Potansiyeli değerlendirme zamanı
Türkiye pazarına yönelik ilginizin sebepleri neler?
16 yıllık bir firmayız. İnternetin Avrupa kıtası boyunca gelişimi bizim de yayılmamızı sağladı. Temelde fiber sağlayıcıların, büyük yatırımlar yapan şirketlerin hepsinin veri merkezi kurmadığı gerçeğinden yıla çıktık. Bugünse çok yüksek seviyede bağlantılı veri merkezleri var. Avrupa’da içeriği olan insanların buluşma noktası olan internet değişim noktaları (Internet Exchange Point – IXP ) var. Bu, Türkiye’de olmayan bir konsept. Ama bunlar Avrupa’da internetin büyümesi ve bizim gelişimimizde pay sahibi. Bu, veri merkezleri arasında ‘bağlantılı olma’ ihtiyacını artırdı. Konumlanmamızın temelinde bu var. Kapsamlı ağ alternatifleri ile müşteri ihtiyaçlarına uygun sunum yapabiliyoruz. Bu yolda, hele de söz konusu pazarda konuma ve bilgiye sahip değilsek satın almalar yaptık. Türkiye bunun örneği.
Ne gibi satın almalar gündemde oldu?
Dublin’de küçük bir veri merkezimiz var. Potansiyeli değerlendirmek için yerel şirketi satın almak fırsat. Dublin, özellikle ABD’li şirketler için bir merkez. Önde gelen büyük ABD ve Avrupa internet markalarının merkezleri Dublin’de. Çünkü Atlantik Okyanus’undan Dublin’e gelen çok fazla fiber var. Pazara önemli yatırımlar yapıyoruz. İsveç, Frankfurt, Amsterdam, Londra gibi noktalarda yatırımlarımız ve satın almalarımız sürüyor. Ama son 4-5 yıldır, çok ilginç sayısal ekonomilerin gelişimini görüyoruz. Yeni stratejik uluslararası noktalar ortaya çıkıyor. Bu nedenle örneğin Helsinki’de bir satın alma yaptık.
Neden?
Çünkü sunucularını, veri merkezlerini Rusya’da tutmak istemeyen Rusya’dan çok müşteri var. Helsinki’de bu gerekçe ile birkaç veri merkezini satın alınca, Rusya pazarındaki talebi karşılayabilir hale geldik. Avrupa Birliği’nin (AB) kapsamında son fiber noktası Bulgaristan’da ve Polonya’da da satın alma yaptık. Çünkü organik büyüme ile bir pazarda konumlanıp ilerlemek kolay değil. Ama bunu yapmak da birkaç yıl ve büyük bir yatırım demek. Pazar gücü olan şirketleri satın almak, müşteri tabanı ve yerel uzmanlık sunuyor.
Peki ya Türkiye?
En hızlı büyüyen ilk 10 internet noktasına baktığımızda Rusya ilk sırada, ama en gelecek vaat eden ülke de Türkiye ve bölgede bir merkez olan, ağ trafiği açısından önem taşıyan İstanbul. Batılı ekonomilerin 20 yıl önceki haline bakınca Türkiye’nin bir ağ merkezi olma potansiyeli konusunda fikir sahibi olabilirsiniz. Rekabetin gelişmesi, sektörün büyümesi demek. Rekabet her ülkede her sektörde gelişim adına fırsat. Sayısal bir ekonominin büyümesi için gerekenler Türkiye’de var ve biz de bu potansiyeli gördük.
Ne gibi potansiyeller söz konusu?
Birçok uluslararası şirketimizin burada barındırılmadığını biliyoruz. Önde gelen birçok büyük internet markasına hizmet sunuyoruz. Bunları pazara getirmek için de SadeceHosting hamlemiz önemli bir adım. Çünkü onlar için de Türkiye önemli bir pazar. Hem de bazı eksiklere rağmen.
Eksikler neler?
Örneğin fiber bağlantı yoğunluğu yüksek değil. Sektörde rekabet sınırlı. Ama mobil kullanımı ve yaygınlık gelişiyor. İnsanlar 3G kullanıyor. 4G için beklentiler oluşuyor. İngiltere ve Almanya’nın ardından, internet başında en çok vakit geçirenler Türkler. Bağlantısız kalamaz hale geldik. İnsanların uyumuna ek olarak, ekonomi de buna hazır. Uluslararası internet trafiği İstanbul merkezli olarak Türkiye’de hızlı büyüme sergiliyor. Stratejik konum, potansiyel, uluslararası şirketlerin beklentileri ön planda.
Avrupalı şirketler neler bekliyor?
Avrupalı bir şirketiz ve birçok müşterimiz diğer bölgelere açılmamız konusunda bizi motive eder. Türkiye bu ülkelerden biri. Türkiye konumu ile diğer bölgelere erişim adına bir köprü. Önceliğimiz ise müşterilerimizin beklentilerine nasıl yanıt vereceğimiz. Müşterilerimiz içeriklerinin son kullanıcıya daha yakın olmasını istiyor. Burada maliyet hassasiyeti önem kazanıyor. Avrupa’daki herhangi bir nokta yerine, bulut yapılarını İstanbul’da konumlandırma fırsatı bulabilirlerse, o zaman herkes kazanır. Verinin ulaştırılmasının maliyeti azalır, hızı artar, insanların kullanım alışkanlıkları gelişir.
SadeceHosting satın alma kararı nasıl doğdu?
Türkiye’de veri merkezi pazarı oldukça olgun. Ama arada bir boşluk da var. Yani bir avuç küçük veri merkezi, birkaç tane büyük merkez var. Ama içeriğin önemli bir bölümü uluslararası ağ yapılarına itiliyor. SadeceHosting ise etkili ve veri merkezi olarak sunduğu bazı özellikler önemli. Ofis binalarında büyük bir yapı var ve büyümeye müsait. Türkiye’de güçlü bir müşteri portföyü var ve girişimci fikir sahibi ekip barındırıyor. Çok hızlılar, ihtiyaçları hızla görüyorlar. Biz ölçek olarak çok büyüğüz. Bu nedenle girişimciliği onlar gibi yapamıyoruz. Bizim yapabileceğimiz ise gelip işlerini büyütmelerine destek olmak. Bu yolda sermaye aktardık. Veri merkezlerini daha da geliştireceğiz. Sonbaharda Flat Ofis binasında yeni bir katı devreye alacağız. Bu, işlerin büyümesini sağlayacak. Veri merkezi isteyen şirketlerle bağlantılar kuracağız. Onların barındırma işini büyütmesini sağlayacağız. Veri merkezi tarafına bu amaçla yatırım amaçlı daha çok nakit aktaracağız.
Türkiye’nin diğer şehirlerinde de veri merkezi açmayı planlıyor musunuz?
Asla ‘asla’ dememek gerek. Talebe, müşterilerimizin bizi başka nerelerde görmek istediğiyle alakalı bu. Ama şu an İstanbul en çekici ve merkez pazar.
Türkiye pazarı odaklı 2014 yılı planlarınız neler?
İstanbul’da Flat Ofis’te veri merkezi büyüyecek. SadeceHosting yerelde bilinen marka. Ama uluslararası müşteriler de Telecity’i biliyor. Bu nedenle iki ismi birarada kullanmak önceliğimiz. En azından belli bir süre. Uluslararası müşterilerimizi bu pazara çekmek, pazardaki veri merkezi talebini anlamak bizim için önemli. Talebi gördüğümüz tüm pazarlara yatırım yaptık. Potansiyeline inandığımız Türkiye’nin farklı olmasını beklemiyoruz.
Uluslararası müşterileriniz bu yatırımınızı nasıl karşıladı?
Çok heyecanlılar ve uluslararası ziyaretler şimdiden başladı. Gelip SadeceHosting yapısını görüyorlar. Sonuçta barındırma hizmeti aldığınızda verilerinizin nerede saklandığını görmek isterseniz. Bu, konu BT olunca demode bir bakış açısı diyebilirsiniz, ama haklı yönleri de var.
Türkiye pazarında bulut ilgisini nasıl değerlendiriyorsunuz?
Bulut talebinin ABD ve Avrupa’daki gibi Türkiye’de de büyümemesi için sebep yok. Bu konuda irili ufaklı adımlar atılıyor. Müşterilerimiz fark etti ki sanallaştırma teknolojileri, kurumsal BT yapısında giderek artan öneme sahip. Veri merkezinde dış kaynak kullanımı ilgisi artıyor. Bu kapsamda çok fazla bulut kullanımı görüyoruz. Kurumsal açıdan avantajları giderek daha net anlaşılıyor. Bulut kendi ekonomisini yaratıyor. Bizim Cloud-IX platformumuz da bulut yapısında ticari değer yaratmak adına önem taşıyor.