Sektörün ihtiyaçları teknolojik gelişmelere ve eğilimlere yön veriyor
Bulut bilişim, sosyal medya, sanallaştırma, NFC. Ve daha birçok eğilim şimdi burada saymadığımız. Bunlar son birkaç yıldır teknoloji dünyasının gündemini ve geleceğe dair ajandasını oluşturuyor.
Enuygun.com Genel Müdürü Çağlar Erol’a göre, bu eğilimler genç müşteri kuşağını yakalamanın anahtarı olacak. Müşteriye ulaşmanın, onu tutmanın çok etkili yeni yöntemleri var ve bu konuda aktif davranan bankalar öne geçecek. İnternet, sosyal medya, her konuda olduğu gibi bankacılıkta da son kullanıcının karar süreçlerini ciddi şekilde belirleyecek. Mobil teknolojilerin gelişmesiyle her an çevrimdışı olan insanlar için seçim yapmak çok daha rahat olacak. Bugün artık kimse karşılaştırmadan bir ürün almıyor; aynı durum bankacılık ürünlerinde de geçerli olmaya başladı. Diğer taraftan yeni ödeme sistemleri de bankacılığın önünde bir fırsat ve tehdit olarak duruyor. ABD’deki bankalar, en büyük rakipleri olarak birbirlerini değil, PayPal’i görüyorlar. Değişen dünyada bu gelişmelere uyum sağlayamayan bugünün devlerinin küçüldüğüne, bu konuda hızlı davranan kimi ufak bankaların ise önümüzdeki yılların devleri olacağına tanık olacağız.
Glasshouse Türkiye Kıdemli Teknik Mühendisi Timur Poyraz, sektörün önümüzdeki 5 yıl içerisinde en büyük değişimi yeni bir teknoloji olan NFC destekli cihazlar ve bunların sunduğu kolaylıkları hazmetmekle geçireceği görüşünde. Bu anlamda fiziksel para ve kart taşımak gibi yüklerden kurtulmak bir yana, sektörün yumuşak karnı olan güvenlik açıklarının da tamamen ortadan kaybolmasının yolu açılmış olacak. Cep telefonu, içereceği yeni fonksiyonlarla yine hayatımızın vazgeçilmezi olarak baş tacı edilecek gibi duruyor ama bildiğimiz ve şu an kullandığımız şekliyle olmayacak bu. İnternet bankacılığı gelişerek sürecek ama bu mecraya ulaşım kanalı şekil değiştirerek tamamen mobil cihazlara yöneliyor olacak. Değişim, bilgi koruma ve saklama açısından bakıldığında, bulut bilişimin getirdiği olanak ve avantajlardan yararlanmayı da kaçınılmaz kılacak.
İnnova Genel Sektör ve Finans İş Geliştirme Grup Yöneticisi Bilgehan Baykal, tüm bu teknoloji eğilimleri her sektörü etkilediği gibi finans-bankacılık sektörünü de etkilediğini anlattı. Baykal, “Artık bankalar sosyal paylaşım sitelerinde nasıl yer alacakları konusunu daha öncelikli ele almaya başladılar. Aynı şekilde de operasyonel maliyetleri azaltmak amacıyla regülasyonların da izin verdiği bazı uygulamaları bulut üzerinden ya da SaaS olarak nasıl kullanabileceklerini daha farklı değerlendirmeye başladılar. Özellikle yüksek performans sağlayan “Appliance” bazlı çözümlerin tüm finans sektöründe giderek varlığını artıracağını düşünüyoruz. Appliance bazlı çözümlerde ilk etapta iş zekâsı, orta katman çözümleri, raporlama ve IK fonksiyonlarının koşturulmaya başlanacak” dedi.
Finans sektörünün ihtiyaçları, teknolojik gelişmelere yön vermeye devam ediyor. Tüm bu karmaşık hedefleri gerçekleştirirken kaynakları etkin kullanmak ve erişilebirliği kesintisizliğe dönüştürmek için bulut bilişim platformları kullanılmakta. Bunun sonucu maliyetlerin kontrol altına alınması ve hizmet kalitesinin artması. KoçSistem Finans Sektörü Müşteri İlişkileri Grup Yöneticisi Hatice Kartal, “Diğer yandan yeni pazarların, ürünlerin yaratılmasında ve müşteri sadakatinin sağlanmasında sosyal medya kullanımının artması bekleniyor. Yeni nesil bankacılık uygulamaları şube dışı kanalların kullanımını mümkün kılıyor. Bu kanallar arasında internet ve mobil bankacılık öne çıkıyor. Diğer bir konu bütün bu faaliyetlerin sonucu oluşan büyük verinin yönetilmesi. Büyüklüğü, çeşitliliği ve güvenliğinin sağlanması yanında nasıl kullanılacağı ve bu veriden nasıl bir değer yaratılacağı üzerine hem iş birimlerinde hem de BT’de çalışmalar devam ediyor. Önümüzdeki dönemde müşteriye sunulan yeni tekliflerin, kalitesinin ve geri dönüş oranının artması bekleniyor” dedi.
Teradata Ülke Müdürü Gamze Aydın, sektörü yeni teknolojiyi en hızlı hayata geçiren sektörlerin başında geldiği görüşündeyken, şunları söyledi: “Sosyal medya analizi, büyük veri çözümleri finans sektörünün gündeminde olan, iş yapış şekillerini dönüştürecek teknolojiler. Finans sektörü, geleneksel yaklaşımda transaction yani gerçekleşmiş işlemleri analiz ederken, yeni teknolojiler ile müşteri davranışlarını analiz etme ve buna göre aksiyon alma şansına da sahip olacak.”
BI Technology Genel Müdür Yardımcısı Müjde Işım, sektörün teknolojideki tüm yenilikleri yakından takip ettiği görüşünde. Amaç, bilgi sistemleri alanındaki yenilikleri kullanarak, müşteri ihtiyaçları doğrultusunda yeni ve rekabetçi ürün ve hizmetleri geliştirmek. Mobil bankacılık hizmetlerinin çeşitlenmesi, temassız banka kartları kullanımı, biyometrik çözümler, bulut ve sanallaştırma teknolojileri, sosyal medyanın yaygınlaşması, bankaların müşterilerine en yakın noktada, kolay ulaşılabilir ve güvenilir hizmet vermesini sağlayacak. Bunun yanı sıra bulut ve sanallaştırma ile teknoloji ve hizmetlerinin bir servis olarak satın alınması ve satılması finans sektörü BT organizasyon yapılarını ve iş yapış şekillerini değiştirecek.
Biznet Genel Müdür Yardımcısı Onur Arıkan’a göre, bankalar bulut bilişim konusuna ilk başta biraz tutucu yaklaşıyorlardı. Genelde tüm sistemlerini kendi veri merkezlerinde kendilerininin yönetmesini tercih ediyorlardı. Bu yaklaşımda da temel çekince güvenlik. Ancak özellikle iş sürekliliği ve felaket kurtarma merkezleri gibi yapılanmalarda dışkaynak kullanan bankalar ve finans kurumları hiç de az değil. Oluşan yüksek hacimli verinin uzun yıllar, örneğin en az 10 yıl saklanması gereksinimi büyük veri çözümlerinin kurumlar için önemli bir yaklaşım olacağının habercisi. Bu yüzden maliyet avantajını da dikkate alan bankalar yeni teknolojilere daha sıcak bakacaklar. Bankalar ve finans kurumlarının bir amacı da müşterilerine şubeye gelmeye gerek olmadan hizmet vermek. Yani şubesiz bankacılık. Bu da internet ve mobil çözümlerin cazibesini artırıyor. “Sektör için bilgi güvenliği olmazsa olmazların arasında. Bu sebepten, bulut bilişim çözümleri diğer sektörlerdeki kadar hızlı uyum sağlamadı ancak önümüzdeki 5 yıl içinde bulut bilişim teknolojilerinin finans sektöründe daha da kullanılır hale geleceğini düşünüyorum” diyen CMC Destek Departmanlardan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Tolga Başarır’a göre, sayısal pazarın Türkiye’de çok hızlı gelişmesi, genç nüfusun müşteri davranış alışkanlıklarının daha mobil platformlarda olması sosyal mecraların hayatımızdaki önemini artırmaktadır. Markaların sosyal mecralarda müşteri ile doğru ve samimi bir iletişime geçmesi ve şikayet, öneri ve isteklerini bu platformlardan da karşılayabilmesi önemli.
Mind2Biz Satış ve Pazarlama Müdürü Dilek Soylu’ya göre, sektörde teknolojik yapıların şekilde artması, yönetilmesi ve denetimi giderek zorlaşan yapılar olarak karşımıza çıkıyor. Kurumsal mimari en uygun yönetim stratejilerinden birisi. Temel olarak kurumların misyon, vizyon ve hedeflerine hizmet eden bilgi, teknoloji ve süreçleri, değişimleri ile birlikte yönetmeyi amaçlayan bir strateji. Değişimleri yönetme motivasyonu ile hem mevcut mimariyi, hem de ulaşılmak istenen mimari yapıyı ve bu dönüşümün detaylarını içeriyor. Kurumsal mimarinin temel faydaları; üst yönetimin beklentileri ile uyumlu bir kurumsal işleyişi güvence altına almak, iş kurallarının tüm kurum genelinde doğru olarak uygulanmasını sağlayacak standartlaşmış bilgi akışı ile uçtan uça bütünleşme sağlamak, kurumdaki her türlü değişimi yönetmek ve yürütmek, sistem ve uygulama geliştirme, modernizasyon ve kaynak kullanımı alanlarında en doğru konumlandırmayı sağlayarak pazara çıkış sürecini kısaltmak. Kurumsal mimari profesyonelleri teknoloji ve iş birim yöneticileriyle sürekli dirsek temasında olarak bir anlamda farklı disiplinler arasındaki köprü görevini yerine getiriyor. İş biriminin ihtiyacı ile yönetimin beklentilerini anlayarak, teknoloji ve uygulama uzmanlarının anlayacağı şekilde ifade edilmesini sağlayacak ortak bir dil geliştiriyor. Bu ortamda çok dikkat edilmesi gereken bir konu kullanıcı alışkanlıklarını dikkatli dinlemek ve mantıksal bir çerçevede hareket edilmesini sağlamak. Süreçlerin uçtan uca, tüm bileşenleri ile modellendiği bu tür yapılar kurum işleyişini görebilmek, işleyişe hakim olmak ve etki analizleri yaparak değişimi sağlıklı şekilde yönetebilmek açısından çok zengin olanaklar sunarlar.
VeriFone Güney Avrupa ve Rusya Bölgesi Pazarlama Direktörü Aslı Karabörklü’ye göre ödeme noktasının bir etkileşim noktası haline geldiği bir gerçek. POS terminalleri ödeme kabulünün yanı sıra, CRM, pazarlama, müşteri tutundurma, tanıtım, reklam gibi birçok alanın kesiştiği bir nokta haline geldi. Bu bağlamda finans sektörü ile reel sektör, özellikle perakendenin etkileşimi çok artacak. Karabörklü, “Ödeme perspektifinden bakarsak yukarıda da söylediğim gibi en çok yatırım mobilite ve NFC alanlarında olacak” şeklinde konuştu.
Mobil konusunda özellikle bankalar bir süredir çalışmalar yürütüyor. Sonuçta bankalar için müşteriye her zaman her yerde ulaşmak ve müşteri memnuniyetini en üst seviyeye çıkarmak en önemli amaç. Endersys Yönetim Kurulu Başkanı Barış Şimşek, “Bu nedenle mobil finans uygulamalarının yaygınlaşması gerekecektir” derken, “Bunun sonucunda tahminim uzun vadede ATM kullanımı azalacak. Bulut bilişim ile ilgili güvenlik ve gizlilik sorunları çözülürse veri merkezi yatırımlarının küçüleceğini, altyapıdan çok servise odaklanılacağını düşünüyorum. Sosyal medyanın hızlı yayılma eğilimi özellikle reklam ve müşteri ilişkileri yönetimi konusunda bankaların bu kanalları daha çok kullanması sonucunu doğuracak. Bu bakımdan sosyal medya reklamcılığının klasik reklam mecralarının alanlarını daraltacağı tahmin edilebilir” şeklinde konuştu.
Votech Bilişim Şirket Ortağı Volkan Erinçmen, önümüzdeki dönemde sektörün en büyük eğiliminin faaliyetlerini oldukça yaygın hale gelen sosyal medya ve mobil iletişim ağlarına taşınması olacağı görüşünde. Erinçmen, şöyle konuştu: “Ayrıca bankaların alternatif kanalları daha verimli kullanabilmeleri, müşterilerini daha iyi analiz ederek isabetli ürün ve satış stratejileri geliştirebilir olmaları başarılarını belirleyen en önemli faktör olacak. Ürün geliştirme ve sunma sürecini kısaltabilmek rekabette ön plana çıkabilmek anlamına gelecek. Bu da ancak ileri düzeyde bütünleştirme ve otomasyon sayesinde mümkün olabilecek. Bilişimde günümüzün moda eğilimlerinden olan bulut teknolojileri tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de pek uygulanabilir nitelikte değil. Bulut teknolojileri diğer sektörlerde kullanım açısından mantıklı olsa da ciddi bir güvenlik sorununu da beraberinde getiriyor. Dolayısıyla finans ve bankacılık sektöründeki her bir oyuncu birer teknolojik kale olarak yoluna devam edecek ve bu kalelerin ne kadar gelişmiş olduğu da başarılarını doğrudan etkileyecek.”