Şirketler bulut bilişimin farkına varıyor
Mobil cihazların kullanımının artması, böylece şirketlerin bilgiye her yerden ve her zaman erişme ihtiyacı, bununla beraber gelen iş sürekliliği, bu gelişime karşılık BT sahiplik maliyetinin düşüşü, internet hızının artması gibi gerekçeler bulut bilişime yönelik ilginin artmasını da sağlıyor. Bulut bilişimin bu gelişimi ‘BT’nin demokratikleşmesi’ olarak da adlandırılıyor. Yani bilişim adına büyük, bazı durumlarda atıl kalabilen yatırımlar yapmak yerine, her ölçekte şirket BT’nin kurumsal avantajlarından yararlanabiliyor. Ölçeğe uygun modellemeler ve içerik kurguları, bulut bilişimde öne çıkıyor.
Özellikle KOBİ’ler açısından bulut bilişimin önemli faydaları ve avantajları var. Birçok KOBİ’nin daha önceden mali ya da diğer nedenlerden dolayı kullanamayacağı çözümler bulut bilişim sayesinde kullanılabilir hale geldi. Bulut alanında faaliyet gösteren şirketlerin üst düzey yöneticileri de büyük oranda aynı fikirde. Önümüzdeki yıllarda bulut bilişim kullanımı katlanarak artacak.
Şirketlerin yaptığı BT yatırımlarının dışarı aktarılması, yönetilmesi ve kullanılmasını bulut bilişim mümkün kılıyor. Hal böyle olunca bulut bilişim, özellikle KOBİ’ler için ciddi bir öneme sahip. Kurumsal şirketlerin yüksek meblağlı yatırımlar yaparak oluşturduğu altyapılar bulut bilişim sayesinde çok daha düşük maliyetle kullanılabilecek ve rekabeti artıracaktır.
Güvenmek veya güvenmemek
2013’ten bu yana bulut bilişim kullanımında önemli bir artış gözleniyor. Gelecek yıllarda bu artış daha da ivme kazanacaktır. Yazılım geliştiricilerin hazırladıkları yeni yazılımlar artık bulut ile de uyumlu. Bu durum, bulut bilişim kullanımının artmasını da etkiliyor. Diğer taraftan şirketlerin kafalarında bulut bilişimi tam olarak kavrayamadıkları dönemlerde güvenlik konusunda soru işareti bulunuyordu. Bulut bilişim tanındıkça, bilindikçe ve yaygınlaştıkça güvenlik endişesi de ciddi anlamda azaldı. Sağlık ve hukuk gibi alanlarda çalışan ve verilerinin gizliliği çok büyük önem taşıyan alanlarda bile bulut bilişime geçiş yapılıyor. Veriler servis sağlayıcının veri merkezinde değil, kendi bünyelerinde kurulan bulut ortamında saklanıyor.
Bu noktada dikkat çeken şey, KOBİ’lere bulut hizmetlerinin genel yapısının iyi bir şekilde anlatılması gerekliliği. İnsan doğası gereği bilmediği konulardan çekinir, uzak durur. Şirketlerde de durum böyledir. Şirketler, yeterince bilgi sahibi olmadıkları teknolojilere geçiş yapmayı “büyük risk” olarak değerlendiriyorlar ve geçmemeyi tercih ediyorlar. Bulut da bu teknolojilerden biri. Bulut bilişimi, avantajlarını, çalışma biçimini, maliyet konusundaki getirilerini, esnekliğini, güvenilirliğini ve diğer tüm özelliklerini şirketlerin ilgisini çekecek şekilde anlatmak, tanımlamak gerekiyor.
Faydalar
Bulut bilişimin şirketlere getirdiği fayda oldukça fazla. Ekonomik ölçeklendirilebilirlik, faydaların en büyüğü olarak görülebilir. Şirketler, hali hazırda kullanmakta olduğu bulut bilişim hizmeti yetersiz kaldığında donanım yatırımı için bir anda ciddi bir masrafın altına girmek yerine anında, kolayca, uğraşsız ve sadece periyodik maliyetlerin artışıyla performans artışı elde edebiliyor. Ayrıca ilk yatırım maliyetinin olmaması da en önemli avantajlarından biri. Kurulum, gerekli tüm cihazlar satın alınarak, ihtiyaç karşılayacak hale gelene kadar donanım, yazılım ve lisanslama başlıkları altında çok büyük faturalarla karşılaşabiliyoruz. Kullanıma hazır olma sürecinin çok kısa olması, erişilebilirlik kolaylığı, sertifikalı güvenlik ve güvenli depolama alanları gibi çeşitli avantajları da bulunuyor.
Kullanım oranları
Bulut bilişimden faydalanan şirketlerin tercihlerini göz önünde bulundurduğumuzda Türkiye’de bulut bilişim her geçen gün daha iyi anlaşıldığını görüyoruz. Fakat yine de Türkiye’deki bulut bilişim kullanım oranı hala gelişmiş ülkelerin gerisinde. Buna rağmen bulut bilişim, Türkiye’de en hızlı adapte olunan bilişim konularından biri olmayı başardı. Firmalar, bulut bilişimin iyi ve kötü yanlarını daha iyi kavrayabilmeleriyle beraber daha fazla güven duymaya ve bulut bilişime geçiş yapmaya devam ediyorlar. Bulut bilişimin sağladığı verimlilik, esneklik ve maliyet avantajlarının erken dönemde fark edilmesi, Türkiye’nin hızlı bir biçimde bulut bilişime yönelmesini sağlıyor; bu alana yapılan yatırımlar gün geçtikçe artıyor.
Kimler tercih ediyor?
Bulut bilişimi genel olarak kurumsal şirketler ve KOBİ’ler tercih ediyor. Altyapı, donanım ve uzmanlara yapılacak olan yatırımı, büyük bilgi işlem altyapılarının servis kalitelerinde hizmet almak için bulut bilişimde değerlendirmeyi tercih ediyorlar. Kullandığın kadar öde modeli, irili ufaklı bütün şirketlere cazip geliyor. Önümüzdeki dönemlerde şirketler sadece altyapı için değil, pek çok servisleri için de bulut çözümlerinden faydalanıyor olacak. Ayrıca felaket kurtarma senaryoları için de bulut bilişim hizmetlerinden faydalanılıyor olacak.
Bulut bilişim, şirketlerin teknolojiyi verimli olarak kullanmalarına olanak sağlıyor. Bu bağlamda KOBİ’ler için ideal bir sistem olduğu söyleyebiliriz. Uzun yıllar boyunca bulut bilişimin sadece e-posta hizmetiyle kullanıldığını fakat sektörel yazılımların bulut desteği sağlamaya başlamasıyla beraber Türkiye’deki binlerce KOBİ bu teknolojiden faydalanmaya başladı. Teknolojiye hali hazırda yatırım yapmış şirketler bulut bilişime biraz daha uzak dururken, yeni kurulan şirketlerin büyük oranda bulut bilişim kullandığını gözlemliyoruz.
KOBİ’lerin bilişim teknolojileri konularıyla ilgilenecek yeterli sayıda yetkin insan kaynağı bulunmuyor olması da şirketleri bulut bilişime yönlendiren etmenler arasında.
Riskler
Teknolojik gelişmelerin her birinde olduğu gibi bulut bilişimin de riskleri var. Elbette ki önemli olan, bu riskleri en aza indirgeyerek teknolojinin kendisinden faydalanabiliyor olmak. Geçtiğimiz yıl güvenlikle ilgili yaşanan çeşitli olaylar, bulut bilişime biraz daha şüpheyle yaklaşılmasına sebep oldu. Bulut bilişim sektöründe hizmet veren şirketler ise alınan ya da alınacak önlemlerle ilgili açıklamalar yaparak ortamı rahatlatmaya çalıştılar. Açıklamaya rağmen elbette ki buluta bakış açısı değişen şirketler de oldu. Güvenlikle ilgili yaşanan bu problemler, hizmetlerden faydalanmak isteyen şirketlerin güvenlik hakkında daha fazla soru sormasına sebep oluyor.
KOBİ’ler gözüyle bakıldığında ise güvenlikle ilgili dezavantaj yerine avantaj bile getirdiğini söyleyebiliriz. Maliyetlerin yüksek olması sebebiyle KOBİ’lerin büyük çoğunluğunda sadece güvenlikle ilgilenen bir çalışan bulunmuyor. Bununla beraber güvenlik ürünlerine de yeterince yatırım yapılmıyor. Bu tip bir şirketin bulut bilişime geçiş yapması, beraberinde güvenliği de getiriyor. Zira bulut hizmeti veren şirketler, güvenlik için yüksek meblağlar harcıyor.
Güvenlik, elbette ki tüm kurumların en önemli ihtiyacı. Fakat güvenlik tehditleri, teknolojinin gelişimiyle beraber evrimini sürdürüyor. Her gün farklı tehdit biçimleri ortaya çıkıyor. Bu noktada güvenlik biriminin çevikliği, çok büyük önem arz ediyor. En yeni tehditlerden haberdar olmalı ve bu tehditlere önlemini en kısa sürede almalı. Bu durumda yine önem kazanan nokta güvenlikle ilgilenen çalışan oluyor ki az önce KOBİ’lerin buraya fazla yatırım yapmıyor olmasından bahsettik. Güvenlik konusunun tek bir servis sağlayıcı ve servis seviyesi anlaşması ile yönetilmesi, projelerin başarı oranlarını artırıyor. Bütün olarak tek elden sunulan güvenlik çözümleri şirketlerin güvenlik konusunda daha güncel kalmasını sağlıyor.
Kurumsal şirketler, altyapılarının güvenliğini sağlama amacıyla çeşitli güvenlik çözümleri kullanıyorlar. Fakat bu çözümler, genellikle fiziksel ortamın güvenliğini sağlıyorlar. Bu çözümleri bulut ortamında kullanmaya çalışmak, faydadan çok zarar getirebilir. Geleneksel yapıdan çok daha farklı ihtiyaçları ve getirileri bulunan bulut bilişime, bulut bilişime özel, adaptif bir güvenli çözümü sağlamak gerekiyor. Şirketlerin özel veya genel bulut platformlarını eski çözümlerle yönetmeye çalışması durumunda bulut bilişimin sağladığı avantajlardan faydalanamayabilir ya da bulutun sağladığı özgürlükleri karşısında yeterli güvenliğe sahip bir altyapı sağlayamayabilir. Yani bulut bilişim modern bir güvenlik bakış açısı gerektirir.
Danışmanlık gerekli
Yaygınlaşma sürecini sürdüren bulut bilişimde de danışmanlık hizmetleri büyük önem taşıyor. Buluttan faydalanacak olan şirketler genellikle paket servisleri tercih ediyorlar. Bu paket servisler genellikle sunucu kaynakları, işletim sistemleri, veri tabanı lisanslamaları, yedekleme, SSL VPN, izleme araçları, anti virüs, kaynak kullanım raporları gibi servisleri kapsıyor.
Bulut danışmanları, şirketlere uygulamalarının kendi bulut ortamında çalıştırılmasını öneriyor ve “memnun kalırsanız devam edersiniz” diyor. Bu tip bir yaklaşım müşteri tarafına daha fazla güven veriyor. Bulut ortamını henüz tecrübe etmemiş şirketler, “deneme yanılma” yöntemi kullanılmadan, direkt geçiş konusunda tedirginlik yaşayabiliyorlar.
Ciddi anlamda uzmanlık ve deneyim gerektiren bulut bilişim alanı, günden güne karmaşıklaşıyor. Kurumlar bulut bilişime geçmek istediklerinde altyapıya geçişten önce, kurumun ihtiyaçları, BT stratejisi ve büyüme planları üzerine analizlerin detaylı bir şekilde yapılması gerekmekte. Konuda uzmanlaşmış danışmanlar, kullanılacak bulut teknolojileri hakkında detaylı bilgiyi sağlayabiliyorlar. Türkiye’deki kurumlar ise danışmanlık hizmetlerinden faydalanmaya gayet sıcak bakıyorlar.
Bulutta yeni yaklaşımlar
Bulut bilişimin ilk gelişmeleri IaaS ve SaaS alanlarında oldu. IaaS, sanallaştırmaya açılan yolun devamı olduğu için geçişte kolaylık; SaaS ise kurumların yoğun olarak kullandıkları servislerden daha kolay ve daha düşük maliyetle faydalanma imkanı sağladı. Son günlerin trendi ise PaaS. Kurumların çeşitli platform ihtiyaçlarını karşıladıkları PaaS servisleri, DBaaS gibi veri tabanlarından ya da orta katman altyapılarından ihtiyaç oranında faydalanmayı sağlıyor.