Stratejik adımların meyvelerini toplama yılı
Tüm Ar-Ge çalışmalarını kendi içinde yapan, bunları ürün ve çözüm haline dönüştüren Vizyon ARGE, güvenlik çözümü SurGATE’in ardından diğer markalarını da uluslararası pazara açıyor.
SurGate’in yurtdışındaki bir güvenlik şirketine satış adımını, ilk etapta yurtdışı operasyonların daha da gelişmesi adına bir fırsat olarak tanımlayan Vizyon ARGE Yönetim Kurulu Başkanı Murat Balaban, 2015 stratejileri, yurtdışı planları ve yeni çözümleri hakkında sorularımızı yanıtladı:
Vizyon ARGE’in çalışmaları hakkında bilgi verir misiniz?
SurGATE, çalışmalarımızın sadece bir parçası. Web güvenliği ile ilgili çalışmamızın 2015 içinde lansmanını yapacağız Web tabanlı saldırılarına karşı destek bu yapının önceliği olacak ve istemci tarafında saldırıları engelleyeme ve tespit etmeye yönelik olacak. ‘Hisar’ kod adlı bir ürün bu. SurGATE ise ilk başarı hikayemiz ve 30’dan fazla ülkede satılıyor.70’ten fazla ülkeden kullanıcılar bu ürünü denemiş. Küresel firmanın varolan kanal yapısı ile daha yaygın bir yayılım beklentimiz var. Bu kanalı bizim tarafımızda oluşturmaya odaklandık. Dış pazarlarda her ülkenin kendine göre ihtiyaç, beklenti ve iş yapışı şekli var. 2015’te satış tarafında en önemli beklentimiz bu. Bir markamız daha var; Inseptra ve SurGATE gibi bunu da uluslararası pazarlara açacağız. Ama burada daha geniş bir açılım yapmak istiyoruz.
Nasıl bir açılım gündeminizde?
SurGATE ile 30’dan fazla ülkede varız, ama bu, ciromuzda önemli bir bölüm kapsamıyor. Inseptra tarafındaki projeler ve onun seslendiği pazar ise daha büyük. Küresel bazda toplam 4 milyar dolarlık bir pazardan bahsediyoruz. Biz ise bunun yüzde 1’lik bölümüne talibiz ilk etapta. Bu 40 milyon dolara Türkiye pazarında ulaşamazsınız. Çünkü yerel pazar o büyüklükte değil. Bu nedenle hedefe ulaşabilmek için Türkiye’de var olan kanalımız ve işlem yapımız üstüne, uluslararası tarafta da bu yapıyı oluşturmak istiyoruz 2015’te. Bununla ilgili işbirlikleri gündemimizde.
Bu ürünü farklı kılan özellikler ne?
SurGATE için ‘e-posta ve güvenli mesajlaşma’ dedik. Inseptra’da ise öne çıkan özellik şu: İnternete erişim artık problem değil. Mobil penetrasyon oranının yükselişi ile sürekli bağlantıdayız. Ama belli bir noktadan sonra operatörler ve kurumsal kullanıcılar için bu bağlantıyı yönetmek sorun haline gelebiliyor. Örneğin kurumsal bağlantı yapısında kimisi ERP yapısına bağlanıyor kimisi araştırma yapıyor kimisi video izliyor kimisi yükleme yapıyor. Veya şirketin size verdiği mobil cihazla kamuya açık bir Wi-Fi noktasından internete giriş yaptınız. İşte tüm bunları yönetebilmek gerek. Inseptra’da bunu yapabiliyoruz. Hem güvenlik hem optimizasyon noktasında kullanıcılar Inseptra’yı etkili kullanabilmek için politikalar üretebiliyor.
Ne gibi politikalar?
Bu çözümümüz ile BYOD politikasını temel alan bir şirketin bu yapıyla yol haritasını kurgulaması kolaylaşıyor. Örneğin muhasebe programı her zaman belli bir trafiği kaldıracak şekilde işlesin, buna kimse ve başka operasyonlar etki etmesin. Ayın son haftasında mali işlerin yoğunluğu esnasında da diğer birimlerin yapısından buraya destek verilsin. Böylece artan trafiği desteklemek söz konusu. Bağlantı gücünü paylaştırmayı mümkün kılan bir yapı bu. Politika geliştirme ve uygulama, optimizasyon, güvenlik gibi başlıklarda çalışmalar bu ürünle kurgulanabiliyor. 4 milyar dolar gibi ciddi bir pazarı var bunun. 2020 yılına kadar da ortalama yüzde 30’larda büyüme ile bu pazarın gelişiminin sürmesi bekleniyor. ‘Kendi cihazını getir’ (BYOD), ‘nesnelerin interneti’ (IoT) ve M2M gibi başlıklarda gelişim ile birlikte bu büyüme de hız kazanacak.
Bu konuda Türkiye pazarında nasıl bir konumdasınız?
SurGATE gibi Inseptra’da da yerli rakibimiz yok. Ortadoğu ve Balkanlarda rakibimiz İsrailli firmalar. Kanada, Avrupa ve ABD’den firmalar burada öne çıkıyor. Türkiye pazarında az bir kitleye sesleniyoruz ama bu yavaş yavaş gelişecek. Yeni projeler, yerel ve uçtan uca bir çözüm sağlayıcı olmamız avantaj sağlayacak. Yeni birçok projede değerlendiriliyoruz. Örneğin telekom sektörünün ilgisi yoğun. Inseptra’nın altında çalışan bir motor var. Bu bir paket işleme motoru ve dünyada bizim bildiğimiz 5-6 firma var kendi motorunu bu şekilde arka planda geliştiren. Biz, bunlardan bir tanesiyiz. Bu motor bize esneklik başta olmak üzere birçok avantaj sağlıyor ve üzerine teknoloji konumlandırmayı kolay hale getiriyor. Telekom, finans, kamu gibi sektörlerde sektöre özel geliştirmeler yapabiliyoruz. Çünkü geliştirme kaynağı bizde. Bu motoru güvenlik ürünlerimizde de kullanıyoruz.
Bu çözümleri Türkiye pazarında nasıl dağıtıyorsunuz?
20 kadar iş ortağımız var ve bunlarla daha çok Ankara, İstanbul ve İzmir gibi büyük illeri kapsıyoruz. Onlarla verimli çalışıyoruz. İş ortaklarımızla sıkı iletişimimiz sayesinde müşterilerimizle birlikte Ar-Ge yaptığımız durumlar da oluyor. Yaptığınız çalışmanın bir ‘ürün kimliği’ kazanması önemli. Sonuçta bunun yolu bir müşterinin denemesine sunmak ve onun yorumları ile geliştirmeler yapmak. Bir müşterinin buna gönüllü olması lazım ve üniversite bizim için akademik kimliği ile önemli bir çalışma oluyor. Güçlü ve verimli bir ekosistem kuruyor, 360 derece Ar-Ge yapıyoruz böylece. Hem kendi gördüğümüz bir ihtiyaçla ilgili çözüm geliştiriyoruz hem bunun denemesini yapan müşterilerin geri dönüşlerini takip ediyor, geliştirmeler yapıyoruz.
Kamu tarafında var mısınız?
Yerli Ar-Ge’yi güçlendiren tüm dünyada kamu sektörüdür, ama Türkiye’de özel sektör bu konuda kamudan daha istekli ve cesur. Sonuçta özel sektör odaklı ilerliyoruz ama Ankara’da ofisimiz var. Hem destek hem satış tarafında görev üstleniyor.
2015 planlarınız neler?
2014 bizim için kurumsallaşma yılıydı ve önemli yatırımlar yaptık. 2015 bunun meyvelerini toplamayı hedeflediğimiz yıl olacak. Ar-Ge’miz durmaksızın çalışıyor. Aynı kesintisiz işleyişi satış, pazarlama ve yönetim tarafında da yapacağız. 2014’te 3 ve 5 senelik kurumsal stratejik yönetim sistemimizi tamamladık. Bunu 2015’te devreye alacağız. Birçok başlıkta yol haritamızı çizdik. Bunun finansmanından, A ve B planlarına kadar her şeyimiz hazır. Tek ihtiyacımız olan bizim gibi bu planlara inanan ekip arkadaşları ile verimli çalışmaları hayata geçirmek. 2015’te web güvenliği odaklı çözümümüzün lansmanını yapacağız ve WebSecure Gateway çözümü gündemimizi meşgul edecek. Siber savunma tarafında projelere ilgi gösteriyoruz ve kamuya seslenmek adına büyük entegratör firmalarla görüşüyoruz. Yerel, özgün ve uçtan uca teknolojiler sunuyoruz. Siber savunma tarafını daha sonra ürünleştireceğimiz projelerin oluşma noktası olarak görüyoruz.
Yurtdışı ofisi var mı gündemde?
Dubai olabilir. Oradan diğer bölge ülkelerine, Kuzey Afrika ve Orta Asya’ya açılmak mümkün. Ama yurtdışında bir veya birkaç iş ortağı ile çalışmamız söz konusu olursa, o zaman buna ihtiyacımız olmayabilir. Silikon Vadisi’nde San Fransisko’da bir ofisimiz olacak. Ar-Ge’mizin bir bölümünün orada olmasını istiyoruz. Çünkü yeni teknolojilerin kaynağı orası. 2015 yılında Dubai ve San Fransisko bu yönüyle gündemimizde.