Ricoh Türkiye, geleceğin işyerlerini güçlendiriyor
İşyeri tasarımının hayati bir rol oynadığı uzaktan çalışma döneminde, Ricoh Türkiye, global temsilcileriyle birlikte teknolojinin gücünü kullanarak sağladığı fırsatlar sayesinde, “İş Yerinde Değişime Liderlik Edin” manifestosunu sahiplendi. Hem sahada hem de uzaktan çalışma sürecinde, teknolojinin rolüne ilişkin, uzun vadeli hibrit çalışma stratejisinin bir parçası olarak, kurumların daha akıllı çalışma uygulamalarına sahip olmaları konusunda onlara yardımcı oluyor. İş süreci yönetimi, siber güvenlik, grafik iletişim, bulut ve altyapı çözümleri, baskı teknolojisi ürünleri hizmetlerinin yanı sıra, dijital deneyim ve dijital çalışma alanı etkinleştirmede, geniş bir çözüm yelpazesi sunarak, müşterilerinin hibrit iş gücüne katkıda bulunuyor.
Ricoh Türkiye’nin, şirketlerin gerek duyacağı teknoloji ve bilgiye sorunsuz bir biçimde nasıl ulaştıklarını, “Geleceğin işyerlerini güçlendirmek adına” nasıl bir ekip ahlakına ve altyapıya sahip olduklarını Ricoh Türkiye Pazarlama Müdürü Erdem Başoğlu ve Dijital Hizmetler Direktörü İlker Akdoğan düzenlenen basın toplantısında katılımcılarla paylaştı. Ricoh Türkiye CEO’su Selda Arpacı’nın da katılımı ile iş yerinde dijital dönüşüm ele alındı.
Ricoh Europe, Opinium Araştırma tarafından, İngiltere, İrlanda, Fransa, Almanya, İtalya, Hollanda ve İspanya’da 3.000 ofis çalışanıyla anket çalışması yaptırdı. Buna göre, işverenin iş yükleri ile ofis rezervasyon sistemlerinin eksikliği ve yetersiz iş akışı teknolojisi sayesinde, personelin deneyim kazanması sekteye uğradı. Çoğu Avrupalı çalışanın, ofislerde dijitalleşme sürecinin, verimlerini arttırdığı gözlendi. Raporda, çalışanların %49’unun bu idari yükün, üretkenliklerinin önüne geçtiği söylenirken, %42’sinin kullanmaları hedeflenen teknoloji platformlarının adedi ve çeşitliliği konusunda kafalarının hala karışık olduğunu ve bu durumun iş yüklerini arttırdığını ilettiler. İşverenler, çalışanların her ne kadar ofise geri dönmelerini istese de bu geçişi kolaylaştıracak uygun zemini hazırlamak hayati önem taşıyordu. Ancak, Avrupalı ofis çalışanlarının %54’ü, masa ve oda rezervasyon sistemlerine yapılan yatırımda değişiklik olmadığını iletirken, birçok işletme ofiste ayak izini küçültmek istediğinden, personelin çalışması için ofiste yeterli alanı sağlayamayacağından endişe duyuyordu. Bu, doğal olarak kötü bir deneyime yol açacağı için işyerine geri dönmek için caydırıcı bir sebep oldu.
Hibrit çalışmaya yetersiz yatırım, Avrupalı çalışanlar için ofise başarılı bir şekilde geri dönüşü tehdit ediyor. Yine Opinium tarafından Ricoh Europe için yürütülen araştırmada, Avrupalı çalışanların %19’u, iş yerlerinin hibrit bir çalışma politikasına sahip olduğunu söylüyor. Aynı zamanda, yetersiz teknoloji ve yetersiz işbirlikçi çalışma ortamları, daha uyumlu çalışma yöntemlerinin gerçekleştirilmesini engelliyor. Yalnızca %45’i hibrit çalışmaya yardımcı olmak için toplantı odası iletişim teknolojisinde bir artış görürken, %23’ü, ofislerindeki iş birliği alanı miktarının azaldığını söylüyor. Buna ek olarak, %32’si, IT ekipmanlarını almak için kilitli dolaplar gibi ekipmanlara güvenli erişimde bir artış olduğuna inanıyor. Bu, ofise dönmek isteyen çalışanlar için önemli bir anlaşmazlığa neden olabileceği gibi onları düzenli olarak orada bulunmaktan da caydırabilir.
Siber güvenlik ve veri korumasında daha fazla yatırıma ihtiyacımız var. Güvenliğe mümkün olduğunca fazla yatırım yapılması kilit nokta olacaktır. Uzaktan çalışma sürecinde mobil cihazların daha fazla kullanılması, özellikle hassas konular ve kişisel ayrıntılarla ilgilenen kamu sektörü kuruluşlarında çeşitli değişiklikler yarattı.