Şirketlere, gerektiğinde kendi kendine karar verebilen sistemler gerekiyor
İş analitiği hammaddesi veri olan, ürünü ise bilgi ve karar olan bir süreç olarak değerlendirebiliriz. Bu tanımdan yola çıkarsak verinin üretildiği ve kayıt altına alındığı her sektör için günümüzde iş analitiği çözümleri karar verme süreçlerinde önemli bir enstrüman olarak ele almak gerekir. Via Kurucu Ortağı Emre Koç’a göre günümüzde veri o kadar çok büyüdü ki bırakın ham veriyi kullanarak karar almayı, veriyi okumak bile imkansız hale gelmeye başladı.
“Bu durum şirketlerin başta iş zekası uygulamaları olmak üzere yeni nesil iş analitiği çözümlerini hızlı bir şekilde gündemlerine almasını sağladı. Özellikle ülkemizde telekomünikasyon, ulaşım ve perakende sektörlerinde iş analitiği çözümleri kullanılmaya başladı.
İş analitiği uygulamaları şirketlerin karar verme süreçlerini kısaltırken alınan kararların bilimsel metotlara göre belirlenmesini ve böylece verimlilik artışı sağlamayı hedeflemektedir. Özellikle uluslararası piyasalarda faaliyet gösteren şirketler 7 gün 24 saat ayakta kalan ve gerektiğinde kendi kendine karar verebilen sistemlere ihtiyaç duymaktadırlar. Bu sistemlerin tasarlanması ve hayata geçirilmesinde temel uygulamaları ise iş analitiği çözümleri oluşturmaktadır.
İş analitiği uygulamalarının başarılı sonuçlar üretebilmesi için iki önemli faktör vardır. Bunlardan birisi veri diğeri ise teknoloji. Kullanılacak veri ne kadar temiz ve büyükse iş analitiği çözümlerinden elde edilecek kararlar o kadar doğru olacaktır. Bu sebeple verinin üretildiği uygulamalar iş analitiği çözümleri kadar önem taşımaktadır. Bir diğer konu ise kullanılan teknolojilerdir. Veri boyutlarının eksponansiyel olarak arttığı bir dönemden geçiyoruz. Petabyte boyutunda verilerin konuşulduğu bir dönemde gerekli analizleri yapabilmek ve hızlı karar alabilmek için güncel teknolojileri takip etmek gerekir. Kısacası iş analitiği çözümlerine adapte olabilmek için öncelikli olarak veri üreten ve saklayan altyapıların geliştirilmesi gerekiyor. Aksi takdirde iş analitiği uygulamalarının sonuç üretmesi hayal olur.
Türkiye’de KOBİ’lerin gündeminde iş analitiği yok
Ülkemizde KOBİ’ler için iş analitiği uygulamalarının henüz önemli bir gündem maddesi olduğunu söyleyemeyiz. Her ne kadar iş zekası uygulamaları biraz da üretici firmaların pazarlama faaliyetleri sebebiyle KOBİ’lerin yatırımlarında yer almaya başlasa da şuan raporlama aracı olmanın ötesinde bir bakış açısı sağlanamamakta. Bu farkındalığın sağlanabilmesi için iş analitiği uygulamalarına yapılan yatırımlar özel teşvik kapsamına alınmalı ve KOBİ’lerin iş analitiği çözümlerine adapte olması için alacakları danışmanlıklar desteklenmeli.
Sosyal medya artık hayatımızın her alanına girmiş durumda. Gerek şirketler gerekse bireysel olarak bizler hem sosyal medyayı hem mobil uygulamaları aktif şekilde kullanıyoruz. Günümüzde çevrimiçi alışverişlerin yarısına yakını mobil uygulamalar üzerinden yapılmakta. Bu sebeple dijital çağ kurumlarla bireyleri daha fazla etkileşim içine sokmuştur. Günümüzde öne çıkan önemli iş analitiği çözümleri arasında özellikle insan kaynakları ve pazarlama alanlarında yapılan çalışmalar bu etkileşimin bir sonucudur. Bu sebeple iş dünyasının gerek müşterisine gerekse çalışanlarına daha fazla yaklaştığı ve onları anlamaya yönelik daha fazla çaba sarf ettiği söylenebilir. Gelecekte de geliştirilecek tüm uygulamaların insan odaklı olacağını söyleyebiliriz.
Maalesef ülkemiz teknoloji ya da çözüm üreten ve geliştiren bir ülke değil, onu kullanan bir ülke konumunda. İş analitiği çözümleri de bu durumdan nasibini alıyor. Ülkemizde iş analitiği departmanı olan firma sayısı bir elin parmaklarını geçmezken, özellikle gelişmiş ülkelerde bünyesinde iş analitiğinin alt dallarını birbirinden ayırarak yöneten firmalar bulmak mümkün. Son birkaç yılda iş analitiğine olan ilgi ülkemizde artmış olmasına rağmen henüz emekleme çağında olduğunu söyleyebiliriz.”