SOCAR Türkiye, Endüstri 4.0 mesaisinde
Endüstri 4.0 odaklı yatırımlar, SOCAR Türkiye bütününde hızını yitirmiyor. Bu bakış açısıyla iştiraklerden Petkim, küresel yapılanmalarda yerini alıyor.
SOCAR Türkiye, 2018 yılından itibaren tüm grup şirketlerinde, Endüstri 4.0 prensiplerini referans alarak, birçok BT projeyi hayata geçirdi. Petkim de dijitalleşme adımlarıyla Endüstri 4.0 yolculuğunda yol aldı. SOCAR Türkiye Rafineri ve Petrokimya İş Birimi Dijitalleşme ve Bilgi Teknolojileri Başkan Yardımcısı Murad Abdullayev bu yapıyı, “15 ana fabrika ve 6 yardımcı tesisimizle, yerli ve yabancı sanayicinin vazgeçilmez hammadde tedarikçisi ve ülkemiz sanayinin en büyük oyuncularından biriyiz. Endüstri 4.0 yapısına ise merkezine “dijital fabrika” ve “dijital çalışan” kavramlarını aldığımız, tüm iş sistemlerimizin dijital teknolojilerle entegre edildiği bir süreç yönetimi olarak bakıyoruz” sözleri ile tanımladı. Sadece sistemler ve iş süreçleriyle değil, çalışanların dijitalleşme yolculuğunda yeteneklerinin geliştirilmesi amacıyla yapılan yatırımlar dahil değer zincirini oluşturan tüm halkalarla teknolojik bütünlüğü sağlama önceliğine işaret eden Murad Abdullayev’in verdiği bilgiye göre, Petkim, dijital uygulama ve sistemleriyle yakaladığı Endüstri 4.0 standardı sayesinde Ocak 2020’de Dünya Ekonomik Forumu’nun (WEF), ‘Global Lighthouse Network’üne seçildi. “Global Lighthouse Network’e 2020 yılında Türkiye’den seçilen tek şirket Petkim oldu” diyen Murad Abdullayev ile detayları konuştuk:
WEF, ne kadar zamandır Global Lighthouse Network sıralaması yapıyor?
WEF, Global Lighthouse Network çalışmasını McKinsey & Company işbirliğiyle yürütüyor ve bu unvan, 2018’den bu yana veriliyor. Üretim tesislerinde 4. Endüstri Devrimi teknolojilerini etkili ve geniş kapsamlı şekilde hayata geçiren üreticiler “Lighthouse” unvanını almaya layık görülüyor. Üçüncü yılındaki bu platforma üye olmaya ve bu unvanı almaya hak kazanan kuruluşların ortak noktası; dijital yolculuklarını, tesisin operasyon sistemlerinin dönüşümünden başlayarak, IoT entegrasyonu ve yeniden veya yeni yetenekler kazandırma yoluyla işgücü katılımının sağlanması gibi adımlarla sürdürmeleri. Bu yıl eklenen 18 kuruluşla birlikte sayıları tüm dünyada 44’e ulaşan bu şirketler, üretim tesislerini dönüştüren yenilikçi yaklaşımın daha kapsamlı şekilde uygulanmasıyla nelerin mümkün olduğunu da ortaya koyuyor. WEF’in daha önce hayata geçirdiği Gelişmiş Üretim ve Üretim Geleceğini Şekillendirme Platformu, esasen Global Lighthouse Network’ün öncüsü niteliğindeydi. Global Lighthouse Network’e seçilen kuruluşlar, sistemlerin yükseltilmesi ve yapay zeka, büyük veri analizi ve 3D baskı gibi en yeni teknolojilerin etkili ve verimli uygulamasında üretim sektörlerindeki diğer kuruluşlara rehberlik ediyor. Global Lighthouse Network’e üye olan kuruluşlar, gerçek ve sanal fabrika ziyaretleri ile dijital yolculuklarını, deneyimlerini, vaka örneklerini ve içgörüleri paylaşıyor, üretimde teknolojinin benimsenmesini ve yayılmasını hızlandırmak için yeni ortaklıklar kuruyor, sektörün iş modellerini dönüştürüyor.
Global Lighthouse Network, nasıl önceliklere sahip? Petkim burada nasıl konumlanıyor?
Global Lighthouse Network platformu, sadece dünyanın en gelişmiş üreticilerinin dijital dönüşüm çabalarına dikkat çekmekle kalmıyor, dünyanın dört bir yanındaki üreticilere 4. Endüstri Devrimi’nin sunduğu potansiyeli değerlendirmelerinde ışık tutacak ortak bir öğrenme yolculuğu sunuyor. Global Lighthouse Network üyeleri, üretim ekosistemi için operasyonel ve finansal etki konusunda başarı ölçütlerini yeniden tanımlıyor ve çıtayı yükseltiyor. Bu platforma seçilen Petkim ve diğer üye kuruluşlar, teknoloji dönüşümünde imza attıkları başarılarıyla üretim ekosisteminin dönüşümünün hızlandırılmasına öncülük ediyor.
Petkim, nasıl bir strateji ile Endüstri 4.0 odaklı çalışmalar yapıyor?
Petkim’de, gerek Türkiye’nin gerekse Azerbaycan’ın en dijital şirketi olma hedefiyle başlattığımız dijital dönüşüm sürecinde 2018’den bu yana önemli adımlar atıyoruz. Petkim’de 2018’de “Dijitalleşme ve Teknoloji Genel Müdür Yardımcılığı” kurduk, dijitalleşme ekibi oluşturduk. Öncelikle çalışanlarımızın dijital alanda yetkinliklerinin artırılması amacıyla Petkim Dijitalleşme Enstitüsü’nü kurduk. Bu enstitüde çalışanlarımıza ”Dijital Farkındalık” ve ”İleri Analitik” eğitimleri düzenliyoruz. Ayrıca, çalışanlarımızın operasyonel yüklerini azaltarak, stratejik işlere daha fazla odaklanmalarını sağlamak üzere dijital asistanları devreye aldık. Dijital asistanlar; rutin, kural tabanlı, yüksek hacimli aktiviteleri bizim adımıza yapmaya başladı. Önümüzdeki dönemde dijital asistanlar, Petkim’in dijital dönüşümünde daha da önemli bir yer tutacak. Dijital odaklı çalışmalar yapan kurum ve start-up’ları ekosistemimize dahil ederek, süreçlerimizi daha ileri taşıdık. Bir yandan Massachusetts Institute of Technology (MIT) ile işbirliği yaparak onların deneyimlerinden yararlanırken, bir yandan da İstanbul Teknik Üniversitesi’nin start-up’lar için oluşturduğu programları ile üretim ve süreç geliştirme üzerine ortak projeler üzerinde çalışmayı hedefliyoruz. Petkim’de bugüne kadar 20’nin üzerinde dijitalleşme projesini hayata geçirdik ve çalışmalarımıza devam edeceğiz. Endüstri 4.0 yolculuğu sadece Petkim değil, SOCAR Türkiye genelinde başlatılan bir süreç. SOCAR Türkiye’nin entegre değer zinciri halkalarını oluşturan iştirakleri Petkim, STAR Rafineri, SOCAR Depolama ve SOCAR Ticaret 2019 Kasım’ında SOCAR Türkiye Rafineri ve Petrokimya İş Birimi Başkanlığı çatısı altında toplandı. Dijital dönüşüm bu çatı altındaki tüm şirketlerde devam ediyor.
Dijitalleşme öncelikleriniz neler?
Bize hız, esneklik ve verimlilik katan Endüstri 4.0 uygulamalarını tüm iş süreçlerimize entegre etmek. Özellikle ileri analitik eğitimleri sonucunda çıkan uygulamalarımız şimdiden Petkim’e katma değer sağlamaya başladı. Petkim Etilen Fabrikası’nda uyguladığımız Etilen Fırın Optimizasyon Modeli (EFOM) Projesi’ni örnek verebilirim. Bu proje ile eskiden haftada bir kez yapılan 8 fırın çalıştırma senaryosu yerine artık her 15 dakikada bir 54 milyar senaryo oluşturabiliyor. Böylelikle en başarılı senaryolar gerçek süreçlere uygulanıyor. Bu proje için Türk Patent ve Avrupa Patent başvurularımızı yaptık, şu an inceleme aşamasında.
Peki ya hedefler?
2020 yılı, şu ana kadar gündeme gelen ham petrol fiyatlarındaki ani değişikliklerle tüm sektörlerde önemli gelişmelerin yaşandığı bir yıl oldu. Bu noktada veri bilimi bize önemli araçlar sağlayarak, üretimde hem kapasite artışı hem de verimlilik artışı yönünde aksiyonlar alabilmemizi kolaylaştırıyor. Veri bilimi, makine öğrenmesi ve yapay zeka önümüzdeki dönemde odaklanmaya büyük bir hızla devam edeceğimiz alanlar olacak. Biz üretim sahalarımızdaki binlerce sensör yardımıyla her an büyük miktarda veri topluyoruz. Bu verilerin toplanması, işlenmesi, görselleştirilmesi ve modellenerek aksiyon aldırabilir hale getirilmesinde kullanılan yeni teknolojiler bugün olduğu kadar önümüzdeki yıllarda da önceliğimiz olacak. Robotik süreç otomasyonunu daha yaygın kullanmayı planlıyoruz. Bu alanda robotların yanında süreç madenciliği, yapay zekanın kullanımı gibi gelişim alanları radarımızda. IoT, artırılmış gerçeklik gibi alanlarda fırsatlardan da yararlanmak istiyoruz.