PROAKTİF OLMANIN ÖNEMİ ANLAŞILIYOR
Dijital dönüşümün tüm dünyada ve her alanda yaygınlaşmasıyla birlikte, kurumların elindeki veri miktarları da büyük bir hızla artmaya başladı. Kurumlar, iş süreçlerinde üretilen veriyi sadece belirli bir süreç içinde kullanmak yerine, bu verilerden yapılan analizler sayesinde müşterilerine daha kaliteli hizmet sağlamak için kullanıyor. Bu durum yeni gelir modelleri de yaratılabiliyor. “Özellikle iş zekası alanına yatırım yapan firmaların rekabette öne geçtiklerini görebiliyoruz. Birçok firma ise sahip oldukları veriler üzerinden yeni ürün ve hizmetler geliştirebiliyor” vurgusunu yapan İnnova Ticari Genel Müdür Yardımcısı Mesut Tokgöz, şu eklemeyi yapmadan geçmedi: “Dijitalleşme çağında verinin ne denli önemli olduğunu anlatabilmek için ünlü ekonomist Hal Varian’ın sözüne atıf yapılır: “Google çok iyi bir modele değil, sadece çok veriye sahiptir.” Bu cümleye; “Günümüzde sektörde lider firmalar sadece en çok veriye sahip olanlar değil, bu verileri doğru analiz ederek doğru çıktılar elde edebilen firmalardır” eklemesini yapabiliriz.”
Gelişen teknolojiler ile birlikte çok büyük miktarda verinin bir araya getirilmesi ve bu veriler üzerinde çalışacak algoritmaların geliştirilmesi mümkün hale geldi. Gerçek zamanlı veriler üzerinde yapılabilen analizler sayesinde artık işletmeler piyasadaki davranışları ve trendleri anlık olarak takip edebilme imkanına kavuştu. Strateji ekipleri eskiden çok kısıtlı veriler ile analizler yapabilirken, günümüzde şirketin sahip olduğu tüm veriler üzerinden analizler yapılabiliyor. “Bu noktada öngörüsel analitik, yapay zeka algoritmaları yardımı ile strateji ekiplerinin yardımına koşuyor. Öngörüsel analitik uygulamaları ile kurumlar müşteri davranışlarının hızlı bir şekilde analizini yapabiliyor ve bu analizler üzerinden tahmin ve öngörüler üretiyor” bilgisini veren Mesut Tokgöz’e göre, bu sayede müşteri trendlerinin net bir şekilde görülmesi sağlanırken, kurumun izleyeceği en doğru rotanın belirlenmesine katkıda bulunuyor. Kurumlar da bu kazanımlar ile doğru stratejiler belirleyerek, iş performanslarını artırabiliyor.
Mesut Tokgöz, Türkiye için henüz yeni bir alan olmasına rağmen, sektörlerinin lideri firmaların, tüm kurum süreçlerine katma değer yaratmak ve doğru tahminler yapmak için öngörüsel analitik yaklaşımını birkaç yıldır kullandığını belirtti. Özellikle küresel pazarda hizmet veren şirketler, veri analitiği konusuna çok fazla yatırım yapıyor. “Ülkemizde de birçok alanda sektör liderleri bu alana yatırımlar yapmakta” bilgisini veren Mesut Tokgöz, şöyle devam etti:
“Özellikle perakende sektöründeki firmalar, müşterilerin geçmiş davranışlarını analiz ederek, gelecek dönemde hangi ürünlere daha fazla ihtiyaç olacağını öngörüsel analitik ile tespit etmeye ve buna göre müşterilerine teklif sunmayı amaçlıyor. Bu alanda birçok projeye imza atıyoruz. Bunlardan birisi olan ve Türk Telekom’da kullanılmaya başlayan öngörücü bakım uygulaması sayesinde Türk Telekom’un sahip olduğu network ve BT ekipmanlarında oluşan bilgiler anlık toplanıyor, ilgili cihaz ya da network hattında bir sorun oluşmaya başladığı anda alarm üretilerek, sorun daha oluşmadan önüne geçilmesi sağlanıyor.”