Stratejik dönüşüm, karlılığı da artırır
Uluslararası denetim ve danışmanlık şirketi EY (Ernst & Young), CEO Görünümü 2024 Araştırma sonuçlarını açıkladı. Dünya çapında 21 ülkeden 1.200 CEO’nun önümüzdeki döneme dair beklentileri, zorluklar ve fırsatlar üzerine gerçekleştirilen araştırma, CEO’ların önemli çoğunluğunun iyimser olduğunu gösteriyor. Rapora göre stratejik dönüşüm planlarını hayata geçirme konusunda aktif davranan CEO’lar gelir artışında %64 ve kârlılıkta %63 artış bekliyor. Rapor; bu dönüşümü gerçekleştiren CEO’ların oranının %58 olduğunu ve Temmuz 2023’te yüzde 21 olan bu oranın üç katına çıkarak ciddi bir sıçrama kaydettiğini gösteriyor.
Araştırmaya katılan CEO’ların dörtte üçü (%76), küresel ekonominin düşük büyümeyle devam edeceğini veya hiç büyümeyeceğini düşünüyor. Katılımcıların %78’i, devam eden enflasyonist baskılar nedeniyle faiz oranlarının “daha uzun süre yüksek” kalması için hazırlanırken, yarıdan fazlası (%57) işletme maliyetinde artış öngörüyor.
Araştırma aynı zamanda 20’den fazla ülkede 300 özel sermaye (PE) liderinin yatırım ve portföy yönetimi görünümlerine ilişkin bakış açılarını da açıklıyor. Ankete katılan PE liderlerinin çoğunluğu (%71) CEO’nun düşüncelerini yansıtarak, mega işlemlerde de artış öngörüyor. Ankete katılan PE liderlerinin %70’i, 2024’te kurumsal yatırımlarda veya faaliyetlerde artış olacağını tahmin ediyor; bu da bir önceki yıla kıyasla daha canlı bir işlem pazarına işaret ediyor.
CEO’lar, birleşme ve satın alma işlemlerinde bir toparlanma bekliyor. Araştırmaya katılan 10 CEO’dan 8’i (%79) birleşme ve satın alma işlemlerinde 10 milyar ABD dolarının üzerinde bir artış olacağını öngörüyor. Ankete katılan CEO’ların %36’sı önümüzdeki 12 ay boyunca birleşme ve satın alma yapmayı planlıyor.
CEO Görünümü 2024 Araştırması’na göre ABD, birleşme ve satın alma faaliyetleri açısından en cazip hedef bölge konumunu korurken ABD’yi Japonya, İngiltere, Çin ve Hindistan takip ediyor. Birleşme ve satın alma işlemlerinde ‘gelişmiş üretim’ sektörü en üst sırada yer alan sektör olarak belirleniyor ve bunu ‘bankacılık ve sermaye piyasaları’, ‘sigorta’, ‘tüketici ürünleri’ ve ‘mobilite’ takip ederek ilk 5’te yer alıyor.
Verimlilik odaklı dönüşüm
Araştırma, CEO’ların stratejik dönüşümde hem olumlu hem de proaktif davrandığını ortaya koyuyor. Ankete katılan CEO’ların %58’i stratejik dönüşüm planlarını 12 ay içinde hızlandırmayı planladıklarını belirtirken, Temmuz 2023’te %21 olan bu oran neredeyse üç katına çıkarak önemli bir sıçrama kaydediyor. Temmuz 2023’te CEO’ların %37’si herhangi bir dönüşüm planı olmadığını söylerken CEO Görünümü 2024 Araştırması’nda ise bu oran sadece %5 olarak belirtiliyor.
Asya-Pasifik’teki katılımcıların %58’i ve Avrupa’daki katılımcıların %55’i; ABD’nin hâkim olduğu Amerika kıtasındaki CEO’ların %60’ı iş dönüşümlerini hızlandırmayı planlıyor.
CEO’ların öncelikli odak alanları arasında verimlilik artırımları ve maliyet yönetimi stratejileri yer alıyor. Ankete katılan CEO’ların %42’si ve özel sermaye liderlerinin %45’i işletme sermayelerini etkin bir şekilde yönetmeye öncelik veriyor. Teknolojiyi verimli bir itici güç olarak benimseyen CEO’ların %41’i verimliliği artırmak ve iş performansını desteklemek için “yapay zekayı” çıkış noktası olarak görüyor. Dörtte üçü (%76) ise teknolojinin gelir artışı üzerinde çok az etkisi olacağını düşünüyor.
İtalyan CEO’lar, GenAI’nin kendi işleri üzerindeki önemini kabul ediyor ve CEO’ların yaklaşık %80’i, rakiplerine göre stratejik bir avantaj elde etmek için GenAI üzerinde hemen harekete geçmeleri gerektiğini kabul ediyor. İtalyan CEO’ların beşte dördünden fazlası (%88) GenAI’nin onları kendi iş modellerini bozmaya zorlayacağı gerçeğini de kabul ediyor.
İngiltere, İtalya’yı yakından takip ediyor; CEO’ların yaklaşık dörtte üçü (%74) şirketlerini GenAI konusunda hızlı hareket etmeye zorlamaları gerektiğinin sinyalini veriyor. Birleşik Krallık CEO’larının dörtte üçünden fazlası (%77), yapay zekâ uzmanlığına sahip olduğunu iddia eden şirketlerde keskin bir artış olduğunu ve bunun da güvenilir tedarikçileri, ortakları veya birleşme ve satın alma (M&A) hedeflerini belirlemeyi zorlaştırdığını kabul ediyor.
Alman CEO’ların %97’si yapay zekaya önemli yatırımlar yapıyor veya planlıyor olsa da yalnızca %64’ü GenAI konusunda hemen harekete geçmeleri gerektiğini düşünüyor. Harekete geçme aciliyeti, faydalar ve riskler arasındaki mevcut belirsizlikten etkilenirken, bu da bir yapay zekâ stratejisi uygulanmasını zorlaştırıyor.
Jeopolitik riskler hep var
Önümüzdeki 12 ay içinde dünya nüfusunun yarıdan fazlasının oy verme kabinine gideceği göz önüne alındığında, CEO’lar jeopolitik risklerin ve potansiyel iş etkilerinin son derece farkında. Ankete katılanların dörtte üçünden fazlası (%78), popülist hareketlerin jeopolitik belirsizliği artırması ve ticari zorluklar oluşturmasından endişe duyuyor. Ankete katılanların %76’sı, 2024’teki büyük seçimlerde yapay zekanın siyasi olarak kötüye kullanılması konusunda da endişeli.
Çoğu CEO, kuruluşlarının jeopolitik belirsizliği karar alma süreçlerine entegre etme becerisinden emin olsa da katılımcıların neredeyse yarısı (%48) jeopolitik riskleri yönetmek için aktif süreçlerinde iyileştirme yapılması gerektiğine inanıyor. Aslında, ankete katılan CEO’ların ve PE liderlerinin %98’i, belirli iş kollarından çıkmak (CEO yanıt verenlerin %32’si ve PE yanıt verenlerin %38’i) veya planlanan bir yatırımı ertelemek (CEO yanıt verenlerin %42’si ve PE katılımcılarının %32’si) dahil olmak üzere yatırım planlarında değişiklikler yapmak zorunda kalıyor. EY Türkiye Strateji ve Kurumsal Finansman Bölüm Başkanı Özge Gürsoy Büyükavşar, şu değerlendirmeyi yaptı:
“Her ne kadar CEO’lar küresel ekonomide durgunluğun devam edeceğini beklese de bu onların kârlılık beklentilerini azaltmadı. CEO’ların %64’ü gelir artışında ve %63’ü ise kârlılıkta artış bekliyor, verimliliği artırma ve işlerini büyütme konusunda dönüşüm fırsatlarını değerlendiriyor. Birleşme ve satın alma piyasasında iyileşme belirtilerinin gelmesiyle şirketler, planlarını yeniden gözden geçiriyor, akıllı yatırımlar arayarak potansiyel iş birlikleri için zemin hazırlıyor. Aynı zamanda CEO’lar jeopolitik risklerin kurumsal stratejinin ayrılmaz bir parçası olduğunu kabul ediyor ve jeopolitik riskleri yönetmek için süreçlerinde iyileştirme yapıyorlar.”