Software AG’nin bölgesel yapılanması değişti
Software AG’nin Satıştan Sorumlu Başkan Yardımcısı Gökhan Arıksoy ile konuyla ilgili bir söyleşi gerçekleştirdik. Arıksoy, Türkiye’yi stratejik endüstriler içerisinde gören Software AG’nin, ülkenin yazılım pazarı büyüklüğü olarak aşağı yukarı Portekiz büyüklüğünde görüldüğünü fakat şirket olarak Türkiye’de Portekiz, İspanya, İtalya ve Kuzey ülkelerinden daha büyük bir operasyona sahip olduklarını belirtti.
Değişen organizasyon yapısı hakkında bilgi veren Arıksoy, Türkiye’nin daha önceden Ortadoğu ve Kuzey Afrika olarak adlandırılan bölge yönetimine dâhil olduğunu, değişiklikten sonra ise Ortadoğu ve Afrika olarak daha kapsayıcı ve toplamda 70 ülkeye hitap eden bir bölge yönetimi haline geldiklerini söyledi. Bölge yöneticisinin ise artık Bahreyn yerine Güney Afrika’daki Johannesburg şehrinde ikamet edeceğini belirten Arıksoy, Ortadoğu ve Türkiye’nin artık büyüyen ve işlerin yolunda gittiği pazarlar olduğunu, mobil telefon alanında ise artık en büyük pazarın Afrika bölgesine kaymasından dolayı yönetimin o bölgeye kaydırıldığını açıkladı.
Software AG’nin ABD pazarındaki stratejilerinin geçen senenin ortasında neredeyse tamamen değiştirildiğini anlatan Gökhan Arıksoy, bu değişikliklerin başarıya ulaştığını söyledi. Şirket açısından Amerika, Ortadoğu ve Türkiye’de pazar paylarının katlanarak büyüdüğünü fakat Asya Pasifik bölgesinin daha durgun bir pazar olduğunu belirten Arıksoy, 2016 itibariyle sadece Afrika’da mobil telefon adedinin bir milyarı bulacağını söyledi.
Software AG olarak, dört ana konuya odaklandıklarını belirten Arıksoy konuyla ilgili şunları söyledi:
“Dört ana konuya odaklandık. Bunlar sırasıyla sosyal medya, mobil, büyük veri ve bulut bilişim. Bu başlıklar son bir yıldır yoğun olarak konumlandırdığımız meseleler. Bulut bilişim açısından hazırız. Büyük veri tarafında Terracotta’yı satın aldık. Bu bizim açımızdan stratejik bir satın alma çünkü Terracotta’nın sahip olduğu Java arşivi sayesinde bu platformda geliştirdiğimiz her şeyde bu arşivi kullanabiliyoruz.” Büyük veri konusunda geliştirdikleri kavramlarda, bilgiyi alıp bir daha disklere gitmeden bellek içi teknolojilerle işlem yapabildiklerini belirten Arıksoy, bu sistem ile anabilgisayarlardaki kapasite ihtiyacını yüzde 21 oranında düşürebildiklerini söylüyor. Arıksoy, bu şekilde aşağı yukarı yüzde 20’lik bir kapasite azalması ile şirketlerin en az üç milyon avro civarındaki bir yatırım bedelinden ve bu alandaki şirketlere ödenecek yıllık 500 bin avro civarındaki servis ücretlerinden de tasarruf edebileceklerini belirtiyor.
Bulut bilişim konusuna da değinen Gökhan Arıksoy konuyla ilgili şu noktalara temas etti:
“Bulut bilişim konusu Türkiye’de daha çok kavram olarak konuşuluyor ama gerçek anlamda bulut bilişim uygulamalarını göremedik. Çokuluslu şirketler bulut konusuna biraz daha meyilli fakat Türk şirketleri biraz güven sorunu yaşıyor. Dosyalarının kendi sabit disklerinde depolanmasının daha güvenli olduğunu düşünüyorlar. Fakat bulut bilişim sistemlerindeki güvenlik önlemleri çok daha sağlam. Bulut bilişim konusunda TÜBİSAD TBD gibi kuruluşları daha fazla bilinçlendirme çalışmaları yapmaya teşvik etmek gerekli.”
Software AG’nin Türkiye’ye yönelik bakış açısını sorduğumuz Gökhan Arıksoy konuyla ilgili şunları söyledi: “ Software AG’nin bölgesel dağılımına baktığımızda coğrafi olarak en büyük bölge bizim de bağlı olduğumuz Ortadoğu ve Afrika bölgesi. İngiltere ve Almanya bölgelerinin dışında hiçbir bölge pazar büyüklüğü olarak bizim bölgemizden daha büyük değil. Türkiye’deki birisi Rusya, Ortadoğu, Yunanistan, Balkanlar ya da Avrupa farkı olmadan her bölgede iş yapabiliyor ve kabul görüyor. Biz de bu sinerjiyi organizasyonumuzda kullanıyoruz.”
Yeni organizasyon yapısının ise aslında BT şirketlerindeki alışılmış yapıda olduğunu belirten Arıksoy, finans ve muhasebe alanlarının denetleme kolaylığı açısından genel müdürlük organizasyonu altında bulunmadığını kendisinin de Satıştan Sorumlu Başkan Yardımcısı olarak satış ekiplerinin doğrudan kendisine bağlı olduğunu belirtti.