‘Siber Vatan’ için yerli ve milli altyapılarla siber gelişmelere öncülük edilmeli
Türkiye Siber Güvenlik Kümelenmesi, 21-25 Aralık’ta ‘Siber Güvenlik Haftası’nı düzenledi. Etkinlikler kapsamında ‘Milli Siber Güvenlik Zirvesi’ ve ‘Sanal Siber Güvenlik Fuarı’ gerçekleştirildi.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, Savunma Sanayi Başkanı Prof. Dr. İsmail Demir, Dijital Dönüşüm Ofisi Başkanı Dr. Ali Taha Koç, Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Mehmet Fatih Kacır ve Ulaştırma ve Haberleşme Bakan Yardımcısı Dr. Ömer Fatih Sayan, SSB Siber Güvenlik ve Bilişim Sistemleri Grup Başkanı Mustafa Özçelik tarafından Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde açılışı yapılan ‘Siber Güvenlik Haftası’; ‘Milli Siber Güvenlik Zirvesi’ ve Sanal Siber Güvenlik Fuarı ile başladı. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Oktay açılışta, “Bugünün dünyasında teknolojiye ve veriye hükmeden; veriyi dijital ortamda üreten, kullanan ve saklayan tüm unsurlara da hükmedebilmekte. Bu çerçevede güvenlik kavramının anlamı da dijitalleşmeyle birlikte büyük ölçüde değişti. Günümüzde fiziki güvenliğin siber güvenlikle, yerli yazılımlarla, yapay zekâyla ve dijital sanayiyle tahkim edilmesi zorunlu hale geldi. Savaşlar, mücadeleler artık büyük oranda konvansiyonel silahlarla değil siber silahlarla ya da konvansiyonel yöntemlerin dijital yapılarla güçlendirilmesiyle gerçekleşiyor. Ülkemizin sahip olduğu verileri ve ürettiği bilgileri; sınırlarımızı, vatanımızı koruduğumuz gibi korumazsak geleceğe güvenle bakamayız. Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm Ofisimiz ve Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığımız öncülüğünde, tüm paydaşların katkılarıyla ‘2020-2023 Ulusal Siber Güvenlik Stratejisi ve Eylem Planı’mızı oluşturduk. ‘Milli Teknoloji Hamlesi’nin önemli bir ayağı; ‘Siber vatanda tam bağımsız Türkiye hedefidir’. Siber vatanda egemenliğimizi güçlendirme yönünde yürüttüğümüz çalışmaların sonucunda ‘Global Siber Güvenlik Endeksi’nde 23 sıra birden yükselerek dünyada 20’nci sıraya yükselmiş durumdayız. Siber güvenlik alanında insan kaynağı kapasitemizi daha da güçlendirecek, dünyanın ilk 10 ülkesi arasına yetenekli mühendislerimizin akıl ve alın teriyle yükseleceğiz. Kayıtlı kullanıcı sayısı 500 bini aşan BTK Akademi’yi bu amaçla kurduk. Hedef; ‘1 Milyon Yazılımcı’yı BTK Akademi’den mezun etmek” şeklinde konuştu. Oktay, Türkiye’nin siber güvenlik alanında teknik, hukuki ve organizasyonel açılardan önemli mesafe kat etmiş ülkeler arasında yer aldığının altını çizerek gelinen noktayı daha da ileriye taşımak için siber uzayda gerçekleşen gelişmeleri yakından takip edip yerli ve milli altyapılarla siber gelişmelere öncülük etmek durumunda olduklarını kaydetti. Savunma Sanayi Başkanlığı riyasetinde kurulan Siber Güvenlik Kümelenmesi’nin bu açıdan büyük önem taşıdığını vurgulayan Oktay, “Siber güvenlik alanında, kritik altyapılarımızın korunması, siber kapasite inşası ve saldırıları en hızlı şekilde bertaraf edebilmemiz için üst seviye teknolojik tedbirlere yoğunlaşmış durumdayız” açıklamasını yaptı. “Uluslararası yarıştan geri kalamayız” diyen Oktay, “Aranızdaki iş birliğini çok daha fazla güçlendirin” mesajını verdi.
Siber Güvenlik Kümelenmesi hareketini başlattık
Savunma Sanayi Başkanı Demir, Türkiye Siber Güvenlik Kümelenmesinin en temel hedefinin, Türkiye’nin ihtiyaç duyduğu siber güvenlik çözümlerinin yerli ve milli ürünlerle karşılanmasına olanak sağlayacak ekosistemi geliştirmek olduğuna dikkat çekerek “Savunma denilince bir entegre yapının, ülkemizin enerji, ulaştırma, iletişim, bilişim, tarım ve sağlık benzeri alanlarda güvenliğinin sağlanmasıyla ilgili koordineli ve bütüncül bakış açısı olması gerekiyor” ifadesini kullandı. Demir, “Özellikle artık bu dijital çağda, Başkanlığımız bünyesinde Türk Silahlı Kuvvetleri, güvenlik güçlerimiz ve istihbarat teşkilatımızın ihtiyaçları nedeniyle gündemimize gelen projelerde artık tekil ve yoğunlaşmış alana münhasır çözümler olamayacağı gerçeğinden hareketle Siber Güvenlik Kümelenmesi hareketini başlattık. ‘Siber Vatan’da bağımsız olabilmek için çalışmalarımızı sürdüreceğiz” şeklinde konuştu.
Yerli ürünlerin küresele taşınmasında herkesin elini taşın altına koyması gerekiyor
Dijital Dönüşüm Ofisi Başkanı Koç, “Dijital hizmet sunumu denilince akla gelen ilk şeyin e-Devlet olduğunu söyleyerek “Kullanıcı sayımız 52 milyona yaklaştı. e-Devlet sistemine yıllık giriş miktarı 2 milyarı geçti” bilgisini verdi. Koç, siber güvenlik açısından 2020’nin zor bir yıl olduğunu, ocak-mayısta Covid-19’la ilgili 210 bine yakın siber saldırı tespit edildiğini ve geçen ay yayımlanan bir güvenlik raporunda Covid-19 temalı tehditlerde 6 katın üzerinde bir artış kaydedildiğini vurguladı. Bir ülkenin kritik altyapılarının siber saldırılara karşı dayanıklılığı seviyesinde siber güç sahibi olduğunu kaydeden Koç, tedbirlerin detaylı bir şekilde ele alındığı’Bilgi ve İletişim Güvenliği Rehberi’ni yayımladıklarını hatırlattı ve “Bu rehber; siber güvenlik alanında ihtiyaç duyulan nitelikli iş gücü ve istihdamı da olumlu yönde tetikleyecektir” dedi. Koç, konuşmasında şunları aktardı: “‘Yerli ve milli’ yerine artık ‘küresel ve milli’ ürünler vurgusu yapıyoruz. Yerli ürünlerin küresele taşınması konusunda artık üretici, tüketici ve destekleyen konumundaki herkesin elini taşın altına koyması gerekiyor. Teknolojik gelişmelere ayak uydurup, etrafınızdaki tehditlerden kendinizi izole edebildiğiniz ve caydırıcı bir unsur olabildiğiniz ölçüde güçlü sayılırsınız. Tüm kurumlarının birbirleriyle iş birliği ve koordineli bir şekilde çalıştığı, güçlü kritik altyapılara sahip, siber savunma ve saldırı mekanizmalarıyla siber saldırılara her zaman hazır, siber uzaydaki ulusal ve uluslararası tehditlerden haberdar, kendi teknolojisini üreten ve kullanan, kalifiye insan gücü yetiştirebilen, vatandaşıyla, özel ve kamu tüm sektörleriyle farkındalığı yüksek bir devlet, siber dünyada güçlü sayılır. Sahip olduğumuz verinin güvenliği bizim için sınırlarımızın güvenliği kadar önemli ve önceliklidir.” Koç, gelişen teknolojilerin ortaya çıkardığı siber güvenlik risklerinin yanında, bu teknolojilerin savunma amacıyla kullanılmasının oluşturacağı fırsatların da göz ardı edilmemesi gerektiğini düşündüklerini ve bunu ‘Pozitif Siber Güvenlik Yaklaşımı’ olarak adlandırdıklarını kaydetti.
Siber güvenlik insan kaynağı büyük önem taşımakta
Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Kacır, pandemi döneminde ‘öz yeterlilik’ ve ‘dijital dönüşüm’ kavramlarının ön plana çıktığının altını çizerek model fabrikaların ve yenilik merkezlerinin, eğitim odaklı çalışmalarında en önemli enstrümanlar olacağını vurguladı. ‘Türkiye Dördüncü Sanayi Devrimi Merkezi’ni hayata geçirdiklerini hatırlatan Kacır, yerli ve milli teknolojilerin geliştirilmesinin Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın en önemli konu başlıklarından olduğunu söyleyerek dijital dönüşüm çalışmalarına devam edeceklerine dikkat çekti ve Organize Sanayi Bölgelerindeki şirketlerin siber güvenlik ihtiyaçlarının merkezi olarak yapılandırılması için önümüzdeki dönemde bu çalışmalara hız kazandıracaklarını belirtti. Kacır, TÜBİTAK ULAKBİM’in öncülüğünde geliştirilen ‘Bütünleşik Siber Güvenlik Sistemi; Ahtapot’u anımsatttı ve Siber Güvenlik Enstitüsünün test ortamlarının kurulumu konusunda çalışmalarına devam ettiğini dile getirdi. ‘Milli Teknoloji Hamlesi’ni vurgulayan Kacır, Milli Teknoloji Genel Müdürlüğünün önümüzdeki dönemde tüm bu çalışmaları koordine edeceğinin altını çizdi. Ulaştırma ve Altyapı Bakan Yardımcısı Sayan da, Youtube’un yasal merciler nezdinde Türkiye’de temsilci atayacağına dair duyuruda bulunduğunu belirterek “Bu yaklaşımın diğer sosyal medya şirketlerine de örnek olmasını diliyor ve tıpkı ABD ve Avrupa’da olduğu gibi bulundukları ülkelerin yasalarına uyum göstermelerini bekliyoruz” dedi. Sayan konuşmasında, güvenlikten bahsedebilmek için bilişim altyapılarının da siber saldırılara karşı korunması gerektiğini vurguladı. Ulusal Siber Olaylara Müdahale Merkezi’ndeki (USOM) çalışmalarla siber güvenlik için 7/24 çalışma gayreti içinde olduklarına dikkat çeken Sayan, “Siber güvenlik ekosisteminin Türkiye’de gelişimi için önümüzdeki dönemde gündemimizde olacak en önemli iki unsur, yerli ve milli siber güvenlik çözümleriyle yetişmiş siber güvenlik insan kaynağıdır” dedi. Sayan, USOM bünyesinde yürütülen çalışmalarla AVCI, AZAD, KASIRGA, ATMACA, SINKHOLE ve KULE gibi birçok yerli ve milli çözümü hayata geçirdiklerini ifade ederek “KASIRGA ve ATMACA sistemlerimizle son 6 ayda 53 binden fazla zafiyet tespit eden bir yapı oluşturduk. Bu sistemlerimiz yeni geliştirilen modülleriyle haftada 1 milyondan fazla ‘.tr’ uzantılı web sayfasını tarayıp zafiyet tespiti yapabiliyor. SINKHOLE altyapısıyla 80 binin üzerinde zararlı bağlantıyı engelleyip yılda 158 milyar zararlı isteği durduran ve tehdit istihbaratı üreten bir kapasite teşkil etmiş durumdayız” şeklinde konuştu. Vatandaşların internetini güvenli bir şekilde kullanmasına yönelik faaliyetlere de devam ettiklerinin altını çizen Sayan, BTK tarafından dijital okuryazarlık kitabının yayımlandığını dile getirdi.
‘Siber Güvenlik Ekosistemi’ olarak yerli ürünlere şans verilmesini istiyoruz
SSB Siber Güvenlik ve Bilişim Sistemleri Grup Başkanı Özçelik, Siber Güvenlik Kümelenmesi’nin çalışmalarıyla ilgili detaylı bir sunum yaparak ‘Geçmişin hayali, bugünün umudu, yarının gerçeğidir’ ifadesini kullandı. 43 üniversitede siber güvenlikle ilgili kulüplerinin bulunduğunu belirten Özçelik, dünyada açık hatta yıkıcı inovasyonun konuşulduğuna dikkat çekerek “‘Startup’larımızın çevikliği ve gelişimi çok önemli. Fikirlerin şirketleşmeye başlaması noktasında teknoparklarımızla çok yakından çalışıyoruz. Girişimcilerimizi yatırımcılarla buluşturuyoruz. 10 binin üzerinde öğrenciye eğitim verdik; staj programlarından da yararlanacaklar. Yeteneklerimize erişebilmek adına ‘Cyber Anadolu Programı’nı başlattık” dedi. Özçelik, test ve sertifikasyon faaliyetlerinin sürdüğüne dikkat çekerek özellikle kamuya yönelik sektör tanıtım faaliyetlerini yürüttüklerini ifade etti. Sektörün artık Siber Güvenlik Kümelenmesini sahiplendiğinin altını çizen Özçelik, “‘Siber Güvenlik Ekosistemi’ olarak yöneticilerimizden yerli savunma sanayi ürünlerine şans verilmesini istiyoruz” temennisinde bulundu.
Kamuya siber güvenlik ödülleri verildi
Açılış töreninde; yerli siber güvenlik ekosistemine katkı sağlayan kamu temsilcileri ödüllendirildi. İçişleri Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Tayyip Sabri Erdil, Jandarma Muhabere Elektronik Bilgi Sistemleri ve Siber Güvenlik Komutanı Tümgeneral Engin Çirakoğlu, Rekabet Kurumu Başkan Yardımcısı Haluk Recai Bostan, Milli Savunma Bakanlığı Muhabere ve Bilgi Sistemleri Daire Başkanı Tuğgeneral Halil İbrahim Büyükbaş, Devlet Malzeme Ofisi Genel Müdürü Mücahit Özdemir ile Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı Daire Başkanı Muhammet Raşit Öztaş’a ödül verildi.
‘Siber Güvenlik Haftası’ kapsamında 60’tan fazla etkinlik düzenlendi ve 100’den fazla uzman isim konuşmalar gerçekleştirdi. Hafta boyunca, Türkiye Siber Güvenlik Kümelenmesi üye firmalarının yerli ve milli kabiliyetlerle ürettiği siber güvenlik ürünleri ve vermiş oldukları hizmetler, ‘Siber Güvenlik Sanal Fuarı’nda katılımcıların beğenisine sunuldu.
Katılımcılara 3 boyutlu fuar deneyimi sağlayan ‘Siber Güvenlik Sanal Fuarı’, Türkiye’nin tüm siber güvenlik ihtiyaçlarını karşılamak üzere siber güvenlik ilgililerinin ziyaretine açıldı.