellerini kurguladılarsa, bu durumda yeni oyuncuların sayısı da az olur.
Blockchain’in kısa vadeli en önemli faydası ağırlıklı olarak maliyetleri azaltmak olarak görülüyor: Yeni işlem modelleri için büyük bir potansiyeli olsa da Blockchain şu anda operasyonel etkinliği ve maliyetleri yönetmeye odaklanıyor. Araştırmada da dikkat çekildiği gibi, finansal hizmetler, kamu ve sağlık gibi belli başlı sektörlerde temel fonksiyonlar Blockchain çözümlerine çok daha uygun. Öyle ki, araştırmaya göre 25’ten fazla devlet, girişimlerin de desteğiyle, aktif biçimde Blockchain denemeleri yapıyor. Sağlık sektöründe Blockchain kullanımı ise veriye erişimin, hizmet sağlayıcılar, hastalar, sigorta şirketleri, araştırmacılar gibi paydaşlar arasında veri paylaşımının değerini ortaya çıkartabilecek. Blockchain aynı zamanda ilaç, kan veya organ nakli odaklı soğuk zincir entegrasyonunda IoT sensörleri ile birlikte kullanılabiliyor. Ama yine araştırmaya göre, Blockchain’in konumu zamanla maliyet azaltımından çıkarak, yeni iş modelleri ve gelir yapıları oluşturmaya odaklanacak. Söz konusu iş modellerinde ilk akla gelen örnek ise dağıtık, güvenli dijital kimlikler. Ayrıca, araştırmada dikkat çekildiği gibi, bu gibi yeni iş modellerinin uzun vadeli potansiyeller oluşturduklarını da unutmamak gerek.
Ölçek bazında bakıldığında Blockchain, uygulanabilirlik konusunda 3-5 yıl geride: Blockchain’in stratejik değerinin ortaya çıkması sadece belli ölçekte yayılmış ticari çözümlerle mümkün. Araştırmaya göre, her bir sektörde standartlar ve düzenlemeler, teknoloji, varlıklar ve ekosistem odağında bu dönüşüm isteği de olmazsa olmaz. Bazı şirkeler halihazırda denemeler yapıyor olsa da bu başlıkta anlamlı bir ölçeğe ulaşmak hala 3-5 yıl ötemizde. İşte bu rötarlı ilerleyişin temel sebepleri:
Şirketler, girişimler, regülatörler arasında fikir birliği olmalı
1) Ortak standartlar olmadan olmaz: Blockchain uygulamalarının belli bir ölçeğe ulaşmasının önündeki temel engeller ortak standartların ve açık düzenlemelerin eksikliği. Bu konuda küresel bazda talep var ve araştırmaya göre, tek bir büyük oyuncunun veya bir kamu ajansının burada görev alması standartların oluşturulması adına süreci kolaylaştırır. Örneğin; devletler Blockchain ile yasal kayıtları tutabilir. Bu konuda çok ayıda oyuncu arasında işbirliği bir gereklilik olunca, bu gibi standartları hayata geçirmek de karmaşık ama gerekli bir iş halini alıyor. Küresel bazda düzenleyici yapılar bu konuda farklı konumlanıyor ama büyük bölümü direnç göstermek yerine, bu konuda yapıcı adımlar atma çabasında.
2) Teknoloji daha da gelişmeli: Blockchain teknolojisinin henüz olgunlaşmamış olması, kullanımda sınırları beraberine getiriyor. Araştırmada da dikkat çekildiği gibi, esasında farklı tasarım tercihleri ile teknik konfigürasyonlar yapmak mümkün. Yani tercihlerinizi bilerek mimarinizi seçebilirsiniz. Örneğin; Estonya’da sağlık bilgileri Blockchain’de tutulmuyor ama bu sağlık kayıtlarını tanımlamak, bunlara bağlanmak, bunlara erişim konusunda yetkilendirme yapmak için Blockchain kullanılıyor. Geleneksel veri tabanı ile kıyaslandığında, Blockchain performansı beklentilerin altında, ama teknolojik gelişim bu kısıtları ortadan kaldıracak. Asıl önemli olan ise şirketlerin güvenilir kurumsal çözümlere yönelik ihtiyacı. Halen birkaç girişim, kamu veya sektör özelinde belli ölçekte dağıtım konusunda kredibiliteye ve teknolojik yetkinliğe sahip. Önde gelen teknoloji şirketleri ise bu aradaki boşluğu doldurmak için Blockchain as a Service (BaaS) olarak kendilerini konumlandırma, bulut tabanlı depolamaya benzer model sunabilme çabasında.
3) Varlıklar dijital olmalı: Kurumsal varlık potansiyelini sayısallaştırabilmek, bunları dijital olarak kaydedip, işlemde kullanmak gibi adımlar için uçtan uca destek Blockchain sisteminde varolan sistemlerle API entegrasyonu olarak yerini alıyor. Fiziksel ürünlerin bir Blockchain’e bağlanması ve güvenliğinin sağlanması konusunda IoT ve biyometri teknolojileri büyük önem taşıyor. Ama bu bağlantının, aynı zamanda Blockchain yapısında güvenlik odaklı bir kırılganlığa da yol açabileceğini unutmamak gerek.
4) Rekabet ve işbirliği paradoksu çözülmeli: Blockchain’in temel avantajı network yapısında kendini gösteriyor ve potansiyel avantajlar da network ölçeğinde artıyor. Bu da beraberinde koordinasyon karmaşasını yaratıyor. Bu nedenle, araştırmaya göre doğal rakiplerin bu noktada işbirliği yapması şart. Bu işbirliği, aynı zamanda bu yapının benimsenme hızında da rol oynayacak. Bu konuda düzenleyici kurumların veya sektör birliklerinin adım atması ve yol göstermesi de önemli.
Bu yanlışlardan kurtulun!
Blockchain, Bitcoin’dir: Öyle değildir. Bitcoin, Blockchain’in kripto para uygulamalarından sadece bir tanesi. Blockchain teknolojisi diğer birçok uygulamada kullanılabilir ve konfigüre edilebilir.
Blockchain, geleneksel veri tabanlarından daha iyidir: Böyle bir iddia söz konusu değil. Blockchain’in esas faydasının temelinde geleneksel veri tabanlarının daha iyi performans sergilemesini sağlaması var
Blockchain yapısı sabittir: Abartmayalım, Blockchain veri yapısı eklemelerle işler. Böylece veri ortadan kaldırılamaz.
Blockchain, yüzde 100 güvenlidir: İddialı bir düşünce. Çünkü Blockchain, korumalı kriptografi gibi sabit veri yapıları kullanır. Blockchain sisteminde bildik güvenlik uygulamaları kullanılır ki bunlar da daha önce saldırıya uğramış veya sızıntı yaşamıştır.
Blockchain bir yalan makinasıdır: Blockchain sadece bünyesindeki işlemleri ve depoladığı verileri, bir de Bitcoin gibi Blockchain kökenli yapıları doğrular. Buna karşılık Blockchain, içeri giren bir verinin doğru veya gerçek olup olmadı kararını veremez. Bu durum, zincir dışındaki varlıklar ve Blockchain yapısında sayısal olarak konumlanan veri için geçerlidir.
Blockchain için kurumsal yaklaşımınızı belirleyin
Büyük bir çoğunluk için Blockchain çok genç bir teknoloji ve bu başlıktaki çözümlerin eksik denemeleri de bu teknolojinin gerçek değerini anlamayı zorlaştırıyor. Bu nedenle, McKinsey araştırmasında da dikkat çekildiği gibi her şirketin önce oturup bir düşünmesi, Blockchain’in kendisi için stratejik bir değeri olup olmayacağını anlaması lazım. McKinsey araştırması bu soruya yanıt ararken, önde gelen sektörler için Blockchain’in stratejik değerinin yanında, nasıl bir yaklaşımla nasıl bir değer elde edilebileceğine de odaklanıyor. Blockchain’in stratejik değerinin temelinde bu üçlü var:
– Blockchain, değer yaratmak için aracıları aradan çıkaran bir sistemden çok daha fazlası ve izinli ticari uygulamaları güçlendirme potansiyeli çok daha güçlü.
– Blockchain’le dönüşümsel iş modelleri yaratmadan önce kısa vadeli en önemli fayda noktası ağırlıklı olarak ‘maliyetleri azaltmak’ olarak görülüyor.
– Ölçek bazında bakıldığında Blockchain, uygulanabilirlik konusunda hala 3-5 yıl geride. Bunun en önemli sebebi ise ortak standartlar ortaya koyabilmek için işbirliği ve rekabet paradoksunu çözmenin fazlasıyla zor olması.
McKinsey araştırmasına göre, şirketlerin kendi Blockchain stratejilerinde şu yaklaşımları izlemesi önemli faydaları beraberinde getirme potansiyeline de sahip. Birincisi; fayda odaklı ve şüphe ile beslenen bir bakış açısıyla en baştan itibaren Blockchain’in etkisini ve reel faydalarını tanımlayıp, seçili sektörlerde spesifik vaka çalışmalarına odaklanmalı. İkincisi; Blockchain odaklı stratejik yaklaşımlar ve bunların pazardaki konumu arasındaki değere odaklanmak, ekosisteme şekil verme yetkinliği, standartlar belirleme ve regülasyon odalı engelleri adreslemek gibi ölçütleri dikkate almak önemli.