Seyahatsiz seyahat?
BM Dünya Turizm Örgütü (UNWTO), 2018’de 1 milyar 400 milyon kişinin “turist” olarak dolaştığını hesapladı. 2019 tahminine göre bu sayı yüzde 3 – 4 artacakmış. Fransa, 2018’de 89 milyon 200 bin turist ağırlıyan, dünyanın en cazip ülkesiydi. İspanya onu 82.7 milyonla izledi. ABD ve Çin’in ardından İtalya 61.8 milyon turistle beşinci sırada.
Turizm nasıl sürdürülebilir? Bu amaçla, BM Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri’ni (SKH) “sürdürülebilir turizmle” bağdaştırma girişimini, yine BM bünyesindeki Dünya Turizm Örgütü yüklendi (https://bit.ly/32dn6aJ). Dünya nüfusunu refaha kavuşturmak ve gezegeni korumak amacıyla 2030 yılına kadar hayata geçirilmesinde uluslararası uzlaşmaya varılan 17 maddelik Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri’nin temelinde, hepsi birbiriyle bağlantılı yoksulluk, açlık, sağlık, eğitim, iklim krizi, eşitsizlik, ekonomik sorunlar, sosyal kalkınma gibi konularda iyileşme sağlama yer alıyor. Turizm, bütün bunları yatay eksende kesen bir alan.
Bu kurumsal girişimlerin yanı sıra, yine ne varsa inovasyonda var. Japonlardan, “seyahatsiz seyahat” anlamına gelecek bir projeyi ülkenin havayolu şirketlerinden ANA yakınlarda açıkladı. “Yeni Ben” (newme) adlı robot, üzerindeki ekranla, bulunduğu ortam ile başka bir ortamı görüntülü, sesli olarak bağlıyor. İnternet üzerinden görüntülü iletişim sağlayan tele-konferans Skype’ın mobili: Koridorlarda dolanan, odalara girip çıkan robotik biçimi. Burada yenilikçi olan, bir havayolu şirketinin, bunu “seyahatsiz seyahat” amacıyla kullanmayı önermesi. Seyahate siz çıkmayacaksınız, gitmeyi arzu ettiğiniz yerde böyle bir robot, size etrafı “gezdirecek.” (https://ana.ms/2Nz2HHK).
ANA, “Avatarınız (suretiniz) yanınızda” anlamına gelen “avatar-in” uygulamasını Nisan 2020’den itibaren sunmaya başlayacak. Şirketin kazançtan öte ulvî beklentileri var: Bir Japon kavramı olarak ortaya atılan Toplum 5.0’i “gerçekleştirme yönünde ilk adım olması.” Bundan amaç, seyahat edemeyen, veya uçak yolculuğunun sıkıntılarına dayanamayanların da seyahatten, turizmden geri kalmamasını, toplumsal katılımını sağlamak. Böylece, şu bu o nedenle kimse seyahatten, turizmden mahrum olmayacak. Avatar-in, bir bakıma BM SKH ilkelerinin turizme uygulanması gibi de… Gayet hızlı, gayet geniş bant internet (5G) üzerinden çalışması gerekecek. 5G uygulaması 2020 Japonya Olimpiyat Oyunları’nda kullanılacak, eğer Güney Kore ile Japonya arasındaki ticari anlaşmazlıklar halledilirse…
Aslında ANA projesinin ana fikri, bundan 10 yıl önce “Suretler” (Surrogates) adlı bilim kurgu filmin de ana fikriydi. Bruce Willis’li filmde insanlar, tamamen evlerinde yaşıyor, ama “dışarda” avatarları/suretleri dolaşıyor, parayı onlar kazanıyor, sporu onlar yapıyor, seyahate onlar çıkıyordu. Avatarların “sahipleri” ise zihinleriyle onları –uzaktan- yönetiyordu.
Anybots adlı Amerikan şirketi, ANA Projesi’ndeki türden robotları başta düğünler olmak üzere çeşitli amaçlarla kiralıyor, satıyor. “Sınır tanımaz düğünler” için gelin-damat tarafını tanıyan herkesin düğüne –ekrandan- katılmasını sağlayan bir cin fikir bu. Böylece, herkesi ama herkesi düğüne davet etmeye gerek yok. Ama herkes düğüne “uzaktan” da olsa katılabilir, ortamı bizzat görür, konuklarla konuşur. New York Times’ta yayınlanan bir makale, daha 2014’te (çağdaş teknolojiye göre epeyce eski bir tarih!) bu uygulamayı haber vermişti (https://nyti.ms/2N8WL97).
Ve son olarak, yine bir Japon projesi ise seyahati, seyahat etmeden sanal gerçeklik (VR) gözlükleriyle “yaptırmak”. Bunu, sanki gerçek bir uçaktaymış, hem de Business Sınıfı’nda “uçuyormuş” gibi bütün ritüeliyle tiyatro gibi sunarak. Japonya’nın First Airlines havayolu şirketi “yolcularını” havalimanı gibi bir mekânda karşılıyor, onları “uçaktaki” (restorandaki!) yerlerine oturtuyor, hiç de uçak yemeğine benzemeyen gerçek bir lezzetle ağırladıktan sonra VR gözlüklerini taktırarak “seyahate” başlatıyor: Hawaii, Paris, Roma, New York gibi şehirlere bir uçuş simülasyonu bu aslında. Gerçekte kaç bin kilometre ve uzun saatler süren “sanal uçuş” süresi (!) sadece 2 saat. Normalde –hem de Business Sınıfı’nda- epey yüklü bir fiyatla uçulurken, bu sanal seyahatin fiyatı 50 – 60 Dolardan ibaret (yemek dahil).
Bu, sanki sadece Japonya’da mümkün olabilecek senaryo için şirketin web sitesindeki “sıkça sorulan soruları” Google Translate ile okuyabilirsiniz (https://bit.ly/2JIQdw1).