Siyasi ve bürokratik sahiplik şart
Yönetim, denetim ve disiplin kurullarının oluşturulduğu Kamu Bilişimcileri Derneği 1. Genel Kurulu’nda, dilek ve temenniler de konuşuldu. Genel kurul üyeleri; kamu bilişimcilerinin yıllardır böyle bir oluşumu beklediklerini, kamuya yönelik politika ve stratejiler oluşturmak istediklerini, genç bilişimcilere de kapılarının açık olduğunu, yolu kamu bilişiminden geçen herkesin bu dernekte yer alabileceğini paylaştılar. Genel Kurul’da, 1 Ekim 2015 tarihinde Ankara’da özlük haklarıyla ilgili bir çalıştay düzenleneceği bilgisi de verildi.
Kamu bilişimcilerinin kendilerine ait hissedecekleri bir dernek oluşturduk
Kamu Bilişimcileri Derneği Başkanı Ensar Kılıç, derneğin kuruluş süreciyle ilgili şunları aktardı: “Kamudaki bilişim projelerinin mimarları olan kamu bilişimcileri arasında paylaşımlarda bulunmak, yeni teknolojiler ve uygulamalar hakkında bilgilerimizi güncellemek için bir platforma ihtiyaç duyuluyordu ve bu durum da pek çok kamu bilişimcisi tarafından ifade ediliyordu. Bu ihtiyacın giderilmesi amacıyla 15 Haziran 2015 tarihinde Kamu Bilişimcileri Derneği (KBD) kuruldu ve faaliyetlerine başladı. Bizler, kamu bilişimcilerinin kendilerine ait hissedecekleri bir dernek oluşturduk. Bütün STK’lara aynı mesafedeyiz. Tüm STK’ların faaliyetlerine katılmak ayrıca bizim çalışmalarımızda da onları aramızda görmek isteriz. Çalışma komisyonları oluşturup faaliyetlerimizi gerçekleştireceğiz. Önümüzdeki süreçte üye sayımızı da artırıp etkinliklerimizi daha yoğun şekilde sürdüreceğiz.”
Kamunun algı ve anlam birliğini yakalaması gerek
Kamu bilişimcileri arasındaki ilişkileri daha yoğunlaştırmak istediklerine dikkat çeken Kılıç, “Kamu kaynaklarının etkin ve verimli kullanılmasını sağlamak, bilgi ve tecrübe paylaşımını artırmak, yeni teknoloji ve uygulamalar hakkında ortak akıl oluşturularak proaktif davranışlar geliştirmek istiyoruz. Bilişim alanında tarafsız, güvenilir ve etkin bir STK olmak
hedefiyle; sosyal ve kültürel faaliyetlerde bulunmak, kamu bilişimcilerinin mesleki gelişimini ve refah seviyesini artırmak amacını güdüyoruz. Kamu bilişim çalışanlarını da; dernek çatısı altında bir araya gelmeye ve aktif katılımda bulunmaya davet ediyoruz” açıklamasını yaptı. Kılıç, 4,5G ihalesiyle ilgili olarak da “4,5G ihalesi önemli bir gelişme. 4,5G’nin uygulamaya geçmesiyle bilgi ve belgeye erişim hızının mevcuttan 10 kat daha artacağı öngörülüyor. Bu gelişmeler ışığında; kamunun da bu dönüşüme ayak uydurabilmesi için kurumsal mimari yapısında değişikliğe gidilerek kamu hizmetlerinin ve verisinin nasıl üretilip sunulacağı ve bunun dijital ekonomiye nasıl evrileceğini yeniden ele alarak planlanması büyük önem taşıyor. Kurumlar arası veri ve belge paylaşımının kurallarının ve teknik alt yapısının oluşturulması gerekiyor. Kamudaki dijital dönüşümün etkin bir şekilde sağlanabilmesi için üst seviyede siyasi ve bürokratik sahiplik şart. Kamuya nitelikli insan kaynağının sağlanmasının yanında, e- Dönüşüm, e-Devlet ve yeni nesil veri merkezi denince algı ve anlam birliğinin yakalanması ve ortak paydada buluşulması gerekiyor” şeklinde konuştu.
Yatay bütünleştirme sağlanmalı
“Yeni gelişen eğilimlere baktığımızda; mobil yaşam, sosyal ağlar, bulut bilişim ve büyük veri ön plana çıkmakta ve bunların hepsinin oluştuğu ve muhafaza edildiği yerlerin yeni nesil veri merkezleri olduğu görülmekte” ifadesini kullanan Kılıç, sözlerini şöyle sürdürdü: “Veri merkezlerine ilişkin yapılan bir akademik çalışmanın sonuçlarına baktığımızda; kamuda küçük bir sistem odasına da veri merkezi diyoruz, ‘Tier 3’ seviyesindeki bir veri merkezine de veri merkezi diyoruz. Bu noktada; bilgi eksikliğinin giderilmesi kamu açısından önemli bir kazanım olacak. Dijital dönüşümü sağlamak için temel veri tabanlarında bütünleşik bir yapıya gidilerek yatay bütünleştirme sağlanmalı. Kamu tarafından üretilen ve sunulan verilerin artık yeni nesil veri merkezlerinde barındırılması bir zorunluluk haline geldi. Çünkü; iş sürekliliği, sistemleri birleştirme, kaynakların merkezi yönetimi, kritik bilgi işleme kaynaklarının denetimli ortamlarda bulunması, 7/24 saat hizmet sunulması, artan kaynak kullanımına cevap verebilmesi, siber saldırılara karşı üst seviyede güvenlik büyük önem taşıyor. Diğer yandan oluşan büyük verilerin analizine imkân veren, büyük verilerden yeni katma değerli ürün ve hizmetlerin üretilerek ekonomik değer yaratılması için tüm bunlar olmazsa olmaz.”
2023 hedefleri için ‘Akıllı Dönüşüm’
Ensar Kılıç, açıklamasında şu değerlendirmeleri de yaptı: “Yeni kuşak, dijital dünyaya hızlı bir şekilde adapte olmakta. Bu kuşağın taleplerine cevap vermek adına dijitalleşmeyi, e-Devlet ve bilgi toplumuna geçişi sadece teknik bir süreç olarak görmememiz gerekiyor. Bunu; yeni bir toplumsal dönüşüm, bir zihniyet değişimi ve yeni bir iş yapma şekli olarak anlamak ve sonucunda da ekonomik, sosyal ve kültürel yapılardaki dönüşümün sağlıklı ve dijital ekonomiye dönüştürülerek toplumsal refahı artırmak şeklinde okumak gerek. Bugün dünyada internet kullanıcı sayısı 3 milyara ulaştı. İnternet kullanamayanlar dijital uçurumun oluşmasına neden oluyor. Teknolojinin sunduğu yeni fırsatlara zamanında ve doğru adapte olunmaz ise eşitsizlikler oluşuyor ve dolayısıyla bu da adaletsizliği ortaya çıkarıyor. Kamunun dijital dönüşüm hedefi; bütün paydaşları kapsayacak bir şekilde verimlilik ve şeffaflık getiren bu teknolojilerle tüm toplumu buluşturabilmek. Eğer 2023 hedeflerine ulaşmak istiyorsak, kamudaki temel yapısal değişikliklerin hızlıca tamamlanarak elektronik dönüşümden akıllı dönüşüme geçilmesi gerekiyor. Bilişim teknolojilerini etkin kullanıp kişi başına düşen milli geliri 10 bin dolar kıskacından kurtararak daha yukarılara taşımalıyız. Bu başarıyı ve dönüşümü kamu ve özel sektör olarak ortak akıl ile birlikte hareket ederek gerçekleştirebiliriz.”