Sabiha Gökçen Havalimanı Bilgi İşlem ve Otomasyon Direktörü İsmihan Baysal Anderson: 7×24 yaşayan bir operasyon yürütüyoruz
Pandemi öncesi 2019 a kadar rekorlar kırarak büyüyen bir havalimanıydık. 2019 da yaklaşık 36 milyon yolcu ağırladık. 2022 itibari ile hızlı bir şekilde pandemi öncesine dönüyoruz. 2022 yazında tamamlanacak metro ile Şehir Havalimanı markamızı kuvvetlendireceğiz. İkinci pist çalışmaları devam etmekte.
7/24, zaman ile yarışarak kamuya hizmet veriyoruz. Bu sebeple izlenebilirlik çok önemli. Bir uçağın uçması için çok fazla parti ( havayolları, yer hizmetleri, kamu birimleri vb.) bilgi paylaşarak birlikte çalışıyorlar. Tüm operasyonun durumunun anlık izlenebilmesi ve verinin gerçek zamanlı görüntülenebilmesi, proaktif olup sorunları önceden görebilmek adına çok önemli. BT olarak operasyonun sinir sistemini oluşturuyoruz. Havalimanın muhtelif lokasyonlarına yayılmış tüm ekosistemin birlikte ahenk içinde çalışması gerekiyor ve bu ekosistem yan yana masalarda çalışmıyor. Birkaç sene önce bir blockchain altyapısı oluşturduk. Burada bir uçuşa ait tüm bilgiler ve statüleri var. Her paydaş sorumlu olduğu bilgiyi bu alana yazmakta ve yine aynı ortamdan ihtiyaç duyduğu tüm bilgileri edinmektedir. Blockchain platformundaki bilgileri yolcularımızla da sms ile paylaşmaya başladık. Blockchain platformu her geçen gün yeni katılımlarla genişliyor.. Yolcuyu, güvenlik amaçlı da izliyoruz. Yalnız bırakılan bagajlar, kalabalıkların oluştuğu noktalar önemli. Pandemi sırasında donanım ve yazılım kullanarak özellikle kuyrukları izlemeye başladık. Kuyrukların belli seviyeleri aşması, işlem zamanlarının belli seviyelerin üstüne çıkması, yolcuların sosyal mesafeyi ihlal etmesi durumunda operasyonumuz sistemler tarafından uyarılmakta ve sorunlar büyümeden anında müdahele edilmektedir. Bagaj sistemlerimiz operasyonların plana uygun yürütülmesinde kritik öneme sahip. Sensorler ve analitik uygulamalar yardımı ile sürekli performansı ölçülmekte, izlenmekte ve yönlendirilmekte. Buraya kadar uçağın uçması, yolcuların uçağa bindirilmesi vb havacılık operasyonlarını örnekledik. Bir de müşteri, yolcu deneyimi var. Yolcumuzun Sabiha Gökçen Havalimanı’na geldiğinde, hatta daha gelmeden, evden başlayan, gideceği destinasyona kadar yaşadığı tüm deneyime dahil olmak, konforunu arttırmak istiyoruz. Bu yüzden web sitemizde ve uygulamamızda çok fazla çalışmamız var. Buralarda yolcularımızı rahatlatacak hizmetleri tanıtmaya çalışıyoruz. Web sitemiz ve uygulamamızı izleyerek topladığımız bilgilerle yolcu deneyimini iyileştirmeye çalışıyoruz. Ana faaliyet alanımız terminali işletmek. Terminal kapasitesi belli bir fiziksel alan ve kapasite kullanımını maksimize etmemiz gerekiyor. Bazı alanlar daha boş, bazı alanlar daha kalabalık oluyor. Tüm alanları sensörler, kameralar, yapay zeka yazılımları ile izliyoruz.Verileri kullanarak alan kullanmını optimize etmeye çalışıyoruz. BT altyapısı operasyonun sinir sistemini oluşturduğundan dolayı, bu altyapının da izlenmesi ayrıca kritik. Şu anda biribirinden farklı izleme sistemlerimiz var. Hedefimiz bunların hepsini tek bir şemsiye altına koyarak ve iş süreçlerimizle ilişkilendirerek aksaklıkları proaktif olarak önceden görmeye çalışmak. Bütün IT altyapısı sürekli konuşuyor, loglar oluşturuyor. Logları anlık izleyerek, korelasyon yaparak, iş süreçlerine etkilerini anlık olarak görebilmek istiyoruz. Back office’de kağıtsız ortama geçiş, süreçlerde robotların kullanılması tüm hızıyla devam etmekte. Bu süreçlerin kesintisiz çalışabilmesi içinde tüm uygulamaların sürekli izlenmesi gerekiyor.