“Projemiz Türkiye’ye ilham veriyor”
İGA Bilgi İşlem Altyapı ve Güvenlik Grup Müdürü Emrah Bayarçelik
“Üçüncü havaalanı inşasına baktığınız zaman, 41 tane projeden bahsediyoruz. Bunların çoğunun ihalesi tamamlanmış, sahada operasyona başlanmış durumda. Birçoğunda da yüzde 50-60 seviyelerine gelmiş durumdayız. Bir proje yapıyor ve bu projeden verim almak istiyorsan, geçmişini iyi analiz etmen lazım. İGA olarak projemize bu doğrultuda başladık. Süreç yönetimi ve otomasyon sistemini belirledik. Dünyanın en büyük havalimanı projesinde kağıt kullanmıyoruz. Sahaya gittiğinizde kağıtlara bakan mühendis göremezsiniz. Mühendislerin her birinde iPad var ve 24 saat çalışılır. Üretilen bütün veriyi sisteme koyuyoruz. Hindistan’daki, İngiltere’deki, Hollanda’daki dizayn ekipleri verileri oradan alır, çalışırlar ve tekrar oraya yüklerler. Oradan tekrar alır, son kontrolleri yaparız, tamamsa iş sahaya yansır. Aksi takdirde başlamaz. Kim, nasıl, ne zaman, ne sürede bu verileri işlemiş, bunları görerek performans analizi yapıyoruz. Bunların hepsini analiz edebilecek bir yapımız, sistematiğimiz var. Herkes mobil bu yapı içerisinde. Ayrıca bütün araçlar da takip altında. Böylece kaza oranlarında ciddi düşüşler yaşandı. Gerçekleştirdiğimiz projeler ile aynı zamanda örnek de oluşturuyoruz.
Diğer taraftan, dünyanın ilk güçlü sertifikalı veri merkezi binasını yaptık. Bu binayı biz yapmadık, bu konuda uzman olan inşaat firmalarına yaptırdık. Çünkü aldığımız sertifika için, kullanılan beton bile büyük önem arz ediyor. Havaalanı kapsamında yapılan tüm binaları birer BT projesi olarak değerlendiriyoruz. Örneğin; check-in işlemlerinin çok az zaman alacağı bir yapı kurgulamalısınız ki gelen yolcular mağazaları gezmeye ve alışveriş yapmaya zaman ayırabilsin. Dolayısıyla analitik süreçleri, büyük veriyi, IoT’yi mutlaka her projenizde kullanmak zorundasınız. Biz bunların hepsini yapmaya çalışıyoruz.
Fiziksel güvenlik kapsamında ise 9 bin adedin üzerinde kamera sistemde yer alıyor. Aynı zamanda bu kameralar üzerinden yolcu davranışları analiz edilebilecek. Dünyada ilk defa uygulanacak olan bir sınır güvenliği projesini gerçekleştiriyoruz. 25 kilometrelik çitimiz tamamen akıllı bir yapıda olacak. Daha önce yapılan projelerde her 400 metrede bir askeri kule yer alıyordu ve maalesef bunların çoğu da boş kalıyordu. Biz bunu tamamen ortadan kaldırıyoruz. Termal kameraların olduğu, fiber üzerinden yayın yapılan tamamen akıllı bir sisteme geçiyoruz. En önem verdiğimiz konu ise bir siber güvenlik projesi. Ben özel olarak bu proje ile ilgileniyorum. Yurtiçinde ve yurtdışında birçok yere gittim ve oralardan da esinlenerek yapılabileceklerin en iyisini yapmaya çalışıyorum.
Havaalanı projesinden sadece bir inşaat projesi olarak bahsetmiyoruz. Havaalanı işletmesi de olarak havayolu şirketleri, Emniyet gibi ilgili kamu kurumları, satış mağazaları, yolcular gibi tüm paydaşların hızlı hizmet alabilecekleri rahat, konforlu ve güvenli ortam hazırlıyoruz. Bunun Türkiye’ye ilham verecek bir proje olmasını istiyoruz. Birçok ülkeye de bu know-how’ımızı aktarıyoruz.”