Sınırlar yalan, inovasyon ve destekleri gerçek!
Estonya Cumhuriyeti, yeni dijital dalgayı yakalayan global girişimcilere, işlerini formalitesiz, kolay ve teknoloji odaklı bir ortamda kurma imkânı tanıyor. Estonya’nın e-Residency (e-Oturum) programı, Türkiye’nin hızla gelişen girişimcilik ortamıyla ilişkilerini geliştirmeyi hedefliyor.
Estonya e-Residency Halkla İlişkiler Başkanı Arnaud Castaignet
Kapsamlı bir kültüre sahip, yenilik fikirlerine açık olan Estonya, bağımsızlığını kazandıktan sonra, doğru kamu politikalarını uygulamaya koydu ve ülkenin iş dünyasını destekleyen bir yapıya bürünmesini sağladı. 2017 yılında Finlandiya ve Estonya arasında kamu sektörü bazlı bir veri alışverişi tesisi kurulduğunu hatırlatan Estonya e-Residency Halkla İlişkiler Başkanı Arnaud Castaignet’in tabiriyle bu alanda lider olan Estonya, sınır ötesi veri alışverişinin yakında tüm Avrupa ülkeleri arasında mümkün olacağını öngörüyor. Bu amaçla hayata geçirilen ve herkesin girişimcilik fırsatına sahip olmasını hedefleyen e-Residency (e-Oturum) programı da Estonya hükümeti tarafından verilen uluslararası dijital kimlik ve kamu e-hizmetlerine tam erişim sağlıyor. Böylece kişiler, AB merkezli bir şirket kurup Estonya’nın gelişmiş dijital altyapısını kullanarak, dünyanın herhangi bir yerinden şirketlerini yönetebiliyor. “Estonya, e-oy kullanmaya izin veren, yolculuk paylaşım uygulamalarını yasallaştıran ve e-Oturum’u başlatan ilk ülke oldu” örneklerini veren Arnaud Castaignet, eklemeden geçmedi: “Skype başta olmak üzere Transferwise, Playtech ve şu sıralarda adı Bolt olan Taxify gibi birçok önemli girişim Estonyalılar tarafından kuruldu.” Dünyanın her yerinden gelecek yaratıcı zekalar için Startup Visa gibi programları hayata geçirdiklerini ifade eden Castaignet, “Yenilikçi bir hükümet, dijital bir toplum, iş yanlısı kamu politikaları ve dinamik bir özel sektör arasında işbirliğini kurmak ve sürdürmek başarının anahtarı” vurgusunu yaptı. Castaignet, sorularımızı yanıtladı:
e-Oturum programını nasıl bir hedefle hayata geçirdiniz?
Estonya hükümeti, e-Residency programını dünyanın girişimci potansiyelini açığa çıkarmak amacıyla başlattı. Ülkenin gelişmiş dijital altyapısı, gerek vatandaşlar gerek oturum sahipleri için hayatı ve girişimciliği kolaylaştıran özelliklere sahip. Estonya bu program ile nerede yaşadığına bakılmaksızın herkesin girişimcilikte başarılı olabilmesi için fırsat sunmayı hedefliyor. Günümüzde ön planda olan ‘dijital göçebeler’, tek bir merkeze bağlı kalmadan, internetin bulunduğu her yerden işlerini aktif olarak yönetebiliyor. Yerel ekonomilerin de büyümeyi hedeflediği bir çağda yaşıyoruz. e-Oturum programı, dünyayı dolaşmak isteyen ve istedikleri her yerden şirketlerini online olarak yöneten dijital göçebelere kolaylık sağlıyor. AB pazarına erişim sağlayan girişimciler, serbest çalışanlar ve faaliyetlerini uzaktan yönetenler, aynı zamanda bulundukları ülkelerdeki yerel ekonomiyi ve kendi sektörlerini de büyütüyorlar. Estonya’nın dünyada ilk kez uygulamaya geçirdiği e-Residency programı, dünyanın herhangi bir ülkesinin vatandaşlarına resmi dijital kimlik elde etme hakkı sunuyor. Program, tüm ülke vatandaşlarına, dünyanın neresinde olurlarsa olsunlar global bir AB şirketini tümüyle çevrimiçi yönetme özgürlüğü tanıyor.
Hangi özellikleri ile Estonya, bölgede bir çekim merkezi konumunda?
e-Oturum programı Estonya’yı dijital bir toplum olarak eşsiz kılıyor. Estonya bu program aracılığıyla dijital yönetiminin faydalarını dünyanın geri kalanıyla paylaşmaya yardımcı oldu ve dünya çapında girişimciliğe erişimi demokratikleştirdi. Estonya, internet erişimini bir hak olarak görse de, hizmetlere erişimin dünya genelinde adaletsiz olduğunu da biliyoruz. Doğru ülkede değilseniz, işinizi oluşturmak ve yürütmek için gereken temel hizmetlere erişemeyebilirsiniz. e-Oturum ile hedefimiz tüm insanlara, hizmetlere ve fırsatlara eşit erişim sağlamak. e-Oturum programı dahilinde dünyadaki herkes Estonya’nın e-Vatandaşı olabiliyor. Dünyadaki herkesin başarılı girişimci olmak için ihtiyaç duydukları potansiyele ulaşmalarında eşit fırsatlara sahip olmaları gerektiğine, fırsat eşitliği ilkesine inanıyoruz.
Bu programda hangi ülkeler, ilgileri ve inovasyonları ile öne çıkıyor?
e-Oturum programının en fazla üyesi olan ülkeleri sırası ile Finlandiya, Rusya, Ukrayna, Almanya ve ABD. Onları İngiltere, Japonya, Hindistan, Çin ve İtalya takip ediyor. 157 ülke arasında Türkiye 12’inci sırada. e-Oturum alanların şirket kurma sayılarına baktığımızda ise sıralama değişiyor. Ukrayna, Almanya, Rusya, Türkiye ve Finlandiya’nın ilk beşte yer aldığı listede onları Fransa, İtalya, Hindistan, İngiltere ve İspanya takip ediyor. Ayrıca, Japonya ve Tayland gibi Asya ülkelerinden de ilginin arttığını görüyoruz.
Türkiye bu programda nasıl bir yere sahip?
Şimdiye kadar bin 883 Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı, Estonya’dan e-Oturum alarak Türkiye’den çalışırken global bir AB şirketi kurabilmelerini sağlayan resmi dijital kimlik elde etti. Şimdiye kadar Türkiye’den e-Residency yoluyla 474 şirket kuruldu. Türkiye e-Oturum nüfusu olarak 12’inci sırada iken, kurulan şirket olarak ise 4’üncü sırada. Türkiye, 2019’un en hızlı büyüyen pazarı olarak da dikkat çekiyor. Türkiye’deki girişimler özellikle pazarlama, tasarım, danışmanlık ve bilişim alanında faaliyet gösteriyor. Türkiye’yi her ziyaret ettiğimizde, ortak noktalarımızı daha fazla görüyoruz. Türkiye’nin startup ortamı, dünyanın en etkili topluluklarından biri ve Türkiye, girişimcilik potansiyeli ile gelecek vadediyor. Birçok Türk e-Resident son derece deneyimli ve pragmatik girişimciler. Türkiye’de birçok etkinlikte, İstanbul, Ankara, İzmir Workinton, Atölye, Kolektif House, Cozone, Urla Co-Works gibi ortak çalışma alanlarında buluşmalara katılıyor, Türkiye’nin potansiyeline güveniyoruz. Ayrıca Türkiye, yerel e-Resident’ların en aktif olduğu ülkelerden biri.