Pegasus’ta Cironun 1,2 Milyar Euro’su Otomasyona Bağlı Süreçlerden Geçiyor

Pegasus, her gün milyonlarca bilet ve evrak üretilen finansal süreçlerini otomasyona taşıma yolunda önemli bir dönemeci geride bıraktı.

“Biz ‘Türkiye’nin Dijital Havayolu’ mottosu ile yola çıktık” diyor Pegasus Hava Yolları Finans Genel Müdür Yardımcısı Barbaros Kubatoğlu. “Havayolunda çok fazla iş ortağıyla çalışıyoruz, yılda 30 milyon misafir taşıyoruz. Seyahat işi bir kerelik tüketim değil, bir tecrübe. Sizinle beraber yolculuğa çıkıyor, seyahat tecrübesindeki sıkıntılı noktaları ortadan kaldırıp hayatını kolaylaştırmak üzere çalışıyoruz. Zaman baskımız yüksek, toleransımız az, maliyetlerimiz fazla. Bu nedenle dijitalleşme beylik laf olarak kalmaması gereken bir dünya. İnsanların bunu kendilerine bir tehdit olarak görmemesi, katma değerli işler yürütmek için bir araç olarak kullanması gerekiyor.

Misafire yansıyan olumlu bildirimler çalışanların da hayatını kolaylaştırıyor.” Kubatoğlu, finans tarafındaki çalışmalarını şöyle aktarıyor: “Bizim tarafta, finans tarafında üç ana boyut var. Bir tanesi gelir boyutu, e-bilet dediğimiz dünya. E-bilet sizin mobil dünyada veya başka bir mecradan bilet almanızdan bunun ödemesine kadar, bununla ilgili evrakları almanıza kadar geçen süreç. Biz bütün bu alımdan uçuşa kadar olan süreci, dağıtım kanalları, mobil, acente, mevzuata uygunluk, tahsilat metotlarının doğruluğu, hile kontrolleri gibi açılardan denetliyoruz. Ayrıca bunların raporlarını tutuyoruz. Yaklaşık 1,5 milyar Euro ciromuz var. Bu cironun 1.2 milyar Euro’luk kısmı bu süreç içinde geçiyor. Bu sürecin tamamı bizde kontrollerin hepsinin makine tarafından yapıldığı, sorunlu alanların ilgili yöneticilerin önüne düştüğü bir süreç olan otomasyona tabi.”

Web’in Karanlık Yüzünde Uçak Bileti Çok Popüler

Kubatoğlu, dark web olarak bilinen internet yeraltı dünyasında uçak biletlerinin çok popüler olduğuna değiniyor. “Bir dark web dünyası var, burada uçak biletleri çok popülerdir. Uçak bileti gerçekten hızlı tüketilen, stoğu o anda yanan, kısa sürede suiistimal edilebilecek bir konu. Burada sürekli öğrenen bir sisteme ihtiyacınız var. Çünkü her kanalı zorluyorlar. Sizin buna uygun e-iş kurallarınızın, kontrol seviyelerinizin, risk bariyerlerinizin olması lazım. Bu da bizi diri tutuyor.” “Tabii bu işi gereğinden fazla zorlaştırmak da bir risk” diyor Kubatoğlu. “Aşırı güvenlik unsurları ortaya koyduğunuzda, gereksiz bariyerler yerleştirdiğinizde bu kez geçerli kart işlemi yapamayabilirsiniz. Bunları da ölçüyoruz. CFO olarak yeni dünyadaki tüm işimiz güvenlik.

Bilgi güvenliği, ticari güvenlik daha ön plana çıktı. Bilgi teknolojileri tarafında benim daha çok temas ettiğim yerler bilgi güvenliği. Çünkü büyük riskler ve Avrupa’da dahi bilgi gizliliği tam oturmadığı için insanların karşısına nasıl büyük bir mali yük getirir henüz ölçemiyoruz. Ölçemediğimiz bir şeyden de çekiniyoruz. Çekindiğimiz için güvenli bölgede olmamız lazım.” Devam ediyor: “İkinci dünyamız gider. Burada profesyonel ve operasyonel giderlerimiz var. Operasyonel giderler dediğimiz bir uçağın uçmasındaki bütün değişken giderleri kapsıyor. Bu bizde yaklaşık 1 milyar Euro’ya karşılık gelen kısım. Burada elle yapılan işi, hamaliyeyi yok etmekle başlıyorsunuz. Çok fazla sayıda işlem sayısı var. Bunu insan gücüyle yapamazsınız. Birlikte iş ortağı olduğunuz tedarikçileri disipline ediyorsunuz. Buradaki işlemlerin kontrolünü yüzde 83 oranında otomasyona devrettik.

Yüzde 83 bizim için gerçekten çok mühim bir oran, bu detayda takip eden çok havayolu yoktur.” Kubatoğlu, üçüncü başlığı operasyonel olmayan taraf olarak nitelendiriyor. “Geçen yıl e-fatura ile yola çıktık. Dedik ki muhasebe tarafında kağıt istemiyoruz artık. Mevzuatımız pek çok şeyi matbu olarak ister. Biraz mevzuatta da iyileştirme lazım. Ama e-fatura ile bu dünya belli bir oranda evrildi. Biz şu anda e-faturalı dünyada kağıdı ortadan kaldırdık. Fatura kalktı ama bunun muhasebe uzantıları olan muhasebe fişi ve diğer kaynakları da bununla beraber eşlenik olarak e-arşivimiz üzerinde tutuyoruz. Bu bizim yüzde 40 kağıtsız ofis olduğumuz anlamına geliyor.

Yüzde 60’lık kısımda OCR diye tabir edilen Papirus projemiz var. Özellikle mali taraftaki fatura kontrolü ve mevzuata uygun kontrolleri de makineye yaptırma hedefindeyiz. Çünkü siz onu e-fatura ve OCR ile beraber dijitalleştirdiğinizde o bilgiye sahip oluyorsunuz. O bilgi setine, parametrelere sahip olduğunuz durumda o parametreleri, kendi sitenizde olması gereken dünyayla kontrol ettirip hem mevzuatsal kontrolü hem de belirlediğiniz iş kuralları çerçevesinde eşleştirebileceğiniz bir dünya oluyor. İşin o tarafa evrilmesini istiyoruz. 2020’deki en büyük hedefimiz bu. Ülkenin potansiyeli var, büyüyeceğiz. Büyürken büyümenin getirdiği faydayı bu tip süreçlerle yüzde 100 sağlama hedefindeyiz.”