Şeffaf yönetim tarzı iş zekâsından geçiyor
Kurumlar tarafından üretilen verilerin analiz edilmesi, bu verilerin kullanılarak yeni hizmetlerin ortaya çıkartılması ve karar verme süreçlerinin hızlanması kuruma, kurumlar arası iletişime ve bu işten faydalanacak vatandaşlara önemli faydalar sağlayacaktır. Kurum tarafından üretilen verilerin, kurumun işine yarayabilecek bir bilgiye dönüşmesi ise iş zekâsı çözümleri ile gerçekleşiyor. Kısacası iş zekâsı uygulamaları ile kurumlar doğru bilgiler ile daha hızlı karar verebildikleri için daha verimli bir yapıya kavuşuyorlar hem de vatandaşlara daha hızlı hizmet sunabiliyorlar. Günümüzde tüm operasyonları ve verilen hizmetleri, hizmet alanlarla ilişkilendirmek, raporlamak, analiz etmek, yetkili taraflarla paylaşmak, geleceğe ilişkin tahminlerde bulunmak iş zekâsı teknolojilerini kullanmayı zorunlu kılmaktadır. Konunun uzmanlarının verdiği bilgilere göre, bu şekilde üzerinde önemli yatırımlar yapılan e-devlet uygulamaları da vatandaşlar için daha önemli ve anlamlı bir hale gelmiş olacaktır.
Türkiye‘de birazda eskinin etkisi ile kamunun iş zekâsı konusunda en az olgun seviyesinde olduğuna dair genel bir inanış söz konusu. DSS ve BI Technology Eş Yöneticisi Muzaffer Yöntem, bu durumun tersi örneklerle de karşılaştıklarını belirtiyor. Vatandaşın bugün kamudan beklentisi yapmış olduğu talebin geri plandaki ihtiyaçlarının karmaşıklığından bağımsız çok hızlı geri dönüş yapılabilmesidir. Bu konudaki ilk başvuracaklarınızdan bir tanesi bilgiye dair konular için iş zekâsıdır. Bilginin kullanılmadığı anda değerinin yitirildiği ve her geçen gün inanılmaz oranda artan bir veri ortamında, ondan faydalanmak ve onu vatandaşın çıkarları adına aksiyona dökmek için kullanmak devletin vatandaşına en az refah bir ekonomi kadar borçlu olduğu bir konudur. İş zekâsının eldeki veriler ile onu yorumlayan kişiler arasındaki ortak bir dil olduğunu tekrar hatırladığımızda, bugün kamu kurumlarında en çok karşılaşılan aynı bilgiyi farklı şekilde yorumlama sorunlarının ortadan kalkması içinde iş zekâsından faydalanılması gerekmektedir. Çok basit bir örneği bugün bir sabıka kaydı için gittiğinizde eskiden günler süren beklemelerin yerini, bir dakika içinde alınan bir rapor almıştır, ya da web üzerinden sigorta numaranızla prim tarihçenize ulaşabiliyorsunuz. Bunu biraz daha öteye taşıdığımızda açılan hastane, üniversite, devlet organizmaları gibi kamusal birimlerin hepsinin siyasi sözler değil birtakım dokunabilir gerçeklere dayandırılması kaçınılmaz olmalıdır. Dolayısıyla kamunun iş zekâsından sağlayacağı başlı başına en büyük avantaj ise şeffaflaşan bir yönetim tarzını destekleyen yapının iş zekâsından geçtiğinin çok net anlaşılmasıdır. Diğer yandan bu tür projelerin genelde çıktıları üzerinde mutabakata varılırken, kurumun iç süreçlerinin kimi zaman yeni ele alınması, düzeltilmesi ya da olumlu, olumsuz farkındalıkların ortaya konması nedeniyle göründüğünden çok daha karmaşık ama başarılı tamamlandığında çok daha katma değerli projeler ortaya çıkarmaktadır. Bu yüzden en çok zorlanılan konuların başında projelerin sonunda elde edilecek değerlerin sayılaştırılmasıdır.
Bir gerçek var ki kamunun çalışma şeklinde ihale kanunu son derece önemli. İş zekâsı projelerinin kamudan bağımsız bir şekilde değerinin ve faydasının ilk aşamada anlaşılması detayları gereği zor olduğu bilinirken, kamudaki ihale yaklaşımı durumu daha da zorlaştırmaktadır. Teknoloji tedarikçilerinin yazılım ve teknoloji satışına fokus olup projelerin nasıl sonuçlandığına dair ilave yükümlülükler taşıması önemli olmaktadır. Yöntem, ihale kanununun bazı değişmesi ya da eklenmesi gereken kısımlarının haricinde, bu tür projeleri fazlandırmak ve mümkün olduğu kadar ilk fazlarının küçültülmesi görüşünü savunuyor. Böylelikle kurumun iş zekâsına vereceği tepki ölçülüp, ihtiyaçlar daha net ortaya konup, gerekli bilgi ve ekibin oluşturulduktan sonra büyük çerçevenin düşünülmesi sorun teşkil etmeyecek.
En düşük fiyatın en iyi projeyi ortaya çıkarmadığı da artık kamuda göz önüne alınmalıdır. İstatistikler başarısız sonuçlanan proje sayısının küçümsenmeyecek kadar fazla olduğunu gösteriyor. Kamunun en basit, en hızlı ve en performanslı iş zekâsı projelerini hayata geçirmesi için yeni nesil teknolojilerden faydalanması kaçınılmazdır. Bazı organizasyonların bu tür projelere geç girmesi dezavantaj gibi görünse de, yeni girenlerin yeni ve basit teknolojiler ile proje yapması da avantaj teşkil edecektir. Hepsinin ötesinde kamunun gerekli eğitimler konusunda proaktif davranması başlı başına önemli sonuçlar doğuracaktır.
İş zekâsının çerçevesinin yıllar içinde son derece büyüdüğü görülmekte. DSS ve BI Technology Eş Yöneticisi Muzaffer Yöntem, bu konuda görüşlerini şöyle açıkladı:
“Yıllar sonra çok net olarak söyleyebiliyoruz ki, iş zekâsının faydalarında ortak özellikler olmakla beraber kurumdan kuruma çok farklılık göstermektedir. Bu yüzden bu tür projeler genelde terzi misali kurumun kendi iç dengeleri çerçevesince ele alınarak hayata geçirilmelidir. Şahsen inandığım üzere, herhangi bir iş zekâsı projesinin hedefi ve getireceği kurumsal değer ortaya çok net olarak konulabildikten sonra başarının olmaması söz konusu değildir. Küresel arenada son yaşanan ekonomik dalgalanmanın kurumlarda öne çıkardığı gerçekler daha önceki yıllarda da mevcut olmakla beraber, bu derece hassas bir izleme olması zorunluluk değildi. Özellikle kamunun iş zekâsından beklentisini değerlendirirken, kurumların iş zekâsı konusundaki olgunluk seviyesi başlı başına önemli başarı kriteridir. Kamunun iş zekâsından beklenti ve faydasının bilgiye ulaşma şeklini basitleştirmek ve hızını artırmak olması gerektiğine inanıyorum. Bunu yaparken de özellikle bilgi tüketicilerinin geri plandaki karmaşık yapılardan bağımsız, mümkün olan en basit tekniklerle, daha da önemlisi aylar, haftalar süren değil, günler seviyesinde önlerine konan çıktılar iş zekâsından faydalanmaları gerektiğidir. Şemsiye terminoloji şeklinde kullanılan iş zekâsının; planlama, strateji yönetimi, temel iş zekası veya performans yönetimi gibi alt başlıklarda bahsetmiş olduğum kriterler çerçevesince farklı avantajları söz konusu olabilmektedir.”