Perakende ve lojistik alanındaki eğilimler konuşuldu
“Perakende ve Lojistik” başlıklı BThaber Platform Etkinliği, İstanbul’da çözüm sağlayıcılarla iki sektörün kurum ve şirketlerini biraraya getirdi. Bu yıl ki “BThaber Platform” etkinlikleri zincirinin dördüncü halkası olan “Perakende ve Lojistik”başlıklı BThaber Platform, Mobisis ve Motorola’nın sponsorluğunda 10 Mayıs tarihinde İTÜ Süleyman Demirel Kültür Merkezi’nde gerçekleştirildi. “Perakende ve lojistik sektöründe bilişim teknolojileri kullanımındaki son eğilimlerin konuşulduğu ve iki sektörden kurum ve şirketleri biraraya getiren etkinlikte farklı başarı hikayeleri de katılımcılarla paylaşıldı. Açılışını İnterpromedya İçerik Merkezi Müdürü Nuray Şuman’ın yaptığı etkinlik, öğle öncesi iki başarı hikayesini gündeme taşırken öğleden sonra da “BThaber Konuşturuyor, Pazar Tartışıyor” kısmında “Perakende ve Lojistik Sektöründe Güncel Bilişim Yatırımları” başlıklı moderatörlüğünü BThaber Genel Yayın Yönetmeni Fatih Sarı ve BThaber Editörü Yeşim Çinioğlu Cerit’in yaptığı panele ev sahipliği yaptı.
Bütünleşik planlama ve çevik tedarik zinciri
Platformun ilk konuk konuşmacısı ise Accenture Hızlı Tüketim ve Perakende Sektörleri Tedarik Zinciri Servis Yöneticisi Giorgio Torresani idi. Perakende tedarik zincirinde yeni eğilimler üstüne bilgi veren Torresani, tedarik zinciri önem kazanırken müşterinin artık farklılaşma istediğine dikkat çekti. Torresani, önümüzdeki dönemde segmentasyonun daha da artacağını öngörürken, şunları söyledi: “Segmentasyonu güçlü analitik çalışmalarla bir araya getirmek gerekiyor. Analitik burada kilit konumda. Analitikle farklı senaryo analizleri yapılabiliyor. İşin hız kısmı da çok kritik. Hız tarafında bütünleşik planlama ve çevik tedarik zinciri kavramları öne çıkıyor. Veriyi doğru yakalamak ve veriyi stratejiye en doğru şekilde dönüştürebilmek çok kritik.”
“Fark yaratmak için mobilite artık bir zorunluluk”
Torresani’den sonra söz alan Motorola Türkiye Satış Müdürü Tarık Ertuğrul, konuşmasında perakende ve lojistikte mobilitenin yerine dair tespitlerde bulundu. Ekonomilerde ve ticarette fiziksel sınırların ortadan kalktığına dikkat çeken Ertuğrul rekabet artarken maliyetlerin de düşürülmeye çalışıldığını, kurumsal mobilitenin de tam bu noktada işin içine girdiğini dile getirdi. Ertuğrul, şöyle konuştu: “Fark yaratmak için artık mobilite bir zorunluluk. Mobil iş gücü artıyor. Her zaman ve sürekli stok eğilimi var. Diğer yandan perakende de ciddi kuyruklar oluyor. Stoklarda ürün olmaması sorun yaratıyor. Bu eğilimlere ve sorunlara yönelik Motorola olarak kurumsal mobilite çözümleri sunuyoruz. Mobilite; müşteriye daha fazla temas edebilmek, müşteri tatminini artırmak ve alışveriş miktarını yukarı çekmek için kullanılmalı diyoruz.”
Perakende ve lojistikte iş süreçleri ve yeni teknolojiler tartışıldı
BThaber Platform’un öğleden sonraki bölümünde: perakende ve lojistik sektörünün önde gelen şirketlerin ve bu alanda ürün ve hizmet sağlayan çözüm ortaklarından temsilcilerin katılımıyla gerçekleşen ‘Perakende ve lojistik sektöründe güncel bilişim yatırımları’ başlıklı panel gerçekleşti. Moderasyonunu BThaber Genel Yayın Yönetmeni Fatih Sarı ve BThaber Editörü Yeşim Çinioğlu Cerit’in yaptığı panelin katılımcıları ise; Zebra Technologies Ülke Müdürü Can Tolu, Migros Tedarik Zinciri Çözümleri Planlama Müdürü Ethem Kamanlı, Uyum Marketleri IT Direktörü Hakan Bildik, Teknosa Genel Müdür Yardımcısı Önder Kaplancık ve Horoz Lojistik Bilgi sistemleri Direktörü Uğur Duman oldu.
Perakende sektöründeki temel iş süreçleri ve sektörün bilişime en çok gereksinim duyduğu iş süreçlerine ilişkin sorunun yöneltildiği Hakan Bildik, perakende zincirlerinde iş süreçlerinin rekabet nedeniyle otomasyona çok bağlı olduğunu, bu sebeple şirket olarak son 3 yıldır bu alana ciddi yatırım yaptıklarını söyledi. Bu süreçler arasında en önemlisinin stok yönetimi olduğunu belirten Bildik, inşa edilecek yapının sağlam olması için, stok yönetiminin doğru çalışmasının şart olduğunu vurguladı. Akıllı perakendecilik hakkındaki görüşlerini açıklayan Ethem Kamanlı akıllı teknolojilerin tek başına yeterli olmadığını, bu teknolojilerin akıllıca uygulanması da gerektiğini söyledi ve “Biz bu konudaki doğru planlama sayesinde 10 sene önce olduğumuz yerden çok farklı bir noktadayız” dedi.
Kamanlı ayrıca perakende sektöründe otomatikleştirmenin önemli olduğunu ama arkasında mutlaka insan faktörünün bulunması gerektiğini söyledi. Geniş perakende zincirinin yönetimi ve her bir mağazanın merkezi yönetimi konularında şirketin bilişim teknolojilerinden nasıl yararlandığını anlatan Teknosa Genel Müdür Yardımcısı Önder Kaplancık, özellikle satış sonrası destek konusunda farklılık getirdiklerini vurguladı. Kaplancık: “Geçtiğimiz dönemde süreçlerimizin başarımını daha üst seviyeye çıkartmak için öncelikle stok yönetimini, ardından da müşteri hizmetleri konusunu ele aldık. Bu anlamda yaptığımız yatırımların temelinde tabii ki teknoloji vardı. Şu anda garanti, iade gibi satış sonrası destek konusunda çok farklı bir noktadayız” dedi.
Etkin ve verimli bir tedarik zinciri yönetimi oluşturmak konusuna değinen Ethem Kamanlı: “Önceleri depolama, nakliye, lojistik ile başlayan bu işleyişin ‘tedarik zinciri’ olarak anılabilmesinin altında yatan en önemli şey bilgi teknolojileri. Tedarik zincirinin yetenekleri ve çevikliği bilgi teknolojileriyle paralel. Yönetim sürecinin iyileştirilmesi için bütünleşik bir tedarik zinciri oluşturulması gelecekte çok önemli olacak” dedi. Dünyada ve perakende sektörünün genelinde RFID ve barkod teknolojilerinin kullanımını değerlendirmek üzere söz alan Zebra Technologies Ülke Müdürü Can Tolu, eskiden stok sayımı için bir işletmenin 3-4 gün kapalı kaldığını, barkod sistemi ile bu sürenin kısaldığını ve RFID sayesinde mağaza içi zaman kayıplarının çok azalacağını belirtti. Tolu, maliyet ve sürat konularında büyük avantaj sağlayacak RFID’nin asıl yükselişinin
2013 yılında olacağını ve
bu yıldan sonra hızla barkodun yerini alacağını da sözlerine ekledi. Araç takip sistemlerinin son dönemdeki gelişimi ve farklılaşmasının lojistik şirketlerin operasyonlarına yansımaları konusuna gelindiğinde Horoz Lojistik Bilgi sistemleri Direktörü Uğur Duman cep telefonlarına kadar giren araç takip sistemlerinin kendi ihtiyaçlarını rahatlıkla gördüğünü, maliyetin ise bu işe özel el terminallerinin ‘onda biri’ olduğunu söyleyerek burada karşılaştıkları tek sorunun yaşı büyük olan şoförlerin ekranı okuyamaması olduğunu belirtti. Hakan Bildik ise araç takip sistemlerinin kendileri için en büyük öneminin güvenlik olduğunu belirtti ve henüz sistemlerin yeterince hassas olmadığına değindi.
Platformun sonunda kürsüye çıkan İstanbul Üniversitesi Endüstri Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Yrd.Doç.Dr. Alp Üstündağ ise Lojistik Yönetiminde RFID’nin Geleceği adlı sunumunu gerçekleştirdi. IDTechEx 2009 raporuna göre RFID pazarının 5,56 milyar dolar olduğunu ve bunun 2,57 milyar dolarını RFID kartların oluşturduğunu belirten Üstündağ, perakende sektöründe kutularda ve paletlerdeki RFID etiketi sayısının 225 milyona ulaştığını kaydetti. Üstündağ’ın verdiği rakamlara göre 350 milyon RFID etiketinin transit geçiş
gibi işlemlerde bilet formatında, 105 milyon etiketin ise hayvan takibi gibi konularda kullanılıyor. 2009 yılı verilerine göre dünyadaki toplam RFID etiket kullanımı 2,35 milyar
olarak belirtiliyor.
Motorola sunumundan sonra sıra başarı öykülerine geldi. Günün ilk başarı öyküsü sunumunu Mobisis ve DHL gerçekleştirdi. Sunumu yapan DHL Bilgi Teknolojileri Direktörü Hakan Uçar, önce DHL hakkında kısaca bilgi verdi. Küreselde 500 binden fazla personeli ve 450 kendi uçağı ile hizmet verdiklerini anlatan Uçar, iş süreçlerinde mobil el terminalleriyle çalıştıklarını belirtti. Bu terminalleri sahada ilk kullanan şirketlerden biri olduklarını kaydeden Uçar, sözlerini şöyle sürdürdü: “Dünya genelinde geçen yıl Motorola el terminalleri standart olarak belirlendi. Kullandığımız el terminalleri düşmeye dayanıklı, pil süresi uzun sağlam cihazlar. Ürünlerin tedariğinde hiçbir sorun yaşamadık. Hayata geçiriliş süresi oldukça kısaydı. Ürünlerde en ufak bir arıza ve tamir durumunu şimdiye kadar yaşamadık. Ürünlerin ergonomik dizaynı da kullanımı çok kolaylaştırıyor. Pil süreleri de çok tatmin edici.”
Öğle arasından önce son sunumu LA Yazılım ve Tempo Lojistik gerçekleştirdi. LA Yazılım İş Geliştirme Direktörü Çağdaş Yıldız, şirketleri hakkında bilgi verirken LA’nın 7 senedir pazarda olduğunu ve önde gelen lojistik şirketlerinin birçoğunun referansları arasında yer aldığını söyledi. LA’in rota planlaması çözümleri sunan Descartes, depo yönetimi yazılımı sunan Mantis ve tedarik zinciri planlaması çözümü sunan Syncron’un çözümlerini Türkiye’ye getirdiğini kaydeden Yıldız, Tempo Lojistik ile yaklaşık 1,5 yıldır çalıştıklarını dile getirdi. Tempo Lojistik İş Geliştirme Direktörü Ali Örnek ise yaptığı konuşmada perakende lojistiğinin çok büyüdüğüne dikkat çekerken LA ile gerçekleştirdikleri proje sonucunda tüm operasyonlarında yüzde 30’lara varan verimlilik artışı yaşadıklarını açıkladı. Örnek, “Depo içi operasyonlarda, planlamada, konsolidasyonda ve daha birçok noktada LA projesiyle beraber büyük faydalar elde ettik” dedi.