TBD Genel Başkanı Rahmi Aktepe: “Kamu ve özel sektör millilikte ve yerlilikte ortak hareket etmeli”
Türkiye Bilişim Derneği (TBD), yerli ve milli yazılım sektörünü güçlendirecek bir çalışmaya imza atıyor. TBD tarafından oluşturulan “Yerli ve Milli Yazılım Çalışma Heyeti”, sektörün gelişmesi ve kamuoyunun bilinçlendirilmesi amacıyla hazırladığı raporda, yerli yazılıma verilen teşvikler ve standartların belirlenmesine ilişkin değerlendirmelerin de dahil olduğu pek çok konuyu masaya yatırdı. Yol haritası niteliğindeki bu rapor, “Dijital Dönüşümde Küresel Eğilimler” ana temalı KAMUBİB’20 BİMY’25 etkinliğinde önce kamuoyuyla paylaşılacak, sonrasında Cumhurbaşkanlığına, Bakanlıklara ve dijital dönüşüm ofisine sunulacak.
TBD Genel Başkanı Rahmi Aktepe, TBD olarak tüm ilgili kesimlerce sahiplenen ve gönüllülük esasında yürütülen bu çalışmayı önemsediklerini belirterek, “Hedeflenen sonuçlara ulaşması, Türkiye ‘de yerli ve milli yazılımların gelişmesi, tercih edilmesi ve de ihracatının arttırılmasına yönelik her türlü katkı ve desteğimizi sürdürmeye kararlı olduğumuzu bu vesile ile yineliyoruz. Yapılacak bu çalışmaların sonucunda Türkiye’nin Yerli ve Milli Yazılım sektörünün gelişiminin çok hızlı bir ivme kazanacağını ve hem ülkemizde tercih edilmesinin, hem de ihracatının artacağını öngörüyoruz” dedi.
Yerli ve milli yazılım sektörü için yol haritası hazırlandı
Yerli ve Milli Yazılım Çalışma Heyeti, yerli ve milli yazılımların artmasını, kamu kurumlarının yerli yazılımı tercih etmesini ve yazılımda milli ve yerli aldatmalarının son bulmasını amaçlıyor. Hazırlanan Yerli ve Milli Yazılım Heyet Raporu, sektörün gelişimini çeşitli başlıklarda ele aldı.
Siber güvenlikten kaynak kodlara kadar yerli ve milli
Yerli yazılımın ürün ya da hizmet olarak yerlilik değerlendirmesine yönelik görüşlerin bildirildiği raporda, yerli yazılım üretici şirketlerinin yabancı sermaye tarafından satın alınması durumunda yerli ve milli statüsüne yönelik mevzuatların incelenmesi görüşüldü. Ayrıca, satın alma sonrasında özellikle kritik alanlar olan siber, uzay, savunma alanlarında millilik değerlendirmesinin yeniden yapılması ya da düşürülmesi konuları da masaya yatırıldı. Yerli ve milli tanımların ve sınıflandırmalarının da yapıldığı raporda, yurt dışı sermayelerinin teşvik edilmesi ya da milli güvenliği ilgilendirecek konularda standartların belirlenmesi gibi konu başlıkları yer aldı. Yerli yazılıma verilen teşviklerden, yüksek katma değerli ürünlerin elde edilmesinin yollarına kadar incelenen raporda, kamu kurumlarının milli yazılımlarda karşılaştığı sorunlar, kaynak kodlarının yönetimi, yazılımın dünya standartlarını yakalayarak yüksek teknolojik ürün olmasına kadar kritik birçok konu değerlendirildi.
Hedef teknoloji ihraç eden ülke olmak
Türkiye’nin bekası için yerlilik ve milliliğin çok önemli olduğunun altını çizen TBD Genel Başkanı Rahmi Aktepe, TBD Genel Merkezi tarafından oluşturulan “Yerli ve Milli Yazılım Çalışma Heyeti”nin raporuna ilişkin açıklamalarda bulundu. Aktepe, bilişimde uzun yıllar önce başlatılan yerlilik ve millilik hamlelerinin gerçekleşmesi için kamu ve özel sektörün birlikte hareket etmesi gerektiğini vurgulayarak şu ifadeleri kullandı:
“Siber güvenlik başta olmak üzere, yüksek katma değerin oluşturulması ve bilişimde ithalat fazlalığının azaltılması için yerliliğin ve milliliğin önemini defalarca dile getirdik. Dövizde yaşanan kur sıkıntıları da ithal eden değil, ihraç eden bir ülke olmamız gerektiğini bir kez daha gösterdi. Türkiye ekonomisi üzerinde oynanan bu oyunların son bulması için her sektöre ve STK’ya iş düşüyor. TBD olarak biz de Yerli ve Milli Yazılım Heyeti oluşturarak bilişim ekosistemi için bir adım daha attık.
‘Yerli ve Milli Yazılım Çalışma Heyeti’ tarafından oluşturulan yol haritası doğrultusunda; öncelikle sektörde bu konuda diğer STK’lar, üniversiteler ve kamu kurumlarında yürütülen çalışmalar hakkında bilgi ve veriler toplandı. Heyette yer alan uzmanlar tarafından yazılımda yerlilik ve milliliğin nasıl olması gerektiği, ürün ve hizmet kriterlerinin ve derecelendirme altyapılarının oluşturulması, etkileyici önemli unsurlardan Teşvik Destek Mekanizmasının olumlu ve olumsuz etkilerinin belirlenmesi gibi konular ele alındı. Ayrıca ilgili bakanlıklar, kamu kurumları ve ilgili odalar tarafından çıkartılmış olan mevzuatlar, yönetmelikler, genelgeler ve eylem planlarının incelenmesi, yürürlükte olan genelgelerin etki analizleri üzerinde bilgi alışverişleri yapıldı. Konunun tüm taraflarınca sağlanacak konsensüs çerçevesinde gerekli mevzuatların uygulanması, yeniden düzenlenmesi ve ihtiyaç duyulan genelgelerin çıkarılmasına yönelik teknik çalışmalar başlatılmış durumda. Bu çerçevede tüm kesimlerin katkı vermeyi sürdürmesinin önemine tekrar dikkat çekmek istiyorum.”