Rüzgar, potansiyeli ile devleşiyor
Bitmeyen korona günlerinden merhaba,
Şu dönemde internetin ne kadar önemli bir araç ve kaynak olduğunu bir kez daha anladık. Zaten rakamlar da bu gerçeği doğruluyor. Dünya üzerinde 4,5 milyardan fazla insan aktif internet kullanırken, sosyal medya kullanıcılarının sayısı da 3,8 milyarı aşmış. Dünyada mobil internet kullanımında günlük geçirilen sürelerde ise Türkiye 13’üncü sırada. Türk halkının telefonda geçirdiği süre günlük ortalama 4 saat. Listenin en başında 5 saat 11 dakika ile Filipinler var. En son sırada ise ironik ama 1 saat 32 dakika ile Japonya bulunuyor.
Girişimler, desteklerle buluşuyor. Türkiye ve globaldeki girişimlere yatırımlar yapan ve geniş bir melek yatırımcı ağı olan Angel Effect’ten yatırım alan 11Sight, gerçek zamanlı video arama teknolojisi üretiyor. Dördüncü yatırımını Angel Effect’ten alan 11Sight, Avrupa’da görüntülü görüşme konusunda bilinen bir marka olmayı hedefliyormuş. Yaratıcılık, sınır tanımıyor. Al sana bir örnek daha… İstanbul Bilgi Üniversitesi Genetik ve Biyomühendislik Bölümü ile Enerji Sistemleri Mühendisliği Bölümü ortak çalışması bitki gelişiminden sürdürülebilir elektrik enerjisi üretilebiliyor. Aynı proje, tarımda bitkiler büyürken elektrik enerjisi üretimine de imkan sağlıyormuş. Hatırlatmadan geçmeyeyim: Elektrik üretimi için özel alana, tesis veya üretim ünitesi kurulmasına gerek duyulmuyor. Projede tasarlanan sistem bitkiye ve doğaya zarar vermiyor. Sistem, bitkilerin büyüme ve ürün verme süreci devam ederken aynı zamanda elektrik enerjisi üretilebilmesine imkan sağlıyor. Bitki ürettiği şekerin bir kısmını doğrudan veya başka moleküllere dönüştürerek büyüme ve gelişmesi için kullanılırken, bir kısmını da kökleri aracılığıyla toprağa veriyormuş. Çalışmalarla ilgili haberler takibimizde olsun.
Türkiye, Avrupa’da kurulu rüzgar gücünde 7’nci, rüzgardan elde edilen TWh’ye göre dünyada ilk 10 arasında. Türkiye’nin doğal kaynağı olan rüzgar enerjisi son 10 yılda atılan adımlarla büyük gelişmeler göstermeye devam ediyor. Ülke Enerji Genel Müdürü Ali Aydın, önemli bir yerlilik oranına sahip olunan ve yapılan yatırımlar ve teknoloji alanındaki gelişmelerle birlikte önemli bir ivme kazanan ülkenin rüzgar enerjisine desteklerin artırılarak devam etmesi gerektiğini söylemiş. Rüzgar enerjisinin cari açığı kapatmada kritik rol oynayabileceğini de hatırdan çıkartmayalım. GE Yenilenebilir Enerji de Türkiye’de 53 MW üretim kapasiteli Kirazlı ve 32 MW üretim kapasiteli Meryem rüzgâr çiftliklerinin kurulum ve devreye alma süreçlerini tamamladığını duyurmuş. Bu iki rüzgâr santrali, Türkerler İnşaat ve RT Enerji tarafından bir yıl önce verilen kapsamlı siparişin de bir bölümü. Sipariş, Kirazlı, Meryem, Şile, Pamukova ve Mahmut Şevket karasal rüzgâr santralleri olmak üzere toplam 5 tesisi içeriyormuş. Bu tesislerde GE’nin 3 MW’lık karasal rüzgâr türbinlerinden 49 adet kullanılacak ve toplam 158 MW’lık enerji üretilecek. Böylece bölgeye 183 bin hanenin enerji ihtiyacını karşılayacak kapasitede yenilenebilir enerji sağlanacakmış.
Gurur veren bir haber de Sistem 9’dan gelsin… Sistem 9; Sultanlar Ligi’nde mücadele eden Yeşilyurt Kadın Voleybol Takımı’na ana sponsor olmuş ve takım ‘Sistem 9 Yeşilyurt Kadın Voleybol Takımı’ adını almış. Bu yıl 15’nci yaşını kutlayan bir teknoloji firması olduklarını vurgulayan Sistem 9 Yönetim Kurulu Başkanı Kaan Akın, Türkiye’nin ‘dijital signage alanında markası’ olduklarının altını çizmiş. Kaan Akın, bu sponsorlukla kadın voleybol takımının ellerinde bu sporu da geleceğe taşıma temennisini dile getirmiş.
Pandemi dönemi ve alınan önlemler ile konserlere, canlı müziğe hasretimiz pekişiyor. Sanatçıların maddi manevi sıkıntıları da cabası… Tam da bu noktada hayata geçen Musixen, dijital performans platformu ve müzisyen/mekan pazaryeri olarak konumlanıyor. Müzisyen ve sahne sanatçılarının canlı performanslarının izlenebileceği Musixen ile etkinlikler dijital ortama taşınırken sanatseverler de istedikleri yerde dijital olarak konser izleme keyfine kavuşuyor. Ayrıca müzik, sahne sanatları ve tiyatro gibi pek çok alanda performans sergileyen sanatçılar Musixen’e dahil olarak hem seslerini duyurabiliyor hem de canlı yayınlar üzerinden gelir elde edebiliyorlar. Yakında daha pek çok özelliğin devreye gireceğini belirten Musixen’in kurucusu Çağrı Bozay, Musixen ile yeni sanatçıları destekleyip ve seslerinin duyulmasını sağlarken, tüm dünyadaki yeni seslerin ve yeteneklerin keşfedilmesine aracılık ettiklerini belirtmiş.
Bu haftaya da nokta, bir kitapla gelsin… VakıfBank Kültür Yayınları’ndan çıkan “Kültür ve Anarşi”, yayımlanmasından 150 yıl sonra Türkçe’de ilk kez okurla buluşuyor. Kültür eleştirmeni Matthew Arnold kitapta, kültürün bir kusursuzluk arayışı olduğunu ve toplumsal düzene dayalı bir hayatın ise kültür vesilesiyle kazanılabileceğini söylüyor. Türkçe çevirisini Ferit Burak Aydar’ın yaptığı bu önemli çalışma, yayımlanmasının ardından bir buçuk asır sonra dilimize kazandırıldı madem, bize de okumak düşer.
Haftaya buluşalım,