Şirket profesyonelleri eğitiliyor
Bilgi paylaşım platformu UpAguru Müge Çevik, Tülay Çelme ve Arda Ös ortaklığında kişisel gelişim seminerleri veriyor.
Bugüne kadar farklı şehirlerde 20’den fazla üniversite semineri veren, 5 binden fazla öğrenciyi eğiten, sosyal paylaşım sitesi Facebook’ta ise 2 binden fazla kişiyle sürekli iletişim halinde olan UpAguru, şimdi de şirketlerdeki profesyonelleri hedefliyor.
Alternatif kanal arayışına cevap veren UpAguru seminerleri öncelikli olarak kariyer, hedef ve kendini daha iyi tanıma ve kişinin yapabileceklerine en gerçeğe yakın sınırlar belirlemeyi içeriyor. Tüm bu süreçlerin ardından sıkıcılıktan uzak, eğlenceli oturumlar gerçekleşiyor ve katılımcıları harekete geçirmek yönünde kısa ve öz bilgiler aktarılıyor.
Şirketlere sunulan “yetkinlik” seminerlerinin, “yetenek” bazlı olacak şekile dönüşmesi gerektiğini savunan UpAguru Kurucu Ortağı Müge Çevik; “Kişilere sadece eğitimle yetkinlik kazandırmak hiç kolay değil. Eğitim programlarının daha kısa ve motivasyon odaklı olması gerekiyor. Bilgiye ulaşmanın bu kadar kolay olduğu bir çağda, artık bilgi aktarımının değil; bilgiyi aktaracağımız kanalların ve kullanacak kişilerin özelliğine göre değişmesi gerekiyor. Bizim seminerlerimizde bulacağınız ilk şey, keyif, eğlence ve paylaşım. Son şey ise şüphe ve korku. Biz insanları cesaretlendirmiyoruz; sadece hikayelerimizden alınması gereken dersleri çıkartmaları için zaman kaybetmemeleri gerektiğini vurguluyoruz” diyor.
Kişinin bildiklerine bağımlı olacağına dikkat çeken UpAguru Kurucu Ortağı Tülay Çelme ise; “Mevzu sadece kişileri bilgilendirmek değil. Bilginin işaret ettiği bir yönde ilerlemeyecekseniz o bilgiye içten içe ihtiyacınız olmadığını düşünürsünüz. Bu sizi daha az bilgili yapmaz ama görünen tehdit o ki bildiklerinize daha bağımlı kılar” diye konuşuyor. UpAguru Kurucu Ortağı Arda Örs de “Seminerlerimizin motivasyonel etkisini yüksek tutuyoruz. Koçlarımız sadece bilgi vermiyor, bu bilginin ne işlerine yarayacağını, nasıl kullanabileceklerini de uygulamalı gösteriyor. Katılımcıları da eğitime dahil ediyoruz. Bir semirden öte performanslarla, işitsel ve uygulamalı çalışmalarla ne anlatmaya çalıştığımızı onlara hissettiriyoruz. Bu yöntemle verdiğimiz eğitimleri alan kişilerin yaptıklarından doğan başarı hikayeleri şimdiden birikmeye başladı. Hepimize gurur veren bu başarılarla, yöntemimizin akıllıca olup olmadığından öte nasıl bir duygu yarattığını memnuniyetle ölçümlüyoruz” diyerek konuya dikkat çekiyor.